İşte o depremin bilançosu: 48 bin bina yıkılacak, 96 bin bina hasar görecek!
Economist dergisi bu haftaki sayısında "Yaraları sarmak" başlıklı bir makalede, İzmir depremini işaret ederek "Türkiye bir depremin yaralarını sarıyor ve daha fazlasına hazırlanıyor" diyor, İstanbul'un bir sonraki büyük depreme hazır olmadığına dikkat çekiyor.
Economist dergisi bu haftaki sayısında "Yaraları sarmak" başlıklı bir makalede, İzmir depremini işaret ederek "Türkiye bir depremin yaralarını sarıyor ve daha fazlasına hazırlanıyor" diyor, İstanbul'un bir sonraki büyük depreme hazır olmadığına dikkat çekiyor.
"İzmir'in ana caddelerinden birinde buldozerler ve ekskavatörler, büyük bir enkaz yığınının yanında, Türkiye'nin üçüncü büyük kentini Ekim ayında vuran depremde yıkılan apartmanın dehşet veren kalıntıları üzerinde çalışıyor" ifadeleriyle başlanan yazıda, nakliyecilerin yıkım bekleyen ya da yıkılmanın eşiğinde olan, yüzeyleri derin çatlaklarla kaplı binalardan mobilyaları ve mutfak eşyalarını kurtarmaya çalıştığı belirtiliyor. BBC Türkçe'de yer alan habere göre; yazıda, 7 büyüklüğündeki depremde, sarsıntıdan kaynaklanan küçük bir tsunamide boğulan bir kadın da dahil en az 116 kişinin hayatını kaybettiği, tüm ülkeden kurtarma ekiplerinin bölgeye akın ettiği, binlerce kişinin kan vermeye gönüllü olduğunu belirtiliyor.
Dergideki yazı şu şekilde:
"Fay hatlarıyla kaplı Türkiye'de sadece bu yıl dört ölümcül deprem oldu ve son 120 yılda büyüklüğü 7 ya da daha büyük olan 18 sarsıntı yaşandı. Neredeyse 60 milyon kişi ya da nüfusun yüzde 70'i, sismik açıdan hareketli yerlerde yaşıyor. Felaket sonrası yardım Türkiye'de artık ciddi bir sorun değil ama hazırlıklılık öyle."
Dergiye açıklamalarda bulunan Türkiye Deprem Vakfı Başkanı Mustafa Erdik, toplam 10 milyon binadan yüzde 20 ila 25'inin depremden korunma standartlarına uymadığını vurgularken, dergi diğerlerinin bu sayının daha da yüksek olduğunu söylediğini belirtiyor.
Riskin özellikle 15 milyon nüfuslu İstanbul için büyük olduğuna dikkat çeken Economist, kentteki binaların yüzde 70'inin 2000 yılından önce inşa edildiğinin altını çiziyor ve şu ifadelere yer veriliyor:
"20 yıl önce 7,6 büyüklüğündeki deprem 17 bin kişiyi öldürdü. Bilim insanları bir sonraki büyük depremin sadece bir zaman meselesi olduğunda hemfikir. Bazıları gelecek 30 yıldaki deprem olasılığının yüzde 40 olduğunu söylüyor. Yerel bir planlama kuruluşunun yakın tarihli çalışmasına göre aynı büyüklükteki bir deprem 48 bin binanın yıkılmasına, 196 bin binanın hasar görmesine ve 15 milyar dolarlık hasara yol açacak. İstanbul Türkiye'nin Gayri Safi Yurtiçi Hasılası'nın üçte birini oluşturduğundan, uzun vadeli ekonomik hasar ağır olabilir."
Economist Dergidi'nde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve hükümetinin gelecekteki depremlerin etkisini azaltmak için adımlar attığı ifade ediliyor. 2012'de başlatılan kentsel dönüşüm programıyla 500 bin riskli binanın yıkılıp, yenilerinin yapıldığı, kısmen Dünya Bankası tarafından fonlanan bir programla da İstanbul'daki 1200 okul ve hastanenin depreme karşı güçlendirildiği belirtiliyor.
Aralarında yeni boğaz köprüsü ve yeraltı tünelinin de olduğu bir dizi altyapı projesinin de büyük depremlere dayanıklı şekilde yapıldığı söyleniyor. "Ancak Türkiye ileri doğru attığı her adımdan sonra bir geri adım atıyor gibi görünüyor" denilirken, kentsel dönüşüm programını eleştirenlerin, programın hükümete yakın şirketleri zenginleştirdiğini, çevre kaygılarını dikkate almadığını ve evlerden tahliye dalgasını tetiklediğini söylediğini kaydediliyor.
İstanbul Teknik Üniversitesi'nden Jeolog Naci Görür de "Bu çok iyi programdı, ancak müteahhitlere teslim edildi ve onlar da en çok kar edebilecekleri mahallelere öncelik verdiler" diye konuşuyor.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'na göre 1999 depreminden sonra İstanbul'da belirlenen 470 toplanma alanından sadece 77'sinin kaldığına dikkat çekiyor. İki yıl önceki seçimden önce hükümetin bir imar barışı yasası getirdiğine de dikkat çekiliyor.
Yazıda imar barışından Türkiye genelindeki 7 milyon mülkün sahibinin faydalandığı ve bunların birinin de İstanbul'da geçen yıl kendi kendine çöken ve 21 kişinin yaşamını yitirmesine sebep olan bir bina olduğunu ve binanın sekiz katından üçünün kaçak yapıldığı ifade ediliyor.
İstanbul depremi için bu önlemler alınacak!