İTÜ, Maslak'taki yeni kampüsüyle yeniden doğdu!

Hıncal Uluç, Sabah Gazetesi'ndeki  "  İTÜ, eski günlere dönüyor! başlıklı yazısı şöyle:

Benim lise yıllarımda Amerika'da MIT neyse, Türkiye'de de İTÜ oydu. İstanbul Teknik Üniveresitesi.. Onun giriş sınavlarını kazanmak, geleceği garanti etmekle eş değerliydi. Hayatta kaybettiğim ilk ve tek sınavdır. Ahmet'le (Kışlalı) gönüllüydük İTÜ'ye, ama ikimiz de başaramadık. Sonunda ikimiz de Mülkiyeli olduk.. İyi ki de olmuşuz, o ayrı.. Mühendis olsam bugünkü kadar mutlu olur muydum bilmem.. Aklımdan bile geçmeyen gazetecilik benim ruhummuş meğer!..

Sonra Kemal Kurdaş ODTÜ'yü kurdu Ankara'da.. Ardından Robert Kolej'in yüksek bölümü, Boğaziçi Üniversitesi oldu, İstanbul'da.. İngilizce eğitim yapan ve çok iyi maddi, manevi koşulları yüzünden en iyi öğretim üyelerini çeken bu iki okulun yanında İTÜ'nün yıldızı sönmeye başladı.. Lise mezunlarının tercihlerinde birinci sırada olmaya alışmış İTÜ, alt sıralara düşer oldu..

Sonra..

Sonra Maslak'taki yeni ve harika kampüsle, İTÜ yeniden doğmaya başladı..

Prof. Dr. Muhammed Şahin'in davetini alınca, koşa koşa gittim, Maslak'a..

Şahin yeni rektör.. Karadenizli.. Her Karadenizli gibi müthiş çalışkan. Kendisi de İTÜ'lü.. Birincilikle bitirmiş. 1994 yılında da İTÜ'de göreve başlamış. 16 yıl sonra rektör..

Beni yeni açılan bir restoran kafede karşıladı.. 2 katlı harika bir bina.. Önünde büyük bir bahçe, üstte büyük bir terası var. Öğrenciler için harika bir dinlence yeri.. Fiyatlara baktım.. En güzel ana yemekler bile 5 liranın altında..

Şahin "Burası lüks yerimiz.. Üniversitenin restoranında bir öğün yemek 2 lira" dedi.. "Tabii bu, maliyetin çok altında bir fiyat, farkı üniversite karşılıyor.. Okulun gelirlerini yükseltmeyi başardığımız için, öğrencilere düşen yükü giderek düşürüyoruz."

Şahin'in asıl hedefi, İTÜ'yü dünyadaki rakipler arasında üst sıralara taşımak.. Bu yönde çok önemli adımlar atılmış. Sonuçlar da alınmaya başlanmış. Öğretim üyelerinin "Beyin" göçünü önleyecek maddi önlemler işin başı..

Yanımızda öğrenciler de var. Onları da dinledim. Okulda pek çok öğrenci kulübü var. Bir gurup, hidrojeni yakıt olarak kullanan bir Haliç gemisi tasarlamış. İmalata başlamışlar. Bu yaz başında denize inecek ve Haliç iskeleleri arasında çalışacak. Bir Robot Kulübü var. Dünya Üniversiteleri Robot Yarışmaları düzenliyor. Fevkalade ilginç..

İTÜ'ye bağlı konservatuar da var ama, hepsi mühendislik öğrencilerinden kurulu bir koro da var. Alaturka.. Beni konserlerine davet ettiler.. Gidip yazacağım.

İTÜ'ye daha sık gidip, daha sık yazacağım.. Bu okul bir hazine.. Bunu bir giriş yazısı kabul edin, şimdilik....
Sabah/Hıncal Uluç