Sektörel

İzmir Limanı'nın devri için Nisan'a kadar ek süre istendi

Bakan Yıldırım, düzenlenen toplantı öncesi gazetecilerin İzmir Limanı'nın özelleştirme ihalesi sonrası devir süreciyle ilgili sorularını yanıtladı

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, İzmir Limanı ihalesini alan konsorsiyumun devir için Nisan ayına kadar süre uzatım talebinde bulunduğunu belirterek, konuyla ilgili Özelleştirme idaresi'nin hazırlayacağı rapora göre, Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun bir karar vereceğini söyledi.

Yıldırım, İzmir programı kapsamında Ekim ayında fakülte statüsü kazanan Dokuz Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi'ni ziyaret etti.

DEÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Füzün, İzmir Ticaret Odası YÖnetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, Arkas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Lucien Arkas ve Uzmar Denizcilik AŞ Kurucusu Altay Altuğ ile fakülteye gelen Bakan Yıldırım, düzenlenen toplantı öncesi gazetecilerin İzmir Limanı'nın özelleştirme ihalesi sonrası devir süreciyle ilgili sorularını yanıtladı.

Devir sürecin biraz daha bekleyeceğini, sürecin henüz tamamlanmadığını belirten Yıldırım, ihaleyle ilgili Danıştay'ın kararının 29 ay beklendiğini, bu süreçte dünyada çok şeyin değiştiğini, o günün şartlarının bugün mevcut olmadığını belirterek, küresel mali krizin en fazla etkiyi deniz taşımacılığında gösterdiğini kaydetti.

Bakan Yıldırım, şöyle konuştu: "Bu kriz, küresel ticaretin bozulmasıyla ortaya çıkan bir krizdir. Küresel ticaretin finansmanı yapılamayınca ticaret olmadı, taşımacılık olumsuz etkilendi. Çünkü uluslararası taşımacılığın yüzde 85'i deniz yoluyla yapılıyor. Limanlar da bundan etkilendi. Kazanan konsorsiyumun ortaklarında değişiklik oldu,
çekilenler oldu. Ama hala ilgilerinin devam ettiğini ifade ediyorlar. Kendilerine ilave süre verilmişti bu da geçen hafta yani ayın 24'ünde doldu. Tekrar müracaatları var. Nisan sonuna kadar uzatma talepleri var. Özelleştirme İdaresi değerlendiriyor, karar o yönde olursa devam edecekler aksi halde bu süreci tamamlamış olacağız. Bundan sonrası için de tekrar karar vereceğiz. Özelleştirme İdaresi mevcut mevzuatını dikkate alarak Özelleştirme Yüksek Kurulu'na bir rapor hazırlayacak. O rapora göre ya 'Devam' denilecek, konsorsiyumun talep ettiği 4 aylık süre verilmiş olacak, ya da 'Buraya kadar' denip nokta konacak. Bir kaç gün içinde karar çıkar, çok uzun sürmez. Firma süre talebinde bulunurken bir raporu ve gerekçeleri var, onlara bakacak ve değerlendirme yapılacak."

Yıldırım, toplantıda yaptığı konuşmada ise Türkiye'nin denizcilik sektörünün her alanında 2003-2008 arası dönemde altın dönemini yaşadığını, uluslararası alanda ülke itibarını artıran gelişmeler yaşandığını, denizcilikte kara listelerden kısa sürede beyaz listelere geçişin sağlandığını belirtti.

Türkiye'nin denizcilikte edilgen ve kuralları uygulamakla kalan bir ülke konumundan kurallar koyulurken görüşüne başvurulan bir ülke haline geldiğini, gemi inşa sanayinde pek çok dalda bir marka haline geldiklerini bildiren Yıldırım, sektörde yetişmiş insan sıkıntısının bulunduğunu söyledi.

Yatırım yapmasına rağmen süreklilik arz edecek denizci kadro bulamaması nedeniyle sektörden çekilen armatörlerin bulunduğunu dile getiren Bakan Yıldırım, son yıllarda denizcilik eğitimi veren okul sayısında sevindirici artışlar olduğunu ifade etti. Bu alanda eğitim veren meslek lisesi sayısının 59, fakülte sayısının 4'e ulaştığını, bir de özel üniversitenin bulunduğunu dile getiren Yıldırım, Denizcilik Fakültesi'nde eğitim gören öğrencilerin mutlaka denizlerde çalışarak tecrübe edinmesi gerektiğini kaydetti.

Türkiye'nin gemi inşa kapasitesinin 6 yılda 500 bin tondan 3,5 milyon tona çıktığını, ihracatın da 500 milyon dolardan 2,8 milyar dolara yükseldiğini belirten Yıldırım, "Uzun ince bir yoldayız, ümitsiz olmaya gerek yok. Yorulduğumuz, bir ağacın gölgesinde dinleneceğimiz anlar da olacaktır. Kriz böyle bir andır. Bu da gelip geçecektir. Asıl olan kriz değil istikrardır. Kriz istisnadır. Bu krizi ne Türkiye'de bizler ne sektörde faaliyet gösteren denizciler ne de dünya, önceden hesap edebilmiştir. Sonuçlarının bu kadar ağır olmasının nedeni hiçbir iş programında, gelişme senaryosunda krize yer verilmemesidir. En vahim hata budur. Herkesin 'Bu gemi batmaz' dediği Titanik'in batması gibi bir olay."

Konuşmasında bakanlığı bünyesinde yapılan kara, hava ve demir yolu yatırımları hakkında da bilgi veren Yıldırım, 2003'e kadar 6 bin 100 kilometre olan bölünmüş yollara son 7 yılda 11 bin 500 kilometre ilave edildiğini, hava yolunu halkın yolu yaptıklarını, toplam havacılık cirosunun 2 milyar dolardan 8 milyar dolara yükseldiğini, havaalanı kapasitesinin ise 55 milyondan 105 milyona yükseldiğini dile getirdi.

Halen Avrupa'nın en güzel 4 havalimanına sahip olduklarını belirten Yıldırım, 2023 projeksiyonunda havalimanı kapasitesinin 368 milyona, uçak sayısının 368'den 750'ye çıkarılmasını, 30 milyon kapasiteli en az 1, 15 milyon
kapasiteli en az 2, 15 milyon kapasiteli en az 3 havaalanı yapmayı planladıklarını ifade etti.

Atatürk dönemi sonrası ilgisiz kalınan demir yollarında da büyük yatırımların bulunduğunu kaydeden Yıldırım, "Demir yolları Büyük Atatürk döneminden bu yana ilk defa hatırlanan, yatırım yapılan bir alan haline geldi. 1923-1946 arası demir yolu seferberliği kapsamında her yıl için yapılan yol 130 kilometreyi aşmıştır. 2003'den günümüze her yıl 88 kilometre demir yolu yapıldı. Ulaştırma Bakanlığı tarihinde ilk defa 2010 yılı bütçesinde demir yollarına ayırdığımız para, kara yollarına ayırdığımızın yüzde 10 fazlası oldu. Toplam ulaştırma yatırımlarının yüzde 49'unu demir yollarına yüzde 38'ini kara yollarına ayırdık. Bu ulaşım politikalarımızda çok önemli bir makas değişikliği anlamına gelir."

Bakan Yıldırım, Türkiye'nin Avrupa'da hızlı trene sahip 6, dünyada ise 8 ülkeden biri olduğunu, Eskişehir - İstanbul hattı inşaatının devam ettiğini, Ankara-Konya hattının 2010 yılında hizmete açılacağını belirterek,"Artık 'Git gel Konya altı saat' yok 'Git gel Konya 2 saat var" dedi.

Bakan Yıldırım, terör belasının Türkiye'nin çağdaşlaşma mücadelesinde enerjisini emdiğini, bundan basiretle kurtulabilecek bir güçte olduklarını, bu ülke insanının bundan çok daha zor şartlarda birlik ve beraberliğini sağlayarak milli mücadelesini verebildiğini sözlerine ekledi.

Bakan Yıldırım toplantı sonrası fakültesin tabela değişim törenine katılarak okul içindeki eğitim birimleri, laboratuvarlar ve makine parkında incelemelerde bulundu. Yıldırım, fakülte içinde özel şirket desteğiyle açılan
Köprüüstü Seyir Simülatörü odasına girerek sanal ortamda konteyner gemisi kullandı.
AA