İzmir'de kentsel dönüşüm aciliyet kazandı!
Deprem kuşağında yer alan İzmir'in mevcut konut stoğunun depreme dayanıklı olmadığını belirten Müteahhitler Federasyonu Başkanı Necip Nasır, kentin yüzde 85'inin kentsel dönüşüme ihtiyacı olduğunu söyledi.
Müteahhitler Federasyonu (MÜFED) Başkanı Necip Nasır, inşaat sektörüne ilişkin açıklamalarda bulunarak İzmir'in kentsel dönüşümdeki son durumunu değerlendirdi...
Son günlerde Ege Bölgesi'nde depremlerin sıklıkla hissedildiğini belirten Necip Nasır, mevcut konut stoğunun depreme dayanıklı olmadığını söyleyerek kentsel dönüşüm konusunda harekete geçmek için beklenecek vakit olmadığını vurguladı. Deprem kuşağında yer alan İzmir'in yüzde 85'inin kentsel dönüşüme ihtiyacı olduğunu hatırlatan Necip Nasır, hem sağlıklı bina stoğunu sağlamlaştıracak hem de kenti yaşanabilir hale getirecek 6306 Sayılı kentsel dönüşüm yasasının daha da önem kazandığını kaydetti.
Sanayi sitesi arsaları
Sanayi Sitesi esnafının, esnaf için uygun lokasyonda, kent dışına taşınması için kurdukları kooperatife, Büyükşehir Belediyesi'nin ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın yardımcı olması gerektiğini ifade eden Necip Nasır, kent merkezinde kalan ve çok değerli durumda olan Sanayi Siteleri arsalarının yapılacak çalışmalarla hem kentin değişimine, hem de esnafın faydasına kullanılabileceğini söyledi.
Tek sorun plan eksikliği
İzmir'de kentsel dönüşüm konusunda tek sorunun, plan eksikliği olduğunu savunan Necip Nasır, şu ifadeleri kullandı: “Eğer ilçeler, Büyükşehir Belediyesi ile birlikte ada bazında planları yapar ise, 10 yıl içinde İzmir dünya kenti haline gelir. Ama planlama yapılmazsa biz sektörün dinamikleri olarak harekete geçeriz. Bu durumda da İzmir belki sağlıklı ve depreme dayanıklı konutlara sahip olur ancak; beton yığınına ve çarpık bir kente dönüşebilir. İzmirli müteahhitler yeni arsa bulma konusunda sıkıntı yaşıyor. Mevcut arsa fiyatlarının ise yüksek olması konut fiyatlarını da yükseltiyor.”
Gecekondu dönüşümü değil
Eski binaları yıkıp yerine yenisini yapmanın, sadece depreme karşı dayanıklılığı artıracağını, fakat kenti bir beton yığınına çevireceğini belirten Necip Nasır, “Bizim amacımız gecekondu dönüşümü yapmak değil. Bizden sonraki nesillere daha yaşanabilir bir İzmir bırakmak istiyoruz. Özellikle kent merkezinde dönüşüme ihtiyaç var. İzmir'deki 12 ilçeden müteahhit ve işadamları dernek başkanlarını MÜFED çatısı altında topladık. İzmirli müteahhitler olarak, kentsel dönüşüm konusunda aktif rol oynamak istiyoruz” diye konuştu. İzmir'in dünya kenti olması için en büyük sorunun, koordinasyon eksikliği olduğunu söyleyen Nasır, bütün kent aktörlerinin İzmir için birlikte hareket etmelerinin önemine değinerek, “İzmir hak ettiği konuma getirildiğinde, yetişen çocuklarımız İzmir dışına gitmek zorunda kalmayacak ve İzmir'den beyin göçü engellenecektir'' dedi
300 bin kişilik ordu
Müteahhitler örgütlenmesi nasıl oldu?
İnşaat sektörü hem istihdam hem de diğer girdilerle ekonomiye katkı koyan, ayrıca sosyal anlamda da önemli bir sektör... Şu anda yaklaşık 300 bin müteahhidin olduğu ifade edilen ülkemizde yurtiçi ve yurtdışında sağladığı katma değerden dolayı globalleşen dünyada önemli sektör. Ancak dünyada Çin'den sonra ikinci olan bu sektörün 300 bin kişilik bir orduya sahip olmasına rağmen örgütlü bir yapısı yok. Bu nedenle 8 yıl önce kurmuş olduğumuz dernek ve federasyonları İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu çatısı altında topladık. Bu işin startını İzmir'de verdik. Sektörün hem yerelde hem de geneldeki problemlerinin örgütlü bir yapıyla çözülmesi ile ilgiydi. Kurmuş olduğumuz konfederasyonda Binali Yıldırım ve o dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın bize vermiş oldukları destek ve bizim daha sonra Devlet Bahçeli ve Kemal Kılıçdaroğlu Bey'le görüşmelerimizle devam eden ve sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın Başbakanlık dönemindeki teveccühleri, Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun çabaları ve şu andaki Çevre ve Şehircilik Bakanımız İdris Güllüce'nin olaya sahip çıkmasıyla oluşturulan müteahhit tanımının yapılacağı, disiplinize edileceği kanunun taslağı hazırlandı. İnşallah önümüzdeki birkaç ay içinde bu konu mecliste kabul edilir. Sektör hak ettiği yere gelir.
İnciraltı, İzmir'in nefes alması için büyük önem arz ediyor. İnciraltı ile ilgili yapılan planlamalara çok vakıfsınız. İnciraltı ile yapılan çalışmalar konusunda ne düşünüyorsunuz?
İzmir'in çok ilginç bir yapısı var. İzmir'i sadece istatistiksel çalışmalarla görmeye çalışmak kafamızı kuma gömmeye benziyor. İzmir'in geldiği nokta kesinlikle yeterli değil. İzmir'i kıyaslamamız gereken dünya şehirleridir. İzmir altyapı, kültürel çeşitlilik, ulaşım, iklim gibi çok önemli konularda gelişmeye çok müsait iken maalesef olması gereken yerde değil. 1991 yılında 30 farklı bölgemiz dönemin Bakanlar Kurulu tarafından turizm için öncelikli bölge olarak belirlendi. Bu bölgelerden biri de İnciraltı. 2006 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi sivil toplum kuruluşları (STK) ile birlikte çalışarak, İnciraltı için bir plan oluşturdu. Bakanlık ise planlarla ilgili bazı değişiklikler yaptığı için belediye 8 maddeyi reddetti. Daha sonra ise Aziz Kocaoğlu ile yanlış hatırlamıyorsam Binali Yıldırım birlikte çalışarak İnciraltı'nda uzlaşmaya vardılar. Ankara'da 1/1000, 1/5000 ölçeğinde planlar hazırlandı. Uygulamalar yapılmak üzere İzmir'e gönderildi. Fakat tekrar mahkemelik oldu. Hazırlanan plan 5 milyon metrekarelik, 200 bin metrekaresi kıyı şeridi olarak hazırlanmış bir alanı konu alıyor. Bu alanın %80'i turizm yatırımları, %10'u nitelikli konut, %10'u ise ticaret amaçlı yatırım yapılmak üzere hazırlanmış. Bu alanın sadece 567 bin 360 metrekarelik bir alanına inşaat yapılacak. Ama yine mahkemelik oldu. İnciraltı'na yapılan planlarda 10 bin yatak kapasitesi öngörülmüştü. Yaptığımız hesaplamalara göre yıllık 1.5 milyar dolar getirisi olacak idi. Ben Altındağ Şehitler İlkokulu'nu bitirdim. Çimento tozundan nefes alamazdık. Neden çevreciler Altındağ ile ilgilenmiyorlar da İnciraltı ile ilgileniyorlar.
Sanayi sitesi esnafı mutsuz
Peki, sanayi sitelerimizi İzmir’imize modern bir şekilde nasıl kavuştururuz?
İzmir'de sanayi siteleri şehrin ortasındaki en değerli arsaların üzerinde fakat oradaki esnaf mutlu değil. Yapılması gereken hem İzmir'in siluetine olumlu bir etkide bulunacak hem de esnafımızı mağdur etmeyecek şekilde bir çözüm bulunmasıdır. Hem kendileri hem de şehrin siluetini göz önüne aldığımız zaman taşınacakları en uygun yerler Pınarbaşı ve Kemalpaşa olarak görünüyor. Bildiğiniz üzere Ege Otomotivciler Derneği'nin (EGOD) kurduğu bir kooperatif var. Bu kooperatifi oluşturmalarının amacı bu sitelerde çalışan arkadaşlarımızın sorunlarına çözüm bulmak. Tüm siyasetçiler, sivil toplum kuruluşları, odalar ve kanaat önderleri olarak bizlerin onlara destek olmamız gerekiyor. Önümüzdeki dönemde Kemalpaşa, Bornova ve Büyükşehir Belediye Başkanları ile de bir görüşme yapılacak. Taşınma gerçekleştiğinde hem kentsel dönüşüm için büyük bir adım atılmış olacak hem de esnafımızı depreme dayanıklı bir siteye yerleştirmiş olacağız. Mevcut 6306 sayılı 'Kentsel Dönüşüm Projesi'nden de yararlanarak çözüm rahatlıkla üretilebilir.
''Devrim niteliğindedir''
Karabağlar'da kentsel dönüşümle ilgili vatandaşın bilgisi yok. Mardin Ömerliler Anıttepeliler Köyü Derneği'nde bir toplantı düzenlendi. Düzenlenen toplantıya kentsel dönüşümün sorunlarını konuşmak adına davet edildiniz. Burada halkı bilgilendirici açıklamalar yaptınız.
Deprem kuşağında bulunan konutların %80'inin depreme dayanıksız olduğu bir ülkede yaptırım gücü yüksek olan 6306 sayılı kanun bir reformdur. Kentsel dönüşüm, uygulandığı pek çok ülkede travmalara neden olmuştur. Bu nedenle son derece dikkatli uygulanmalıdır. İzmir'de iktidarıyla muhalefetiyle bütün kesimler dikkatli hareket etti. Biz federasyon olarak bütün arkadaşlarımıza telkinde bulunduk. Kentsel dönüşümde taraf olmamamız gerektiğini, esas aktörler olan bakanlığın veya yerel yönetimlerin planlamasından sonra sahaya inmemiz gerektiğini ifade ettik. Üst düzey toplantılarda konuşmacı olarak bulunduk. Fakat halkın bulunduğu toplantıya gitmedik. O gün sizin beni davet etme amacınız benim o bölgenin insanı olmam, akrabalarımın ve çevremin o bölgede olmasından kaynaklanıyor. Müteahhit olduğumuz için yanlış anlaşılmak istemedik. Bu toplantıya ayrıca üç dernekten oluşan bir platform katıldı. İki avukat ve İnşaat Mühendisleri Odası'ndan yetkililer katıldı. Katılımlarından dolayı da mutlu olduk. Kentsel dönüşümün üçayağı var. Özel sektör, yerel yönetimler ve merkezi hükümet... Karabağlar'da yapılacak 540 hektar alanla ilgili biz o bölgenin insanı, Müteahhitler Federasyonu Başkanı ve inşaat mühendisi olduğumuz için vatandaş aklına takılan konuları bize danışıyor. Bu nedenle de bu toplantıya katıldık. Kendilerine iş yaratmaya çalışan avukatlar ve müteahhitler de var. Bunlara prim vermeyin. Bu 540 hektar alanda Bakanlık'tan bilgi aldık. Çalışmaları başlamış. Yaklaşık 4 ay içerisinde Bakanlık 80 hektar, 1 milyon metrekare alanı rekleasyon alanı yapacak. Burayı yeşil alan yapacak. 5 etaba ayırmış. Birinci etabını 2015 Ocak ayından sonra ihale edecek. 6306 sayılı yasa ile bu yapılacak. Burada yaşayan vatandaşın mağdur olmaması için. Dışarıdan planlama ayrı bir şey. Sahada yaşayan insanlarla bize ters gelen konular ne ise bunun çözümünü alalım dedim. Orada herkes kentsel dönüşümü istiyor. Bakanlığın oluşturduğu bir danışmanlık firması var. Burada vatandaşla uzlaşma talepleri arasında yapılan görüşmeleri alarak Bakanlığa iletiyor. Bakanlığın da gelen taleplere cevap verdiğini bilerek bu toplantıya katıldım. Bakanlık doğrusunu yapıyor. Vatandaştan gelen istekler doğrultusunda danışman firmaya taleplerinizi yazın. Yazmıyorlar, toplantıda ilettik. Sivil toplum kuruluşlarını alarak Ankara'ya gidelim. Hatta Kentsel Dönüşüm Genel Müdürümüzü getirelim, sorularınızı sorun dedik. Toplantının içeriği buydu... İzmir'in problemi bu... İzmir hak ettiği noktada değil. Eğitimin seviyesi yüksek fakat beyinleri istihdam edemeyen bir il İzmir. Bir meselemiz bu... Bu kentin hak noktaya gelmesi için bizlerin vatandaş olarak görevlerimiz var. İzmir'in en büyük problemi, bürokratı, sanayicisi, meslek odaları, ticaret odaları, yerel yönetimi ve sivil toplum kuruluşlarının birbirleri arasında koordinasyon eksikliğinin olmasıdır. Bir deprem gerçeği ile oluşacak sonuçların en büyük vebali de onların olacaktır.
İzmir'in yıllık kaybı 1.5 milyar dolar
İnciraltı planları artık sonuçlandırılmalı...
Necip Nasır 1991 yılında Turizm Tevzii Planı Bakanlar kurulu kararı ile onaylanan, 2006 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin büyük konsensüs ile hazırladığı, %80’inin turizm, %10’unun nitelikli konut, %10'unun ticari alan olarak, 4 milyon 800 bin metrekarelik alanın tabanında 567 bin 360 metrekaresinin sadece inşaat yapılabilecek İnciraltı Planı'nın, 6 Ağustos 2013 tarihinde 1/5000 ve 1/1000'liklerinin Bakanlık tarafından onaylanarak uygulama planlarının yapılması için Büyükşehir Belediyesi'ne gönderildiğini belirtti. Nasır, buna rağmen geçen her günün arsa sahipleri ve İzmir için büyük kayıp olduğunu ifade ederek, “Söz konusu planlamada Sağlık Turizmi'ne yönelik 10.000 yatak kapasitesi öngörülüyor, bu doğrultuda İzmir'in yıllık kaybı 1.5 milyar dolar” dedi.
Yenigün