Sektörel

Janine Dow: Kredi notunda dalgalanmalar görebiliriz!

Fitch Ratings Direktörü Dow: "Döviz kurlarında ya da faiz oranlarında ciddi bir şok görmeyi beklemiyoruz. Eğer varsayımlarımız değişirse tabii ki kredi notunda dalgalanmalar görebiliriz" dedi.

Fitch Ratings Kıdemli Direktörü Janine Dow, döviz kurlarında ya da faiz oranlarında ciddi bir şok görmeyi beklemediklerini belirterek, "Eğer varsayımlarımız değişirse tabii ki kredi notunda dalgalanmalar görebiliriz" dedi.


Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, İstanbul'da bu yıl üçüncüsü gerçekleştirilen "Türkiye: Önündeki Yeni Zorluklar (Turkey: More Challenges Ahead)" başlıklı bir seminer düzenledi.


Seminerde konuşan Dow, Türk bankacılık sektörünün nispeten makul bir şekilde konumlandığını, sektörün yoluna çıkan bir takım sıkıntıları aşabilecek düzeyde olduğunu ifade etti. 


Türk bankalarının içinde bulundukları ortamın bariz bir şekilde dalgalı olduğuna dikkati çeken Dow, Fitch'in bankalara içinde bulundukları ortama göre not verdiğini vurguladı.


Dow, Türk bankacılık sektörü varlıklarının yüzde 90'ının "yatırım yapılabilir" seviyesinde notlandığını, 18 bankanın "yatırım yapılabilir" notunu aldığını hatırlatarak, Türkiye'de makul ve sağlıklı bir bankacılık sektörü olduğunun altını çizdi.


Türkiye'de ekonomik büyümenin devam edeceğini öngören Dow, şu değerlendirmeleri yaptı:


"Döviz kurlarında ya da faiz oranlarında ciddi bir şok görmeyi beklemiyoruz. Eğer varsayımlarımız değişirse tabii ki kredi notunda dalgalanmalar görebiliriz. Sermaye yeterliliği güçlü olmaya devam ediyor. Bu da bankacılık sektörünün en güçlü yanlarından bir tanesi. Bu yüzden bankalar, beklenmeyen riskleri kaldırabilecek kadar sermaye yeterliliğine sahip. Bu durumun, özellikle kısa vadeli döviz pozisyonlarını yönetme konusunda da olumlu etkiye sahip olacağını düşünüyoruz. Bu yüzden kredi notuna olumlu etki ettiler."


Dow, banka kredi hacminin çok hızlı bir şekilde büyümesini bir risk olarak gördüklerini belirterek, "Sadece bankacılık sektörünün global risklerine baktığımızda Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) ve enflasyon üzerindeki hızlı kredi hacmi artışının bir uyarı işareti olduğunu gördük" diye konuştu.


Yılın ilk yarısında borç vermede bir yavaşlama olduğuna işaret eden Dow, şunları kaydetti:


"Bunun sürdürülebilir olmadığını düşünüyorduk. Çünkü kredi hacmindeki artış ekonomi, büyüme, faiz oranı artışı gibi şeylere bağlı. Bunun sadece anlık ve geçici olduğunu düşündük. Kredi portföylerinin çeşitlilik sahibi olmadığından şikayet ediyorduk. Eğer daha dengelenmiş bir kredi hacmi görürsek borçlanma dağılımının da nasıl olduğunu görebileceğiz. Türk bankacılık sektöründe sorunlu kredilerin toplam kredilere oranı yüzde 3 gibi bir seviyede bulunuyor. Bu, küresel ölçeklerde sağlıklı bir oran. Nispeten riskli portföylerde dahi bu oran iyi. Ekonomi yavaşladıkça ve güven zayıfladıkça sorunlu krediler oranının artacağını öngörüyoruz. Buradaki ana unsurlar, ciddi şekilde varlık kalitesini destekliyor."


Enerji sektöründeki risklere de değinen Dow, "Türkiye'de elektrik sektöründe, özellikle de büyük bankalarda ciddi bir borçlu konsantrasyonu olduğunu görüyoruz. Enerji ve elektrik, su hizmeti gibi alanlarda büyük isimlerin altyapı, özelleştirme, fonlama gibi ihtiyaçlarda tek kalemde yoğunlaşmış borçlanma konsantrasyonu bulunuyor. Bu şu an sorun yaratmıyor ama eğer borçlulardan birinde sorun yaşanırsa birçok banka eş zamanlı etkilenebilir" ifadelerini kullandı.


Dow, kısa vadeli dış finansmanda bir artış olduğunu da hatırlatarak, bankacılık sektöründe bu durumun ciddi olarak görünür hale geldiğini ve çok hızlı büyüdüğünü söyledi. Dış finansmanın, 2008 yılından 2014'ün ilk yarısına kadar yaklaşık 3 kat büyüyerek 164 milyar dolara ulaştığını vurgulayan Dow, bankacılık sektörünün dış finansman anlamında en büyük borçlu sektör haline geldiğini de sözlerine ekledi.


AA