Kapadokya Tarih ve Kültür Müzesi'nde sona yaklaşıldı!
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Nevşehir Avanos'ta yaptırılan Kapadokya Tarih ve Kültür Müzesi'ndeki çalışmalarda sona gelindi...
Nevşehir Avanos'ta yaptırılan Kapadokya Tarih ve Kültür Müzesi 2020 turizm sezonunda açılacak
Kapadokya'da geçen yıl ocak ayında yapımına başlanan Kapadokya Tarih ve Kültür Müzesi, milyonlarca yıllık fosiller, etnografik ve tematik eserlerin teşhiri ile ziyaretçilerine yer altındaki doğal ortamda görsel şölen sunarak geçmişe ışık tutacak.
Kapadokya Tarih ve Kültür Müzesi, 50 bin metrekarelik alana sahip. Müzede, karşılama alanı ve otopark, restoran, arıtma tesisi, açık gezi alanları bulunacak. Kapadokya'nın tarihini anlatacak 7 ayrı bölümden oluşan bin 500 metrekarelik sergi alanının yanı sıra kütüphane, çok amaçlı konferans salonu, belgesel izleme odaları ve çocuklar için oyun atölyeleri de bulunacak.
Bölgeye gelen turist sayısını artıracak
Müzenin yapımından sorumlu firmanın yetkilisi Baran Kızılkaya, Anadolu Ajansı muhabirine, çalışmaların aralıksız sürdüğünü söyledi. Kızılkaya, müzenin gelecek yıl yaz aylarında ziyarete açılacağını söyledi.
Kızılkaya, müzeye gelecek turistlerin, otoparktan itibaren kendilerini farklı bir ortamda hissedeceklerini, açık ve kapalı alandaki gezilerinin ardından alandan etkilenerek ayrılacaklarına inandığını belirtti. Kızılkaya, "Dünyada başka örneği olmayan bu müzenin, Kapadokya bölgesine gelen ziyaretçi sayısını olumlu etkiyeceğini, bölge turizmi için bir sıçrama sağlayacağını düşünüyoruz." diye konuştu.
"Dünyada ilk olacak nitelikte bir müze"
Baran Kızılkaya, şu ifadeleri kullandı; "Burası, dünyada ilk olacak nitelikte bir müze. Hem yer altında olması hem de üzerinde endemik bitki yetişmesi açısından benzeri olmayan çok özel bir yer. Buraya giren herkesin o dönemlerdeki tarihi anları yaşamalarını istiyoruz. Bu yüzden teknolojiden uzak mekanik tarzda hazırlanan bir müze olması için çalışıyoruz. Bu alanda çalışmak, iğne ile kuyu kazmak gibi. Müze alanı, matkap ve çapa gibi aletlerin yardımıyla elle oyularak açıldı. Burası 1980'lerde taş ocağı olarak kullanılmış. Çalışmamızı o yıllardaki dokuları da kaybetmemeye gayret ederek sürdürüyoruz. Bu tesisin en büyük özelliklerinden biri de tam bir geri dönüşüm projesi. Buradan çıkan taşlarla karşılama ve restoran bölümünü oluşturduk. Kazılardan çıkan taşlar çevre düzenlemesinde de kullanılacak."