Genel

Kapadokya, yılın her mevisimi masalsı yapısıyla büyülüyor!

Yaklaşık 60 milyon yıl  önce lav ve küllerin oluşturduğu  yumuşak tabakaların, milyonlarca yıl boyunca yağmur ve rüzgar tarafından  aşındırılmasıyla ortaya çıkan Kapadokya (Kappadokia), yılın her mevsimde  ziyaretçilerini büyülüyor

Yaklaşık 60 milyon yıl  önce Erciyes, Hasandağı ve Güllüdağ 'ın püskürttüğü lav ve küllerin oluşturduğu  yumuşak tabakaların, milyonlarca yıl boyunca yağmur ve rüzgar tarafından  aşındırılmasıyla ortaya çıkan Kapadokya (Kappadokia), yılın her mevsimde  ziyaretçilerini büyülüyor.

                Bugün hala kullanılan Kapadokya adı Pers dilinde 'Güzel Atlar Ülkesi'
 anlamına geliyor. Başta Nevşehir olmak üzere Kırşehir, Niğde, Aksaray ve Kayseri
 illerine yayılmış Kapadokya bölgesinde, insan yerleşimi Paleolitik döneme kadar
 uzanıyor.

                Kapadokya bölgesi, doğanın yazıp çizdiği ve insanlığa bahşettiği büyülü
 bir masal ülkesini andırıyor. Yöre, doğa ve tarihin dünyada bütünleştiği, en
 güzel yerlerden biri adeta. Coğrafi olaylar peri bacalarını oluştururken, tarihi
 süreçte, insanlar da bu peri bacalarının içlerine konut, kilise olarak oymuş ve
 fresklerle süsleyerek, binlerce yıllık medeniyetin izlerini günümüze
 taşımıştır.

                Hititler 'in yaşadığı ve daha sonraki dönemlerde Hristiyanlığın en önemli
 merkezlerinden biri olan Kapadokya 'daki kayalara oyulan evler ve kiliseler yüz
 yıllar önce Roma İmparatorluğu 'nun baskısından kaçan Hristiyanlar için devasa bir
 sığınak olmuştu.

                Yöreyi ziyaret eden yerli ve yabancı çok sayıda ziyaretçi yörenin eşsiz
 güzelliklerini görme şansına sahip oluyor. Masalsı görüntüsü ve eşsiz doğasıyla,
 büyüleyici bir atmosfere sahip olan Kapadokya 'da, doğa ve tarihin bütünleşmesi
 seyrine doyum olmayan görüntüler sahneliyor.

                Kapadokya 'da tüf tabakları, zamanla erozyonun etkisiyle vadilere
 dönüşerek, ilginç şekilli yapılar oluşturmuş. Daha sonraları insan eli, emeği ve
 duygusu işe koyulmuş ve 10 bin yıl öncesine ait yerleşim bölgesinden, ilk
 Hristiyanların kayalara oydukları kiliselere, büyük ve güvenli yer altı
 kentlerine kadar büyük bir uygarlık yaratılmış.

                Kapadokya 'yı kaplayan yumuşak tüfün kolayca oyulabilmesi, kayada yaşam
 biçimini yaratmış ve bu yaşam biçimi nesiller boyunca devam etmiş. Daha sonraki
 yüzyıllarda inzivaya çekilen keşişler için Kapadokya 'daki kayalar, uygun bir
 ibadet yeri olmuş. Kapadokya 'daki doğal şartlar, tarih boyunca insanlara güvenli
 bir yurt sağlayarak, insanlık tarihinin seyrini ve dünyanın bugünkü kültürel
 coğrafyasını da belirlemiş.

                UNESCO Dünya Doğal ve Kültürel Miras Listesi 'nde, 'Göreme Doğal ve
 Tarihi Milli Parkı' olarak kayıtlı bulunan Kapadokya doğal yapısıyla dünyadaki
 özgün yerini almış.

                Yörede görülmesi gereken yerler arasında ise Avanos, Ürgüp, Göreme,
 Akvadi, Uçhisar ve Ortahisar Kaleleri, El Nazar Kilisesi, Aynalı Kilise,
 Güvercinlik Vadisi, Derinkuyu, Kaymaklı, Özkonak Yeraltı şžehirleri, Ihlara
 Vadisi, Selime Köyü, çavuşin, Güllüdere Vadisi, Paşabağ-Zelve yer almaktadır.

                ZELVE AçIK HAVA MÜZESİ

                Kapadokya 'nın bağrında, Ürgüp-Göreme-Avanos üçgeni içinde yer alan Zelve
 Açık Hava Müzesi, ihtişamı ve tarihi dokusuyla ziyaretçileri kendine çekiyor.

                Avanos 'a 5 kilometre uzaklıkta bulunan Zelve Açık Hava Müzesi, Aktepe 'nin
 dik ve kuzey yamaçlarında kurulmuş. Açık hava müzesi birbirine yer altı
 geçitleriyle bağlı, üç vadiye yayılmış. Vadideki peri bacaları, sivri uçlu ve
 geniş gövdeli. Vadide pek çok kilise, bir manastır, bir cami ve büyük bir de
 değirmen taşı var.

                Zelve Açık Hava Müzesi, içinde kaybolmanızla birlikte, esrarına tanık
 olacağınız bir cennet parçası niteliğinde. Üç ayrı vadiden oluşan Zelve Açık Hava
 Müzesi, vadinin derinliklerine varmanızla sizi kendine çekiyor. Açık hava
 müzesinde, Geyikli Kilise, Vaftizli Kilise, Balıklı Kilise, Üzümlü Kilise, Yazılı
 Kilise, Yadi Direkli Kilise, Haçlı Kilise olarak toplamda yedi kilise yer alıyor.
 Bunun yanında vadilerde güvercinlikler, manastırlar, kaya evler bulunuyor.
                çavuşin ise Kapadokya bölgesinin en eski yerleşim yerlerinden biri.

 Göreme-Avanos yolu üzerinde bulunan bu yerleşim yerinde, Vaftizci Yahya adına
 yapılan kilise, bölgeye hakim bir yerde bulunuyor.

                Kapadokya 'nın incisi Ürgüp, bölgenin en önemli merkezlerinden. Bizans
 döneminde, önemli bir dini merkez olan Ürgüp, köy, kasaba ve vadilerdeki kaya
 kiliselerin ve manastırların piskoposluk merkezi olmuş. Günümüzde hala bu tarihin
 derin izlerini taşıyan Ürgüp, kaya evleriyle de dikkat çekiyor.

                Bir televizyon dizisine de adını veren Ürgüp 'teki 'Asmalı Konak'
 yenilenerek, turizmin hizmetine sunulmuş. Doğal olarak dağa yaslanıp, hatta
 birçok odası da oyularak dağla bütünleşmiş bu konak, her gün binlerce yerli ve
 yabancı turisti ağırlamaktadır.
AA