Kentsel Dönüşüm

Karşıyaka Deniz Sineması kentsel dönüşüm kapsamında mı?

Sinemanın ve pasajın yıkılmasına karşı mücadele edenlerin başında bulunan pasajın 38 yıllık sakini saatçi Bilgin Dikici, Karşıyaka’da tarihi bir mekanın ‘kentsel dönüşüm’ adı altında ranta kurban edilmeye çalışıldığını söyledi.


Karşıyaka Çarşısı’nın parlak yıllarında ilk filmler eski adı ‘Elif’ olan bu sinemada seyredilmiş, hamburgerin tadına ilk orada bakılmış, jean pantolonlar oradan alınmış, plak tutkunları, saati bozulanlar soluğu burada almış. Karşıyaka’nın eski sinemalarından günümüze kalan tek sinema olan ve yaklaşık 3 ay önce bir inşaat firması tarafından satın alınan Deniz’in aynı adı taşıyan pasajdaki 23 dükkanla birlikte yıkımı gündemde. Karşıyaka Belediyesi’nce işyeri açma ruhsatları iptal edilen esnafın elektrik ve suları da önümüzdeki günlerde kesilecek. Karar karşısında pasajda işyeri bulunanlar tarafından yıkımın durdurulması ve yıkım kararının kaldırılması için 7 ayrı dava açıldı.


Rapor karmaşası

Sinemanın ve pasajın yıkılmasına karşı mücadele edenlerin başında bulunan pasajın 38 yıllık sakini saatçi Bilgin Dikici, Karşıyaka’da tarihi bir mekanın ‘kentsel dönüşüm’ adı altında ranta kurban edilmeye çalışıldığını söyledi. Binanın sağlam olduğuna dair 2010’da alınmış bir rapor olduğunu ifade eden Dikici, “Pasajdaki mülk sahiplerinden biri üç dükkanı birleştirip iki dükkan yapmak istedi. Karşıyaka Belediyesi binanın sağlam olduğuna dair rapor almadan bu birleştirmeyi yapamayacağını söyleyince bir yapı denetim firması geldi, çekiç ve karot testi yaptı. Binaya sağlam raporu verdi, arkadaşımız da bu rapora istinaden dükkanları birleştirdi. Sinemanın inşaat şirketi tarafından alınmasından sonra başka bir denetim firması geldi ve çürük raporu verdi. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü bu rapora istinaden bina hakkında yıkım kararı aldı. Karşıkaya Belediyesi de geçen hafta işyeri açma ruhsatlarının iptal edildiğini, elektrik ve suların kesileceğini yazıyla bildirdi” dedi.



Üç yılda çürür mü?

Ortada birbirine zıt iki rapor olduğunu savunan Bilgin Dikici, “İlk rapor hazırlandığında örnekler kolonlardan alınmıştı ancak yeni gelen firma örnekleri köşelerden aldı. Elimizdeki sağlam raporunu kime gösterdiysek, ‘Bu bina sağlam’ dedi. Bu nasıl iş anlamadık! Üç yıl önce sağlam raporu verilen bir bina üç yıl sonra nasıl çürük çıkar? Bundan daha vahimi, Karşıyaka Belediyesi elinde bu binanın sağlam olduğuna dair bir rapor varken çürük raporunu nasıl kabul eder ve bize yazı gönderir” diye konuştu.

Minareye kılıf

İnşaat firmasının sinemadan sonra pasajdaki iki dükkanı da aldığını, böylelikle çoğunluğu eline geçirdiğini anlatan Dikici, “Bu yıkımın altında tamamen rant yatıyor. Karşıyaka Çarşısı’nda bu kadar büyük alanı olan bir yer yok. Yaklaşık 1 dönüm. Dükkanlarımıza rayicin çok altında para teklif ettiler, biz kabul etmeyince minareyi çalan kılıfı hazırlar misali çürük raporu aldılar. Bir insan niye çürük binadan dükkan alır?” dedi. Riskli yapı kararına karşı çeşitli davaların açıldığını paylaşan Dikici, “Şu an süren 7 dava var. İdare Mahkemesi’nden riskli yapı kararının iptalini ve uluslararası bir yapı denetim firması tarafından yeni test yapılmasını istedik. Bizim binamız çürük değil, yıkılmasını da istemiyoruz” diye konuştu.

Destek istiyoruz

Pasajda dükkanı bulunan kimsenin yıkımı istemediğini sözlerine ekleyen Bilgin Dikici, Karşıyakalılardan da destek istedi. Dikici, “Bu sinema Karşıyaka’nın bir değeri. Karşıyakalı’nın burada 40 yıllık anısı var. Anılarına, yaşadığı yere, değerlerine önem veren herkesten bize destek vermelerini istiyoruz” dedi.

Her türlü teklifi yaptık

Deniz Sineması’nı satın alan firmanın sahibi Mustafa Erdem ise sürecin devam ettiğini, şu an alanla ilgili bir projelerinin bulunmadığını dile getirdi. Sürecin hukuk çerçevesinde ilerlediğini anlatan Erdem, “Biz en son rapora bakarız. Kim söylediyse yalan söylüyor. Orada zaten projeye uygun olmayan bir durum var. Sinema önceleri iki katlı iken alt kat boşaltılmış ve çeşitli dükkanlar yapılmış. Kentsel Dönüşüm Yasası çıkmasa da belediye tarafından yıkılırdı. Biz iki test yaptırdık ikisinde de çok düşük değerler çıktı. Söylenenlerin aslı astarı yok. Bizim tek işimiz o değil, diğer işlerimiz devam edip gidiyor. Ayrıca biz oradaki kişilere her türlü öneriyi, seçeneği sunduk, yapabileceğimiz her şeyi teklif ettik onlar farklı davrandılar. Biz de kendimize göre yolumuzu çizdik” dedi. 


Hürriyet