Kentsel dönüşümden ne anlamalıyız?
Ticari Hayat Gazetesi yazarlarından Müjgan Kaya bugünkü köşe yazısında Kentsel dönüşümden ne anlamalıyız? sorusunun yanıtını verdi.. İşte Kentsel dönüşümden ne anlamalıyız? sorusunun cevabı...
4 yıl öncesini hatırlıyorum, arka arkaya birkaç proje boy gösterince "Ankara'da neler oluyor? Bu kadar konut ne olacak?
Kim alacak bunları? Konut balonu patlar mı? gibi bir sürü sorular dizilirdi arka arkaya. Aradan geçen bunca zaman içinde, sadece Ankara'da özel sektörün inşa ettiği yeni yaşam merkezlerinin sayısı, 100 bin konutu aştı.
TOKİ'nin rakamlarıyla birlikte, 530 bin konut inşa edildi. Bugün hala aynı sorular anlamsızca soruluyor. Oysa geçtiğimiz yıllarda yaşadığımız acı Van depremi de gösterdi ki, ülkenin bir baştan diğer başa yenilenmesi gerekiyor.
insanı öldüren deprem değil, çarpık yapılaşmadır. Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın bir zamanlar TV kanalında yaptığı açıklama kanımızı dondurmaya yetmişti. "Yarın istanbul'da hemen yıkılması gereken konut sayısı 17 bin adettir..." "Tüm Türkiye'de 5 milyon yeni konuta ihtiyacımız var..." Peki bu yeniden yapılaşma nasıl gerçekleşecek? Bu soruyu da 4 yıl önce sormuş ve cevabını da daha o günlerde almıştık: Kentsel dönüşüm projesi ile...
Kentsel dönüşümü yerel yönetimlerin kendiliklerinden yapabilmelerinin mümkün olmadığını, öncelikle kat mülkiyeti kanununda önemli değişikliklerin yapılması gerektiğini ve bununla da kalmayıp, yeni imar düzenlemelerinin de şart olduğu söylenmişti.
Yani, kat mülkiyeti kanununda yapılacak temel değişiklik olan çoğunluk esası getirildikten sonra, tüm bu bölgeleri inşa edecek müteahhitlerin de ilgisini çekecek, yatırımın altına girebilecek ve sorumluluğunu alacak cazibeyi de sunmak zorundasınız.
Bu da imar artışı diye özetleyebileceğimiz, mimari deyişle serbestisi ya da serbestisinin yeniden yorumlanmasıyla mümkündür. Aslında yapılması gereken iş bu kadar basittir. Çoğaltıp durmaya, evirip çevirmeye gerek yok . Erdoğan Bayraktar'ın yaptığı bir açıklmada aklımdan çıkmıyor.
"Türkiye'nin en önemli meselesi kentsel dönüşümdür" diyen Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'ın şu tespiti mesela: "Biz 60 milyar dolara yakın parayı enerji ithalatına veriyoruz. Bunun yüzde 45'ini binalarımızda kullanıyoruz.
Yüzde 45'in yüzde 40'ını ise savuruyoruz. 8-10 milyar dolar paramız havaya gidiyor." Yani sağlıksız binalarda sadece havaya giden enerjinin bedeli 8-10 milyar dolar. Aslına bakarsanız Kentsel Dönüşüm yenilenmek için en iyi yöntem.
Ticari Hayat