Kentsel dönüşüme giren binadaki kiracının tahliyesi nasıl sağlanır?
Posta Gazetesi'nin köşe yazarlarından Tamer Heper bugünkü yazısında okuyucusunun sorduğu "Kentsel dönüşüme giren binadaki kiracının tahliyesi nasıl sağlanır?'' sorunu yanıtladı. İşte o yazı...
Ben bir dairede kiracıyım. Binamız kentsel dönüşüme girmiş. Daire sahiplerine tahliye kararı gelmiş bana gelmedi. Ancak benim kiralayanda depozitom var. Şimdi bana gelmeyen bu kararla ben bu yerden nasıl çıkacağım? Benim depozitom ne olacak? • C.A.
Ne yazık ki şu kentsel dönüşüm binalarda yaşayanlara kurtarıcı değil problem yaratıcı ve ihtilaf kaynağı oldu. İhtilaf ev sahibi kiracı arasında, ihtilaf mal sahibi müteahhit arasında, ihtilaf mal sahibi devlet arasında yaygın. Bir de müteahhitler şehrin belli yerlerini adeta parsellemiş. Bir semte giriyorsunuz bir mahalle boyunca "Bu yer ... müteahhidin kentsel dönüşüm alanıdır" yazısı, bir başka semte giriyorsunuz bir başka müteahhidin benzer yazısı. Gayrimenkullere karşı toplu bir saldırı durumu var. Vatandaş şaşkın. Vermek mi lazım vermemek mi kararsız.
Bunlar mal sahibi açısından...
Peki ya kiracılar? Kiracıların adam yerine koyulduğu dahi yok. Kiracılar daire sahibi ile muhatap. Ancak yapılacak sözleşmede tabii ki söz sahibi değil. Belediyenin verdiği altmış günlük süre (ki sürenin altmış günden az olamayacağı yasada yazılı olduğu halde yani altmış günü geçmesi mümkün iken bugüne kadar verilen süre nedense hep altmış gün) mal sahibine verilir ve altmış gün sonra elektrik-su-gaz kesilir. Bu durumda da kiracıların tahliyesi için mal sahibinin idari yola başvurarak kiracıma kaymakamlık yolu ile tahliyesi sağlanır. Bu iş yasal yollarla yapılır derken yasa ilk çıktığında idari dava açma yolunu bile kapatmıştı. Bu dahi yasanın vatandaşı koruma amacına yönelik olmadığını gösterdi. Yargı denetiminden uzak bir uygulama olamayacağı için neticede Anayasa Mahkemesi çok doğru olarak bu hükmü iptal etti. Bugün kiracı kiralayan meselesi ikisinin arasındaki hukuki ihtilafa terkedilmiş durumdadır.
Posta/ Tamer Heper