Kentsel dönüşümün insani açıdan sonuçları nedir
Kentsel dönüşüm denilince akla direniş, çatışma, evlerinden olan aileler ve dev inşaat yatırımları geliyor. Peki insani açıdan çıkan sonuç ne Yanıtları YTÜ şehir ve Bölge Planlama Bölümü'nden Doç. Dr. Asuman Türkün veriyor
Kentsel dönüşüm denilince akla direniş, çatışma, evlerinden olan aileler ve dev inşaat yatırımları geliyor. Peki insani açıdan çıkan sonuç ne Evlerinden olanlar ne yaptı Yıllarca gecekonduda yaşadıktan sonra apartman yaşamına geçmek sosyal ve ekonomik olarak ne gibi sonuçlar doğurdu Yanıtları YTÜ şehir ve Bölge Planlama Bölümü'nden Doç. Dr. Asuman Türkün veriyor.
- Tarlabaşı'nda yürütülen politikaları nasıl değerlendiriyorsunuz
- İstanbul'da tarihi bölgede yer alan Cihangir, Galata gibi bölgeler piyasa içinde dönüştü, soylulaştı. Ancak benzer dönüşüm Tarlabaşı'nda kendiliğinde olmadı; buradaki binaların büyük bir kısmı çok daha mütevazı koşullara sahip ve ciddi bir rant artışına izin vermiyor. Bu nedenle Tarlabaşı, tepeden verilen bir kararla dönüşüm alanı ilan edildi. Hatta 'piyasa içinde geri kalan alan dönüşmezse buraları da benzer projelerle dönüştürürüz' deniliyor. Tarlabaşı'nda yaşayanların büyük bölümü İstiklal Caddesi'nde çeşitli kayıt dışı işlerde çalışıyor. Tarlabaşı'ndan merkeze uzak bir yere taşındıklarında bu işlerin çoğunu bulamayacaklar. Türkiye'de konut politikalarında hep mülkiyetten yana bir tavır sergilendi; ucuz ve erişilebilir kiralık konut konusunda çözüm geliştirilmedi. Ancak 5366 sayılı yasadaki 'acele kamulaştırma' yetkisi mülkiyeti de tartışmalı hale getirdi; yani bazılarının mülkiyeti 'daha az kutsal'. TOKİ'nin dönüşüm bölgelerinde mülk sahiplerine üç seçenek sunuluyor; ya binalarını belirlenen fiyatlara satıp gidecekler, ya kendi mahallelerinde yapılacak olan daha lüks konutların yüksek bedelini borçlanma yoluyla ödeyecekler ya da kendi mahallelerinden farklı bir yerde yapılan ye daha uygun fiyatlı TOKİ konutlarına yine borçlanarak geçeceklerdir. Bu üç seçenek de bu mahallelerde yaşayanlar için ciddi bir çözümsüzlüğe yol açıyor.
İstanbul'daki kentsel dönüşüm haberlerini basından 1 takip edebiliyoruz. Peki kimi zaman direniş kimi zaman da mahkemelerle durdurulmaya çalışılan bu 'dönüşüm', 'yıkım' ya da 'soylulaştırma', adına ne derseniz deyin, ne gibi sonuçlara yol açtı YTÜ şehir ve Bölge Planlama Bölümü'nden Doç. Dr. Asuman Türkün bununla ilgili bir araştırmaya imza atmış. Türkün'ün MSGSÜ şehir Bölge Planlama Bölümü'nden Yrd. Doç. Dr. Besime şen, Yrd. Doç. Dr. Binnur Öktem, Yrd. Doç. Dr. şükrü Aslan ve Mimarlar Odası'ndan Y. Mim. Mücella Yapıcı'nın katkılarıyla hazırladığı ve TÜBİTAK tarafından desteklenen 'istanbul'da Eski Kent Merkezleri ve Gecekondu Mahallelerinde Kentsel Dönüşüm ve Sosyo-Meknsal Değişim' isimli projenin sonuçları evlerinden ayrılıp toplu konutlara yerleşen ailelerin büyük sıkıntı yaşadığını gösteriyor.
- Hangi mahallelerde çalıştınız
-Altı mahallede çalıştık. Bunların üçü farklı dinamiklerle gelişmiş gecekondu mahalleleri, Tozkoparan ve Küçükçekmece'de TOKİ bloklarının yer aldığı Bezirganbahçe dönüşüm uygulamalarının sonuçlarını göstermesi açısından önemli; Küçükçekmece'de yer alan Ayazma ve Tepeüstü'ndeki gecekondu alanının yıkımından sonra ev sahipleri burada yapılan TOKİ bloklarına 20 yıl borçlandırılarak geçirildiler. Ayazma ve Tepeüstü 1990'larda gelişen gecekondu mahalleleri; daha çok Doğu ve Güneydoğu Anadolu'dan gelenlerin yerleştiği bir yer. 1980 sonrası aflardan yararlanmamışlar; bu yüzden en kolay yıkım burada oldu. Ev sahibi olanlar Bezirganbahçe'ye 20 yıl borçlanmalı geçirildi. Diğer mahallelerin ortak noktası kentsel dönüşüm ve dargelirli kesimlerin yaşam alanları olmaları. Başıbüyük kentsel dönüşüm alanı ilan edildi ve ilk uygulama olarak mahalledeki alana TOKİ blokları inşa edildi. Tuzla Aydınlı'da TOKİ konutlarının yapıldığı kısımda yer alan konutlar yıkıldı ve yine Bezirganbahçe'de olduğu gibi TOKİ bloklarına yerleştiler. Derbent'te mahallenin büyük bir bölümünde tapu tahsis belgeleri iptal edildi. Tarlabaşı'nda kısmen yıkımlar başladı ve kiracılar tahliye ediliyor. Burada yüzde 64 oranında bir kiracı nüfus var. Ev sahipleri açısındansa bir mülksüzleşme süreci başlayacak gibi. Diğer mahalle Tozkoparan. Burası 60'ların sonunda gecekondu önleme bölgesi ilan ediliyor ve 20 yıllık borçlanmayla insanlar yerleşiyor. 1960'larda burada yaşayanların iş olanaklarına sahip oldukları, gelirlerinin yüksek olduğu ve ödemelerin yükünün giderek azaldığı biliniyor, dolayısıyla çok sıkıntı çekmeden ödemelerini yapıp tapularını almışlar. Bugünse aynı durum söz konusu değil.
- Dönüşüm insanlann hayatını nasıl etkilemiş
- Doksan sonrasında gecekondu yapımının sınırlarına ulaşılmıştı; bu nedenle gelenlerin büyük çoğunluğu kiracı olarak kente yerleşmiş. Ayazma ve Tepeüstü yıkıldıktan sonra evsahibi kabul edilen aileler Bezirganbahçe'ye yerleşti ama ekonomik anlamda ciddi sıkıntılar yaşadılar. Zaten ekonomik krizin olduğu bir dönemde bu konutlara taşınanların yüzde 54'ü işini kaybetti; yaptığımız anketlerde işsizliğin yüzde 30'a ulaştığı görülüyor. çalışanların yüzde 30'u da asgari ücret altında gelire sahip ve yarısından fazlasının herhangi bir sosyal güvencesi yok. Bezirganbahçe'ye yerleşenlerin yarısına yakını borçlarını ödeyemeyerek geldikleri semtlere ya da kentin çeperlerine kiracı olarak dönmek zorunda kaldı. Bir de şu var, insanlar gecekondularda ellerine para geçtikçe evlere yatırım yapmayı sürdürmüşlerdi. çıkılan katların bir kısmı kiralanarak ek gelir elde edildi. Bakkaldan veresiye alışveriş gibi mahalledeki sosyal ağlar yoluyla zor zamanlar daha kolay atlatılır oldu. Apartmana geçince bu tür gelirler ve ilişkiler de kaybedildi. Aidat, doğalgaz gibi düzenli ödemeler de onlar için fazladan külfet.
- Yaşanan sosyal sıkıntılar nedir
- Sosyal alanların kaybolması komşuluk ilişkilerini zayıflatmış. Gecekondu mahallelerinde sokak ya da ev önleri buluşma alanları olarak kullanılırken TOKİ'nin yaptığı konutlarda bunlar hiç düşünülmemiş. Bezirganbahçe'de birtakım yeşil alanlar var ama bunlar da işlevsel olmaktan uzak. Buraya taşınanlar aynı sitede oturan tanıdıklarıyla görüşüyor. Gecekondularda yıllarla birlikte komşuluk da hemşerilik kadar önemli hale gelmiş. Yeni konutlarda aileler bu açıdan da sıkıntı yaşıyor; apartmanda tanımadıkları komşularla gerilimler yaşandığı söyleniyor. Ayrıca TOKI konutlarının tümü 100 metrekarenin altında ve iki odalı. Ancak evde yaşayan kişi sayısının ortalama 7 ile en fazla ve ortalama yaşam süresinin en düşük olduğu mahalle de burası.
- Başıbüyük ve Derbent gibi fiziksel direniş yaşanan yerlerde bir farklılık söz konusu mu
- Başıbüyük'te uzun süre direniş olmuştu ve dönüşümün yönünü de önemli ölçüde etkiledi. Mevcut uygulamalara ve mağduriyete dikkat çekildi. Ayrıca, dönüşüm baskısının yaşandığı ilçelerde, AKP'nin elinde olan belediyelerin yerel seçimlerde el değiştirdiği dikkat çekiyor. Ancak Derbent'teki sorun çözülemedi.
Kadınlar eve kapanıyor
- Dönüşümün kadınlar üstündeki etkisinden bahsedebilir misiniz
- Kentleşmeyle kadınların işgücünden çekildiği anlaşılıyor. Bizim araştırma yaptığımız mahallelerde de bu durum geçerli. Ancak merkezi nitelikte ve iş olanaklarının daha fazla olduğu bölgelerde kadınların işgücüne katıldığı ve sosyal sigorta dahi olabildiği gözleniyor. Tozkoparan ve Derbent'te kadınların diğer mahallelere göre daha avantajlı olduğu açık. Bu mahalleler ayrıca birinci nesil göçmenlerin yaşadığı yerler ve iş olanaklarının daha fazla olduğu dönemlerde işgücüne ktılabilmişler. Ulaşım olanakları da önemli bir rol oynuyor; Aydınlı'nın kentten kopuk olması, toplu ulaşımın sınırlı olması kadınların çalışmalarını da sınırlamış. Sosyal ilişkilerin kaybı kadınların hayatını daha fazla etkileyen unsurlar. Bildiğiniz gibi kadınların iş hayatına katılmasını kolaylaştıran kreş, bakımevi gibi kurumlar yaygın değil ve pahalı. Sosyal ilişkileri yoluyla bu sorunları çözerek çalışabiliyorlardı. Yıllardır yaşadıkları sosyal ilişkilerden kopmak onları bire bir etkiliyor. Bezirganbahçe'deki görüşmelerde kadınların izole bir yaşam sürdükleri sonucu çıktı.
Cumhuriyet/Cumhuriyet Pazar/Deniz Ülkütekin