Keşan'da inşaat sektörü ne durumda?

Keşan Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Yüksel Alioğlu, Keşan’da inşaat sektöründeki sorunlar ve yaşanan sıkıntılar ile ilgili açıklamalarda bulunarak, müteahhitlerin, yer sahiplerinin ve daire satın alan vatandaşların mağduriyet yaşamamaları için dikkat edilmesi gereken konuların altını çizdi. Maliyetlerdeki artış inşaat fiyatlarına yansıtılamıyor… 

Keşan Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı Yüksel Alioğlu, Keşan’da inşaat sektöründeki sorunlar ve yaşanan sıkıntılar ile ilgili açıklamalarda bulunarak, müteahhitlerin, yer sahiplerinin ve daire satın alan vatandaşların mağduriyet yaşamamaları için dikkat edilmesi gereken konuların altını çizdi.

Maliyetlerdeki artış inşaat fiyatlarına yansıtılamıyor

Yüksel Alioğlu konu ile ilgili yaptığı açıklamada, inşaat maliyetlerinde yaklaşık 1 yıldır %25 ile %30 arası bir artış söz konusu olduğunu dile getirerek şunları kaydetti; “İnşaat maliyetlerinde yaşanan artışın inşaat fiyatlarına yansıması gerektiği halde inşaat piyasasındaki şişkinlikten dolayı yansıtılamıyor. Halen maliyetlerin m2 başına Bin TL ve hatta üzerinde olduğu görülmektedir. Müteahhitlerimizin bir diğer sıkıntısı da; inşaat imalatının %85 ile %90 oranında bitmesine rağmen satışların %20’lerde kalması neticesinde yaşıyor.”

Sektörde geçen yıla göre ne durumdayız…

Yüksel Alioğlu, sektörün geçtiğimiz yılın ilk yarısı ile içinde bulunduğumuz 2015 yılının ilk yarısını da karşılaştırarak şöyle devam etti; “İstatistikler gösteriyor ki; Keşan’da, 2014 yılının ilk 7 ayındaki alınan inşaat ruhsatı ile 2015 yılının ilk yedi ayını karşılaştırdığımızda 2015 yılında %20 gibi bir azalma görülüyor. Fakat buna paralel olarak, tabu satışlarında %25 ile %30 arasında bir artış olduğu ortaya çıkıyor. Keşan’da olduğu gibi Türkiye genelinde de tablo hemen hemen aynı. Bu da doların artışı, kredi faizlerinin geçen yıl oranlarıyla aynı kalmasından kaynaklanıyor.”

İmalatlar sadece müteahhittin ve işçinin inisiyatifine bırakılmamalı…

Piyasadaki kötü imalatların önüne geçmek için, yapı denetim firmalarının daha aktif olarak devreye girmesi ve daha sıkı denetim yapması gerektiğini belirten Yüksel Alioğlu açıklamasına şöyle devam etti; “Kötü imalatların önüne geçmek için birçok önlem alınabilir, bunların başında da yapı denetimlerinin devreye girmesi yer alıyor. İmalatların denetlenip kötü imalatlara izin verilmemesi gerekiyor. Örneğin bir tuğla işçiliği kötü yapılıyorsa buna dur diyebilmeli. Bu sadece müteahhittin ve işçinin inisiyatifine bırakılmamalı. Bunun yanı sıra, kalifiye eleman sıkıntısı sektörün önemli sorunlarının başında geliyor. Mutlaka kalifiye eleman portföyünün genişletilmesi gerekiyor. Bu sorun istemeyerek de olsa kötü imalatların meydana gelmesine sebep oluyor. Tabi bazen de daha hızlı ve ucuz imalat yapmak adına bilerek de kötü imalatlar yapılabiliyor.”

Kalitesiz imalatların nedenleri…

Kalitesiz imalatların nedenlerine de değinen Alioğlu şunları kaydetti; “Kalitesiz ve kötü imalatların birçok nedeni var. Sorunsuz ve merkeze yakın yerlerin azlığı ve yer sahiplerinin yüzdesel anlamda hak edilenden fazla hak talep etmeleri, diğer yandan da müteahhitlerin kendi aralarından rekabete girmeleri, yer sahipleriyle yapılan pazarlıklarda <ben bir fazlasını veririm> mantığı maalesef kötü imalatların meydana gelmesindeki başlıca nedenler. Yer sahiplerine hak edilenden fazla yer verilmesi müteahhidin kazancını düşürüyor, sonrasında müteahhidin maliyeti kurtarmak adına malzeme kullanımından ve işçilikten kısıtlama yapması kalitesiz imalatlara neden oluyor. Bunun neticesinde de hem yer sahipleri hem de daire satın alan vatandaşlar düzgün olmayan kalitesiz daire satın almış oluyor. Bu arada müteahhit de para kazanamıyor.”

Kötü imalatların giderilmesinin esas çözümü kontrol mekanizmasının geliştirilmesi ve daire satın alan vatandaşlardır

Kötü imalatların giderilmesi konusunda da açıklamalarda bulunan Alioğlu şöyle devam etti; “Aslında kötü imalatların giderilmesinin esas çözümünün; inşaatın her kademesinde denetimlerin daha sıkı yapılması gerekmektedir. Vatandaşlar, kötü imalatı durduracak en önemli sigortadır. Daireyi satın alacakların bunu çok iyi analiz etmesi gerekiyor. Müşteri daireyi satın almadan önce müteahhidin daha önce yapmış olduğu inşaatlarını denetlemeli. Bu yapılan inşaatlarda daire satın alan vatandaşlar ile memnuniyetlerini sorgulamalı. Daha önce yapmış olunan inşaatların iskânlarının alınıp alınmadığı sorgulanmalı. Bu sayede hem daire alacaklar kendi mağduriyetini önlemiş olur hem de art niyetli müteahhitlerin piyasada tutunmalarının önüne geçer. Daire satın alacak vatandaşlar kesinlikle müteahhitlerin referanslarına bakmalılar.”

Yer sahiplerinin mağduriyetlerinin önlenmesi…

Yer sahiplerinin yaşadığı yasal sorunlara da değinen Yüksel Alioğlu; “Yer sahipleri taleplerinde daha makul olmalı. Müteahhitlere yerlerini verirken müteahhittin kaç tane inşaat yaptığını sorgulanmalı, bu binalarda daire alanlara da mutlaka memnuniyetleri sorulmalı ve onların da referansları alınmalıdır. Yer sahiplerinin sadece verilen daire sayısına bakarak yerlerini vermemeleri lazım. Burada bir ölçü var, yerin hak ettiğinden fazla m2 ya da daire talep etmek ve müteahhidinde bunu vaat etmesi imalatın kalitesini düşürecektir. Burada önemli olan çok daireden ziyade düzgün ve kaliteli daireler talep etmektir. Mağduriyet yaşamak istenmiyorsa, imalatın tamamındaki yasal sorumluluğun mutlak surette bir noter sözleşmesi ile müteahhitte verilmelidir. Bu konuda birçok mağduriyet yaşanmıştır. Yani önemli olan yasal sorumlunun kesinlikle müteahhittin olmasıdır.”

Kalifiye eleman sorununun çözümü için uygulamalı kurslar açılmalı…

Alioğlu açıklamasının sonunda, sektörün önemli sorunlarından biri olan kalifiye eleman sorununun, çözümüne yönelik uygulamalı mesleki kurslar açılması gerektiğini belirterek, bu konuda Halk Eğitimi Merkezi ile işbirliği içerisinde Keşan TSO’nun da uygulamalı kurslara destek vereceğinin altını çizdi ve uygulamalı kursların sektöre son derece fayda sağlayacağını belirtti.

Keşan Postası