KHK ile ihraç edilene ev satmak yasak!

Bayraklı'da Kanun Hükmünde Kararname ile görevinden ihraç edilen bir kişi evini satmak için tapuya gitti. Tapuda ise "Tapunuzda risk bulunuyor" denildi.

İzmir’de KHK ile ihraç edilen F.K. eşinin üzerine kayıtlı daireyi satamadı. Bayraklı tapuya giden F.K.’ye, ‘Tapuda risk kararı var’ cevabı verildi. GazeteDuvar'dan Hacı Bişkin'in haberine göre; bu durumda F.K.’nin evini satın almak isteyen alıcı da kararından vazgeçti. F.K. yaşadıklarına tepki gösterip “Ülkede hukuk olmadığı için bunları yaşıyoruz” diye konuştu.

İPOTEK KALDIRILDI SORUN BİTMEDİ

F.K. ve eşi H.K. 2013'te Bank Asya’dan kredi çekip İzmir’de daire satın aldı. F.K. ve H.K. çifti henüz banka kredisini bitirmeden 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında haklarında soruşturma açıldı. H.K. çalıştığı işinden KHK ile ihraç edildi ve cezaevine gönderildi. F.K. ise eşinin tutuklanması sonrasında iki çocuğuna tek başına baktı. Ardından 2013 yılında aldıkları daireyi satıp eşinin tutuklu olduğu bölgede yaşamak istedi. İzmir’deki Ziraat Bankası Çarşı Şubesi, Bank Asya olduğu için ipoteği kaldırıp alıcıya kredi vermeyi kabul etmedi. F.K. kalan 73 bin liralık borcu diğer bankalardan çekerek bu borcu kapattı. Borç ödendikten sonra tapu üzerindeki ipotek kaldırıldı.

İpoteğin kaldırılmasıyla F.K., eşinden satış vekaleti ve mahkemeden ‘malların üzerinde tedbir kararı yoktur’ kararını alıp tapuya yeniden gitti. Tapu dairesi F.K.’ye ‘eşinin risk grubunda olduğunu’ söyleyip satış işlemlerini yapamayacaklarını açıkladı. Bu gelişmeler meydana gelirken evi satın almak isteyen alıcı da kararından vazgeçti.

F.K. iki çocuğunu alarak eşinin tutulduğu bölgede kiralık bir daireye taşındı. Şu an evini satamadığı için de çocuklarını okula gönderemiyor. F.K. yaşadıklarını şu şekilde anlatıyor;

"Cezaevindeki eşime ve iki çocuğuma bakabilmek için evimi satmak istedim. İzmir Bayraklı tapu dairesinde eşim tutuklu olduğu için riskli kategorisinde olduğu söylendi. Bu yüzden satışı gerçekleştiremedik. Tam 3 aydır bu evimi satmaya çalışıyoruz. Yaşadığım stresten dolayı sağlık durumum da kötüye gitti. Bunu çocuklarıma anlatamıyorum. Ben de eşimin tutuklu olduğu ile yerleştim. Çocuklarım da bizimle birlikte maddi zorluklar yaşıyor. Ülkede hukuk olmadığı için bunları yaşıyoruz."