Sektörel

Koç, Sabancı ve THY Yükselen Global Yıldızlar 2013 raporunda!

BCG “Yükselen Global Yıldızlar 2013” listesini açıkladı. Listede Türkiye’nin 3 "küresel gücü" Koç Holding, Sabancı Holding ve Türk Hava Yolları da yer alıyor...


Dünyanın lider yönetim danışmanlığı firmalarından The Boston Consulting Group (BCG) tarafından bu yıl 5.'si yayınlanan "Global Challengers - Yükselen Global Yıldızlar 2013" raporu, Türkiye'nin de aralarında bulunduğu hızlı gelişmekte olan ülkelerden gelen ve "küresel liderliğe" oynayan 100 büyük firmayı açıkladı.


BCG'nin listesindeki 100 şirket toplam 17 ülkeden geliyor. Çin’den bu yıl listeye giren şirket sayısı 30 olurken, Çin'i 20 şirketle Hindistan, 13 şirketle ise Brezilya izliyor. Meksika’dan 7, Rusya’nın 6, Güney Afrika’dan 5, Tayland'dan 4, Türkiye'den ise 3 firma listede yer alıyor.


Listede yer alan şirketlerin yarattığı değer ve ekonomik etki oldukça dikkat çekici. Rapora göre:


2011 yılında Global Challengers 100 listesindeki şirketlerin ortalama ciroları 26,5 milyar $ olurken tüm S&P 500 şirketlerinin ortalama ciroları 20 milyar $ olarak gerçekleşti. 

Geçtiğimiz 5 yılda bu şirketler ek 1,4 milyon kişilik istihdam yaratırken, S&P 500 şirketlerinde yaratılan işgücü sabit kaldı. 

2009'dan 2011'e bu şirketlerin ciroları ortalama yıllık %16 büyürken, toplam gelirleri de %10'la büyüyerek neredeyse tamamına yakını reel ekonomiden daha hızlı büyümeyi başardı.

Listede yer alan firmaların 30'dan fazlası tüketici ürünleri alanında faaliyet gösteriyor. Bu ülkelerdeki tüketim artış hızının da bu firmaların büyümesini destekleyen en büyük faktörlerden biri olarak ortaya çıkıyor.


BCG'nin 2006'da yaptığı ilk çalışmada Yükselen Yıldızlar listesinde ülke kapsamı her yıl artıyor. Türkiye'den, bu listede daha önce de yer alan Koç Holding ve Sabancı Holding, bu sene de listedeki konumlarını güçlendirirken,  listeye bu yıl yeni giren Türk Hava Yolları da dünyada tek bir merkezden en fazla noktaya (91) uçan havayolu olarak listeye çok güçlü bir giriş yaptı. 


BCG Türkiye Genel Müdürü ve Yönetici Ortağı Burak Tansan,  ileriye yönelik Türkiye'de daha çok Yükselen Yıldız çıkacağı beklentisini şu şekilde dile getiriyor: 


"Türkiye'nin konumu ve son yıllardaki ekonomik göstergeleri doğrultusunda şirketlerimizin global çapta yükselmesini destekleyecek birçok faktör bulunuyor:

Türkiye'den 5 saatlik uçuş çapında 1 milyar insan ve de 21 trilyon dolarlık bir GSMH'ya ulaşılabiliyor ve 150 şehre direk bağlantı bulunuyor

İhracat son 10 yılda yıllık ortalama %15 büyüme gösterdi, bazı sektörlerde bu büyümenin son iki yılda %30'un üstüne çıktığını görüyoruz

Devletin geçtiğimiz sene iç üretimi artırmak ve de dışarıdan yatırım çekmek amacıyla devreye soktuğu güçlü teşvik mekanizması gerek yatırımı teşvik ediyor, gerekse şirketlerimizi ihracata yönlendirerek küresel güç olmalarını destekliyor

İç pazardaki hızlı ve stabil büyüme şirketlerimizin global büyüme adımlarını destekleyebilecek bir gelir ve nakit akışı oluşturmasını sağlıyor

Türkiye'de sağlam bir alt yapısı olan bankacılık sektörü sayesinde kriz döneminde bile finansman desteği bulunabiliyor."


Burak Tansan şirketlerdeki kurumsallaşmanın da bu yükselişi desteklediğini vurguluyor ve devam ediyor: "Bu makro ortamda şirketlerin büyük bir kısmının globalleşme adına güçlü adımlar attığını görüyoruz. Bundan birkaç yıl önce şirketlerimiz daha fırsat bazlı ve reaktif hareket ederken, şimdi yeni pazarlara açılmak ve büyümek için detaylı stratejik planlar oluşturuyorlar. Bu planlar sadece ortak bulma, satın alma ya da yatırımlardan ibaret değil – şirketler yeni pazarlarda başarılı olabilmek için marka konumlandırmalarından satış operasyonlarına, ham madde alımlarından organizasyonlarına kadar tüm değer zincirini gözden geçirmekte. Bu gelişmiş bilinçle, şirketlerimizin global pazarlarda oynadıkları rolün hızlı bir şekilde artacağına ve de ülkemizden daha birçok yükselen yıldız çıkacağına inanıyoruz"


Gelişmekte olan ülkelerden gelen yükselen yıldızlar attıkları stratejik adımlarla da farklılaşıyor. BCG Türkiye Genel Müdürü ve Yönetici Ortağı Burak Tansan, Türk firmalarının da yıldızlaşma yolunda bu stratejilerden pay çıkarabileceklerini belirtti:


Yükselişte olan bu firmaların geçmişte dayandıkları rekabetçi güç sadece düşük maliyetken, operasyon, markalaşma, kalite ve servis gibi yetkinliklerini artırmaya yöneldikleri ve de özellikle inovasyona daha çok yatırım yapmaya başladıkları gözlemleniyor. 2007'den 2011'e bu firmaların yıllık ArGe harcamaları tam 3 katına çıktı.

Organik büyümenin yanında, bu firmaların önemli bir kısmı da büyümek için satın almalara başvuruyor ve büyük ölçekli satın almalar gerçekleştiriyor. Örneğin Şili LAN Havayolları'nın Brezilya TAM Havayolları'nı 7 milyar dolara alması ve de Latin Amerika'nın en büyük havayolunu yaratması gibi.

Bulundukları ülkedeki tüketiciyi iyi tanıyan bu firmalar, kendi pazarlarıyla kısıtlı kalmayıp bu "yeni müşteri" anlayışlarını başka gelişmekte olan ülkelere açılmak için kullanıyor. Örneğin Hindistan'ın en büyük GSM operatörü Airtel, şu anda Afrika'da da önemli bir oyuncu olma yolunda.

2016 yılında dünya nüfusunun %45'i internet kullanıyor olacak. Buna bağlı gelişen dijital fırsatlar bu firmaların önemsediği ve iyi değerlendirdiği fırsatlar. Örneğin Güney Afrikalı medya şirketi Naspers dijital medya alanında Tencent ve Mail.ru'ya yaptığı yatırımlarla dünya çapında bir oyunca haline geldi.

 

BCG gelişmekte olan ülkelerden gelen ve global alanda meydan okuyan bu şirketlerin yükselişini neredeyse 10 yıldır takip etmekte olduklarını ifade ederken, bu şirketlerdeki ivmenin daha öncekine göre daha da güçlü olduğunu ve batılı iş liderleri için bir "uyanma zamanı" geldiğini belirtiyor. BCG batının globalleşmiş güçlerinin bu firmaları sadece rakip olarak değil, aynı zamanda stratejik ortak olarak da değerlendirmesi gerektiğini vurguluyor ve beklentileri şu şekilde ortaya koyuyor:


Global rekabet arttıkça Yıldızlar ve de büyük Global Firmalar arasında satın alımlar, ortaklıklar, JV'ler ve diğer işbirlikleri önem kazanacak. Bu işbirlikleri özellikle teknoloji, yeni ürün geliştirme ve de tedarikçi ortaklıkları olarak kendini şimdiden gösteriyor.

Global Firmalar için yeni pazarlara girerken lokal ihtiyaçlara cevap vermenin önemini giderek daha da ortaya çıkıyor. Bu firmalar için, yeni pazarların yıldızlarıyla rekabet etmek yerine işbirliği oluşturarak girmek daha da geçerli bir çözüm haline gelecek.


BCG Türkiye Genel Müdürü ve Yönetici Ortağı Burak Tansan bu tip işbirliği olanaklarını Türk şirketlerinin de proaktif olarak değerlendirmeleri gerektiğini vurguluyor.



BCG Global Advantage çalışma grubu tarafından gelişmekte olan pazarlarda binlerce şirketle yapılan detaylı araştırma ve görüşmeler sonucunda hazırlanmıştır. Genellikle yıllık en az 1 milyar $ ciroya sahip olan ve yurtdışı satışları toplam satışlarının en azından %10’unu oluşturan ya da en az 500 milyon $ olan şirketler raporda dikkate alınmıştır. Görüşmelerde her şirketin büyüklüğü listedeki diğer şirketler ve kendi sektörlerindeki uluslararası rakiplere kıyasla ölçülmüştür. Rapor aynı zamanda her şirketin uluslararası mevcudiyetini, uluslararası yatırımlarının sayı ve büyüklüklerini, son 5 yıldaki birleşme ve satın alma işlemlerini ve iş modelinin gücünü de analiz etmiştir.