Sektörel

Konforlu ve enerji verimli yapılar için yalıtım şart!

İZODER Başkan Yardımcısı Ertuğrul Şen, ısı yalıtımının öneminden bahsetti. Şen, ''konforlu ve enerji verimli yapılarda sürdürmek istiyorsak; ısı, su, ses ve yangın yalıtımının etkin bir şekilde uygulanmasını sağlamalıyız" dedi.

Yalıtım sektörünün yakaladığı ivme hakkında görüş bildiren İZODER (Isı Su Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği) Başkan Yardımcısı Ertuğrul Şen, "Hayatımızı sağlıklı, güvenli, konforlu ve enerji verimli yapılarda sürdürmek istiyorsak; ısı, su, ses ve yangın yalıtımının etkin bir şekilde uygulanmasını sağlamalıyız" dedi. Yalıtımın hem Türkiye ekonomisi hem de son kullanıcı açısından büyük önem arz ettiğini söyleyen Şen,"Yalıtımla kışın ısıtma, yazın da soğutma amacıyla harcanan enerjiden ortalama yüzde 50 tasarruf sağlanıyor. Bu da doğalgaz ve elektrik faturalarını yan yan ya düşürüyor. Yalıtım uygulaması yapılmamış bir binada ısı kaybının en çok olduğu yerler pencereler ve çatılardır. Buralarda yüzde 25 oranında ısı kaybı yaşanır" mesajını verdi. 


İZODER'in aktardığı bilgilere göre Türkiye'de, sadece 2014 yılında yapılan 65 milyon m2 manto lamadan 700 bin hane yararlandı ve hane halkı enerji harcaması 650 milyon TL azalırken, 1.2 milyon ton karbondioksit eşdeğeri sera gazında da azalma sağlandı. Ayrıca tüm bu mantolama çalışmaları ile sektör 900 milyon TL ciroya ulaşırken, 500 milyon m3 (yaklaşık 500 milyon TL) daha az enerji ithalatı gerçekleşti. 2002'de yaklaşık 1 milyar TL ciro yapan yalıtım sektörü 12 kattan fazla büyüyerek bugün 12 milyar TL ciroyu aştı. 


SUYU, SESİ, YANGINI YALITIN

Uzun ömürlü ve depreme dayanıklı binalar inşa etmek için yapıların su yalıtımı ile donatılarak korozyoııa karşı korunması gerekiyor. Yangın yalıtımı; "yangınlarda oluşan ısı ve dumanın zararlı etkilerinin sınırlandırılmasına yönelik, can ve mal güvenliğini sağlayıcı yapısal önlemler" olarak tanımlanmakta. Bu noktada Ertuğrul Şen, Türkiye çapında başlatılan kentsel dönüşüm sürecinin, yangın yalıtımı uygulamaları için büyük bir fırsat olduğunu vurguluyor. Öte yandan bireyler, yaşamın her alanında farkında olmadan gürültüye maruz kalıyor ve bunun olumsuz etkilerini hissediyor. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'mn hazırladığı "Binaların Gürültüden Korunması ve Ses Yalıtımı Yönetmelik" taslağına göre, inşaat halindeki ve mevcut tüm binalara, insanların beden ve ruh sağlığının korunması için kriterler getiriliyor. 


Sektörü ilgilendiren bir diğer kritik konu başlığı ise Enerji Kimlik Belgesi. 1 Ocak 2011'de yürürlüğe giren "Binalarda Enerji Performans Yönetmeliği" gereğince; yeni inşa edilen binalar' için Enerji Kimlik Belgesi alınması zorunlu oldu. Bu yönetmeliğe göre Türkiye'deki tüm konutların 2 Mayıs 2017 tarihine kadar Enerji Kimlik Belgesi alma zorunluluğu bulunuyor.




Sabah