Konut kredisi faizleri tırmanışta!
Mayıs-haziran aylarında dip yapan mevduat ve kredi faizleri her geçen gün yükseliyor. Konut kredisi faiz oranları da her gün artıyor.
Mayıs-haziran aylarında dip yapan mevduat ve kredi faizleri her geçen gün yükseliyor. Kamu bankalarının Haziran ayında başlattığı düşük faiz oranlı konut kredisi kampanyaları müteahhitlik kesiminin elindeki konut stokunu eritti...
Dünya Gazetesi köşe yazarı Alaattin Aktaş, bugünkü köşesinde konut kredisi faizlerini kaleme aldı.
İşte Alaattin Aktaş'ın 'Tüm faizler tırmanışta' başlıklı yazısı...
“Pandemi sürecindeydik, parasal genişlemeye gitmek normaldi” denilebilir ve bu yüzden yine mayıs-haziran aylarında kredi faizlerinin çok düşük bir düzeye indirilmesi normal bulunabilir. Bu yaklaşım tabii ki yanlış değil, o dönemde parasal genişleme kaçınılmazdı.
İyi güzel de, düşük faizli kredi konut alımına yönlendiriliyorsa bunun normalleşmeye nasıl bir katkısı olabilir ki... O krediler döndü dolaştı müteahhitlik kesiminin elindeki konut stokunu eritmesine katkıda bulundu.
Esnafın, küçük sanayicinin payına düşen ne; adeta solda sıfır!
O dönem müthiş avantajlı olan konut kredisinden yararlananlar yaşadı, hepsi bu!
Düşük faizli kredi ne yazık ki üretimi, ticareti canlandıracak şekilde kullanılmadı; tercih o yönde olmadı.
Varsa yoksa konut satalım; varsa yoksa inşaat yapalım!
Harç bitince yapı paydos oluyor! İnşaatlar bitiyor, konutlar satılıyor, buralarda çalışanlar da doğal olarak artık işsiz!
Konut üretim yapmıyor!
Rahmetli Necmettin Erbakan’ın, söylediği dönemde dudak bükülen “fabrika yapan fabrika” şeklinde bir sloganı, bir amacı, bir hayali vardı. Gerçekçiydi, değildi; ama böyle bir amaç vardı.
Şimdi ise “hiçbir şey yapmayan yatırımlar” en gözde yatırımlarımız.
aşamasında üretimi ister istemez harekete geçiren, ama bittiğinde artık üretime hiçbir katkısı olmayan yatırımlar...
Sahi “üretime katkısı olmayan yatırımlar” sayesinde gerçekte yüzde 30-40 düzeyinde seyrettiği hesaplanan işsizlik sorununu mu çözeceğiz, ihracatla ithalat arasındaki makası mı biraz olsun kapatabileceğiz, cari açık sorununa çare mi bulabileceğiz, sanayi üretimimiz mi canlanıp tırmanışa geçecek; neyi halledeceğiz?
