Sektörel

Konutta balon var mı?

Yeni Asır Gazetesi yazarlarından Cahit Sönmez bugünkü yazısında konutta balon var mı sorusuna yanıt verdi. Sürekli artan konut fiyatlar ister istemez akıllara "konut sektöründe balon var mı, varsa patlar mı?" sorularını getiriyor.

Konutta balon var mı? 

Sürekli artan konut fiyatlar ister istemez akıllara "konut sektöründe balon var mı, varsa patlar mı?" sorularını getiriyor. 

IMF'nin son günlerde bu sorunun yanıtını Türkiye dahil bazı ülkelerde araması, hatta Çin'e uyarı vermesi, bunlar yetmiyormuş gibi bir de geçenlerde kriz kahini unvanlı Profesör Roubini'de "balon var" tezini destekleyince tartışmalar biraz alevlendi. 

Soruların yanıtlarını aramadan önce konut sektöründe öne çıkan rakamlara bakalım... 

Merkez Bankası rutin olarak yaptığı "Türkiye Konut Fiyat Endeks" çalışmasını geçen hafta sonu yayımladı. 81 ilin 74'ünü kapsıyor çalışma. 

Yeterli veri elde edilemediği için Artvin, Bartın, Bingöl, Burudur, Gümüşhane, Kilis ve Tunceli dahil edilemiyor. 74 ilin ortalamalarına göre "konut fiyat endeksi" Eylül ayında bir önceki yılın eş dönemine göre yüzde 12.92 yükselmiş. Açık bir ifadeyle 100 bin TL olan bir konut tam bir yıl sonra yaklaşık 113 bin TL'ye çıkmış. Sadece yeni konutlardaki fiyat artışı ise yıllık bazda yüzde 12.60 seviyesinde kalıyor. 

DÜNYA 6'NCISIYIZ İller bazında bakarsak konut fiyat artışlarına şu sonuçlar çıkıyor karşımıza... 

Güzel İzmir'de geçen yıl 127 olan endeks 142'ye çıkmış. Farkı hesapladığımızda İzmir'de yeni yapılan ve mevcut konut fiyatlarında yüzde 11.8 artış olduğu sonucuna varıyoruz. İstanbul'da durum biraz farklı... 

Endeks 130'dan 153'e yükselmiş İstanbul'da. Yani yüzde 17.6 gibi oldukça yüksek bir artış söz konusu. 

Ankara'da ise konut fiyatlarındaki farklılaşma yıl içinde biraz daha makul boyutlarda kalmış. Oran yüzde 10.7... 

Türkiye ortalamasının da altında. İzmir gibi... 

Diğer ülkelerin konut fiyat endekslerindeki değişimle karşılaştırdığımızda Türkiye'nin konut fiyatları en fazla yükselen ülkeler listesinde ilk 10'da yer aldığını görüyoruz, ilk sırada yüzde 21.7 oranında artışla Dubai geliyor. 

Yüzde 19.1 ve yüzde 15.4 ile sırasıyla Hong Kong ve Tayvan izliyor Dubai'yi. Çin dördüncü sırada... Yükseliş oranı yüzde 14.8... Kolombiya'dan sonrada Türkiye 6'ncı sırayı alıyor. Sıralamada en kötü durumda olan ülke Yunanistan. Bırakın konut fiyatlarında artışı, bu yıl içinde yüzde 11.5 ucuzlamış Yunanistan'da. 

Gelişmiş ülkelerde ekonomik faaliyet hızına paralel bir artış var. Tabii, birkaç ülke hariç. 

Örneğin, ingiltere'de konut fiyatlarındaki artış 2009 yılından bu yana devam ediyor. Yıllık ortalama artış oranı ise yüzde 10'ları buluyor. ABD'de konut sektörünün en hareketli olduğu yaklaşık 30 eyaleti kapsayan Chase-Shiller endeksi son birkaç yıla kadar ılımlı artışın ardından daha kayda değer yükseliş gösteriyor. 

FED'in aylık 40 milyar dolarlık mortgage kredilerine dayalı menkul kıymet alımları doğal olarak konut piyasasını canlandırdı ABD'de. 

BALON PATLAMAZ! Konut sektöründe balon olduğunu ama çok şişmemiş şiddetli patlama olasılığı yok denecek kadar az hissedilen düzeyde kaldığını söyleyebiliriz. 

Gerek konut fiyat endekslerindeki artış gerekse konut fiyatlarının gelire oranı ve konut fiyatlarının kiraya oranlan gibi rasyolar şu aşamada tehlike sinyali verecek seviyede bulunmuyor. 

Konut balonunun şişmesinde merkez bankalarının uyguladığı gevşek para politikaları da kritik rol oynadı. Düşük faiz politikaları hem mortgage kredisi imkanlarının yükselmesine katkı yaptı hem de mevduatları tatminkar alternatif araç olmaktan çıkardı. 

Bu yüzden düşük getirilerle konut ediniminin fırsat maliyeti de gerilemiş oldu. 

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun verilerine göre konut kredileri 110 milyar TL sınırında. 

Toplam kredilerin yaklaşık yüzde 10 civarında. 

Geri dönüşte de bir sorun görünmüyor. Bankaların takipteki alacakları toplam alacaklarının yüzde 5'i kadar. 

Sonuçta konut sektöründe balon var... Ancak endişe edilecek boyutta değil. 

Üstelik biraz daha şişme payı da yok değil. Eğer konut alacaksanız kesinlikle planınızı ertelemeyin... 


Cahit Sönmez/Yeni Asır Gazetesi