Konutta faizler yüzde 37 arttı, tüketici peşinata yüklendi!
Konut kredisi trendlerinin ve müşteri profilinin kapsamlı olarak analiz edildiği bir raporda dikkat çekici birçok sonuç göze çarpıyor. Rapora göre konut kredisinde faizler geçen yıla göre yüzde 37 daha yüksek olurken, geçtiğimiz yıl Mart ayında yıllık yüz
Krediler yavaşladı Geçtiğimiz yılın ilk iki ayında yıllık yüzde 28 büyüyen konut kredisi hacmi, 2012 Ocak ve Şubat ayları sonunda yıllık bazda yüzde 1.4 büyüyebilmiştir. Konut kredilerindeki büyüme hızı 2012’nin ilk çeyreğinde yavaşlamış hatta durma noktasına geldi. 3’üncü hanehalkı tasarrufunu destekleyen konut kredileri GSYH’nin yüzde 6’sı civarında, gelişmiş ülkelerin oldukça altında seyrediyor. Türkiye’de konut kredilerinin GSMH’ye oranı oldukça düşük seyrediyor. Almanya’da yüzde 46, Avrupa Birliği ortalamasında yüzde 52 olan konut kredilerinin GSYH’ye oranı, Türkiye’de hala yüzde 6 civarında seyretti. Güneydoğu ve Doğu Anadolu’daki konut kredisi hacmi düşük olmasına rağmen hızla yükseliyor. Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerinin konut kredisi hacmindeki payı hızla artarken, Türkiye’deki konut kredisi hacminin yaklaşık yansım oluşturan Marmara Bölgesi’nin toplamdaki payı azalıyor. Konut kredisi talebinin yüzde 75’ini 40 yaşın altı kişiler oluşturuyor ve kredi talebi artan yaşa oranla fazlalaşıyor. Kredi taleplerinin ortalama yüzde 40-45’ini 30-40 yaş arası kişiler oluşturuyor. 35 aylık gelire denk geliyor Gelir seviyesi 1000 TL’nin altında ve 4000 TL’nin üzerinde olanlar toplam talep içindeki payı küçük oluyor. Konut kredisi kullanan kesimin yaklaşık yüzde 80’inin geliri 1000- 4000 TL aralığında. 1000 TL’den az aylık geliri olan kişilerin talebi maaşlarına oranla yüksek olduğu için hem talep düşüktür hem de bankalar bu talebe cevap vermiyor. Kişi başına düşen konut kredisi tutarı 3 büyük büyük ilde (İstanbul, Ankara, İzmir) diğer illerin ortalamasının yaklaşık 4 katma denk geliyor. Ancak diğer illerde konut kredileri daha hızlı artıyor. Peşinatı artırıyorlar FAİZ artışları kredi maliyetlerini yükseltirken, bununla birlikte şu sonuçlar ortaya çıkıyor; ■ Konut kredisi kullanarak ev almak isteyen tüketiciler daha düşük tutarlı evlere yöneliyor. ■ Faiz ödemelerini azaltmak isteyen tüketicüer kısa vadelere talep göstermiş ancak, kullandırılan kredilerde bankalar taksitlerin müşteri gelirleriyle uyumlu olması için vadeleri talebe göre uzun tutmuş. ■ Talep edilen ve kullandırılan ortalama kredi tutarı azalıyor. ■ KREDİ talebinin yüzde 75’ten fazlasını 100 bin TL altı krediler oluşturuyor. Faiz artışları talep edilen kredi tutarının düşmesine yol açıyor. Talep edilen kredi tutarı faizlerin artmasıyla birlikte düşüşe geçerken, kredi taleplerinin yarısından fazlasını 50 bin ve 100 bin TL arası oluşturuyor. Ortalama konut kredisi talebi, konutun fiyaünın yüzde 50- 75’ine denk geliyor. Danışmanlık Hizmetleri kurucu ortağı Onur Tekinturhan, şunları söyledi: “Tüketiciyi tasarrufa yönelten, iç üretimi destekleyen ve ev sahipliğini bir finansman aracı olması konut kredilerindeki büyüme Türkiye için büyük önem taşıyor. 2012 yılının faizlerde düşüş trendiyle başlaması ve tüketici talebinin İstanbul, Ankara’da değü ülke genelinde genişliyor olması konut kredilerinin büyümesi açısından sevindirici.”