Konutta TSE standardı neleri kapsıyor?
TSE Başkanı Hulusi Şentürk, konut sektörünün ürettiği evlerin kalitesine yönelik ciddi problem ve şikâyetler olduğu ifade ederken kurumun bu konuda standartların belirlenmesi adına bir çalışma grubu oluşturduğu ifade etti.
Türk Standardları Enstitüsü (TSE) Başkanı Hulusi Şentürk, konut sektörünün ürettiği evlerin kalitesine yönelik ciddi problem ve şikâyetler olduğu ifade ederken kurumun bu konuda standartların belirlenmesi adına bir çalışma grubu oluşturduğu ifade etti. Gazetelerin ekonomi bölümü yöneticileri ile bir yemekte bir araya gelen Şentürk, hazırladıkları çalışmanın son olarak teknik komitede olduğunu söyledi. Şentürk şöyle konuştu:
“Konutu kullanılan malzeme bakımından sınıflara ayırmak gerekiyor. Hangi konut A sınıfı hangisi B bunlar net ortaya çıkarılmalı. Müteahhit ‘Birinci sınıf fayans kullandım’ şu özellikte batarya taktım diyor ama gerçekten öyle olup olmadığına dair belge verebiliriz. Yani konutta uygunluk belgesi verilebilir.Bu gayrimenkul sektöründeki güveni sağlayacak. İsteyen müteahhit “Ben TSE markalı konut üretiyorum” diyecek. Projeye ve satış şartnamesine uygunluğuna belge verebilirim talep olursa. İster müteahhit garanti adına bunu yapabilir,isterse alıcı. Belki bakanlık zorunlu tutabilir bu belgeyi. Üzerinde çalışıyoruz.” İnşaatta standart bir net-brüt tanımıma ihtiyaç olduğunu da ifade eden Şentürk, “Bu iş çığırından çıkmak üzere. Adam artık bahçeyi, sığınağı bile brüt tanımına katmaya başlamış. Şu an bizim teknik komitelerde bununla ilgili bir çalışma yapılıyor zaten. Arkadaşlarımız başarabilirlerse bir netbrüt tanımı getirecekler, bir de sınıf tanımı yapacaklar.
‘BU TÜKETİCİYİ ALDATMAKTIR’
Taslak ortaya çıktığında sektör buna nasıl bir tepki verir onu da bilmiyorum. Eskiden ev alırken net-brüt hesabı kolaydı. Merpenler, asansör boşluğu vs. Brütü oluştururdu. Fakat şimdi gidiyorsun, diyor ki brüt 260 metrekare. Ölçüp biçiyorsun; 150 metrekareden fazla değil. Sorunca da ‘Otoparkta şu kadar, bahçede şu kadar hissenize düşen pay var’ cevabı veriyorlar. Buna yönelik bir çalışmamız var. Kusura bakmasınlar ama bunun adı tüketiciyi aldatmak” dedi
'TEKSTİL KRİZE İTECEK STANDARTI LCW ÖNLEDİ'
“Dünya artık standart savaşlarına sahne oluyor. Her ülke kendi standardını dünyaya kabul ettirme telaşında” diyen Şentürk, Türk özel sektörüne sitem etti. Şentürk, “‘Uluslararası Standart Hazırlama Komiteleri’ çatısı altından binden fazla komite var. Pazardaki ürünlerin kalite standartları buralarda belirleniyor. Tüm dünyadan özel sektör şirketlerinin temsilcileri katılıp kararlar alıyor.
TSE olarak ‘Türk şirketleri’ karara ortak olsunlar diye yılda 4 milyon TL aidat ödüyoruz. Fakat şirketlerimiz o kadar ilgisiz ki, bu bin komitenin sadece 37’sinde Türk temsilci var. Bu komitelere girmek ‘ücretsiz’ olduğu halde kimse zahmet edip vaktini ayırmıyor.
THY ve TCDD bile” dedi. Bu tür komitelerde sektörler açısından önemli kararlar alındığını söyleyen TSE Başkanı Şentürk, LC Waikiki üzerinden bir de örnek verdi: “LC Waikiki’nin Kurumsal Akademi Direktörü Gülperi Tandar, Avrupa Tekstil Komisyonu’nda Türkiye’yi temsil eden komitede yer alıyor. Geçen yıl Tekstil Komitesi’nde bir standart değişikliğine gidilecekti. Bu değişiklik Türk tekstilini mahvedecek kararlar içeriyordu. Gülperi Hanım o komitede aslanlar gibi direndi ve kararı çıkarttırmadı. O direniş sayesinde Türk tekstili büyük bir krizi atlattı.”
'BİZİM ASANSÖRE DE KIRMIZI ETİKETİ YAPIŞTIRDILAR'
Asansör gözetim işini de TSE yapıyor. Kurum, geçen yıl 65 bin asansörü denetledi. Güvenlik riski bulunanlara ise ‘kırmızı etiket’ yapıştırarak asansörleri mühürledi. Hulusi Şentürk, bu denetimlerle ilgili başından geçen ilginç bir olayı şöyle aktardı: “Arkadaşlar sağ olsun, benim de oturduğum binanın asansörüne gelip kırmızı etiketi vurmuşlar. Kapıma dayanan yönetici ‘Seninkiler geldi, kırmızı etiketi yapıştırdı. Söyle şunlara etiketi değiştirsinler’ dedi. Ben de ‘Neyi değiştirsinler? Aşırı yük sinyal lambası yok. Bu ikaz sistemi çalışmak zorunda. Para toplayıp bunu yapacağız’ diye cevap verdim.”
'OTOMOBİL TEST MERKEZİNİN YERİNİ SADECE DÖRT KİŞİ BİLİYOR'
TSE, otomotiv test merkezi kararı almış ve merkezin Bursa-Karacabey’e kurulacağını açıklamıştı. Bunun ardından bölgedeki arazi fiyatları uçtu. Kamulaştırma bedelleri fırladı. Projeyi hatırlatıp “Yeni yer neresi?” diye sorduğumuzda TSE Başkanı temkinli bir şekilde şöyle konuştu: “Bursa’daki sıkıntıyı yaşamamak için hiçbir açıklama yapmıyoruz. Bursa’da kamulaştırma bedelleri yükselince oradaki projeden vazgeçtim. Birilerinin çok canı sıkıldı ama kimse kusura bakmasın. TSE’nin parasını kimseye peşkeş çektiremem. Dilim yandı. TSE’den bunu benimle beraber 2 kişi biliyor. Benim dışımda da bakanım ve bakanımın müsteşarı biliyor.”
'500 MİLYON LİRAYA EL KONULDU'
“Devletten bir kuruş para almıyoruz, aksine para veriyoruz” diyen TSE Başkanı, “2013’te devlet kasamızdaki 400 milyon liraya el koydu. Geçen yıl da 100 milyon lirayı aldı. İyi de oldu. Hiç olmazsa yatırım yapmayı öğrenirsiniz” diye konuştu.
Yavuz Barlas-Habertürk