Koronavirüs nedeniyle emlak vergisi borcu silinebilir mi?
Vergi Usul Kanunu’nun 115’inci maddesinde afet nedeniyle gelir, kurumlar vergisiyle arazi üzerinden alınan emlak vergisinin kaldırılmasına yönelik düzenleme yapılıyor...
Tüm dünyayı etkisi altına alan koranavirüs sarmalının ortaya çıkaracağı ekonomik, mali ve sosyal sorunların devlet harcamalarını olağandışı artıracağı artık bir öngörünün ötesinde seyrediyor. Nitekim Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan tarafından ilk emirde 100 milyon liralık “Ekonomik İstikrar Kalkanı” paketi açıklandı.
Oda TV'den Yusuf İleri'nin haberine göre; virüs, devlet harcamalarını artırıyor, vergi gelirlerinin tahakkuk ve tahsilatını dramatik bir şekilde azaltan koşullardan meydana geliyor. Vergi gelirlerinin azalmasıyla borç daha fazla karşılıksız emisyon daha fazla belirsizlik yaşıyor. Vergi gelirlerine bakıldığında ise yüzde 70 civarında önemli bir bölümü kişilerin ve firmaların harcamaları üzerinde alınıyor. Bu durumda talebin daralmasıyla vergi gelirleri de otomatik olarak azalacak. Sistemin bu yapısal sorunu, gerek talebi canlandırmak gerek vergi gelirlerini artırmak ve gerekse daha adaletli bir gelir dağılımı adına el atılacak bir konu olma özelliğine sahip oluyor.
Koronavirüsle beraber, kamu maliyesi öncelikli ve ivedi olarak (devletin finansmanının önüne geçecek kadar) vergi mükelleflerini ayakta kalarak, faaliyetlerinin devam etmesine katkı sağlayacak önlemlere odaklanıyor. Üretimin devamı, borç ve alacak servisinin sürmesi, vergi kaynağı ile istihdamın korunması ve nihayet bölüşümde hakkaniyetin sağlanıp devlete aidiyet bağının devamı açısından firmaların ayakta kalıp faaliyetine devam etmeleri yaşamsal öneme sahip. Muhtasar ve KDV tevkifatı ile SGK primlerinin beyan ve ödeme süreleri uzatıldı. İç havayolu taşımacılığında üç ay süreyle yüzde 18 olan KDV oranı yüzde 1’e düşürüldü. Konaklama vergisi uygulaması Kasım ayına ertelendi.
GELİR VE KURUMLAR VERGİLERİNDE TERKİN
Bu koşullarda vergi borçlarını ödeyemeyen işine ve işyerine kilit vurararak, vergi borçlarını ödeyemeyen aktif halde bulunan bir işletmenin tüm bunlara koronavirüs afetinin nedeniyle verdiği savıyla tahakkuk eden vergilerin kaldırılması için bir talebinin yasal karşılığının ne olacağı konusu araştırılıyor. Ancak böyle bir talep akla yakın ve günlük tecrübelere de uygun düşüyor. Koronavirüsle beraber sokağa çıkma yasakları ve daha sonrasında gelen talep daralması sonucunda, ayakta kalmaya çalışmakta veya işine kilit vurmak zorunda kalmış ancak vergi borçlarını ödeyemez duruma geldi.
Vergi Usul Kanunu'nun 115’inci maddesinin 1’inci bendinde, “Varlıklarının en az üçte birini kaybeden mükelleflerin bu âfetlerin zarar verdiği gelir kaynakları ile ilgili bulunan vergi borçları ve vergi cezaları”nın terkin edileceği belirlendi. Türkiye'de gelir kaynaklarından gelir ve kurumlar vergisi alınıyor. Bu durumda maddede yer alan koşulların oluşması durumunda gelir ve kurumlar vergisi terkin edilecek buna karşın gelir kaynakları ile ilgisi olmayan ÖTV ve KDV gibi vergiler kapsam dışına alınacak.
EMLAK VERGİSİNDE TERKİN
Ülkemizde bina, arsa ve arazi sahiplerinden emlak vergisi alınıyor. Emlak vergisinde terkin sadece ekili araziler için ve bu arazide bulunan mahsulün doğal afet nedeniyle zarar görmesi durumunda mümkün oluyor. Eğer bir kişi koronavirüs sebebiyle ekili arazisinde bulunan ürünün en az üçte birini kaybettiğini kanıtlarsa, mükellefin koronavirüse maruz kalan hasat ve devşirme yılına ait tahakkuk ettirilen arazi vergisi borcu ve cezaları terkin ediliyor. Terkin edilecek miktar ise mahsuldeki kayıp oranına göre hesaplanıyor.
Mayıs ayında emlak vergisi ödemeleri ertelenecek mi?
Gayrimenkul sahipleri dikkat! Emlak vergileri ne zaman ödenecek?