Emlak Terimleri

Köy Kanunu!

442 sayılı Köy Kanunu 7 Nisan 1924 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlandı. Kanuna göre nüfusu iki binden aşağı yurtlara köy; nüfusu iki bin ile yirmi bin arasında olanlara kasaba ve yirmi binden çok nüfusu olanlara şehir deniyor...

KÖY KANUNU


Kanun Numarası : 442 

Kabul Tarihi : 18/3/1924 

Yayımlandığı R. Gazete : Tarih : 7/4/1924 Sayı : 68 

Yayımlandığı Düstur : Tertip : 3 Cilt : 5 Sayfa : 336 



Madde 1 – Nüfusu iki binden aşağı yurtlara (köy) ve nüfusu iki bin ile yirmi bin arasında olanlara 

(kasaba) ve yirmi binden çok nüfusu olanlara (şehir) denir. Nüfusu iki binden aşağı olsa dahi belediye teşkilatı 

mevcut olan nahiye, kaza ve vilayet merkezleri kasaba itibar olunur. Ve Belediye Kanununa tabidir. 


 Madde 2 – Cami, mektep, otlak, yaylak, baltalık gibi orta malları bulunan ve toplu veya dağınık evlerde 

oturan insanlar bağ ve bahçe ve tarlalariyle birlikte bir köy teşkil ederler. 


 Madde 3 – Bu kanunun hükmü başlar başlamaz her köyün sınırı ihtiyar meclisi tarafından bir kağıda 

yazılır. Sınır için komşu köyler ile aralarında uzlaşamadıkları yerler varsa bu da gösterilir ve yazılan sınır kağıdı 

ihtiyar meclisince mühürlenerek nahiye müdürüne gönderilir. Nahiye müdürü de bu sınır kağıdını kaza veya 

vilayete gönderir. Oralarda idare meclisince sınır kağıdı tetkik ve tasdik olunduktan sonra tasdikli bir örneği 

tekrar köy ihtiyar meclisine verilmek üzere nahiye müdürüne yollandığı gibi asıl sınır kağıdı da tasdikli olarak 

tapu idaresine verilir. İki köy arasında uzlaşılamıyan sınırlar için idare meclisleri tahkikat ve tetkikat yaparak 

sınırı beşinci maddeye göre çizip her iki köye de tasdikli birer örneğini gönderir ve bu katidir. Kazadaki bütün 

köylerin tasdikli sınır kağıtları tapuca bir deftere yazılıp defterin altı idare meclisine tasdik ettirilir. Ayrıca bu 

tasdikli defterin bir sureti de tapuca çıkarılıp idare meclisinde saklanmak üzere verilir. Köy sınırlarına ait işlerde 

Devlet daireleri ve mahkemelerce bu tasdikli defterler esastır. 


 Madde 4 – Bir köyün sınırı aşağıda tarif edildiği şekilde çizilir. 

 1 - Eskiden beri bir köyün sayılan bütün tarla, bağ, bahçe, çayır, zeytinlik palamutluk, baltalık ve 

ortaklar sınır içinde kalmalı. 


 2 - Dağlık ve ormanlık havalide ötede beride dağınık olan evler, tarlalar, meralar parça parça en yakın 

köye bağlı sayılmakla beraber bunlar sınır haricinde bırakılmalı yalnız her birinin adı sınır kağıdının altında 

yazılmalı. 


 3 - Sınır mümkün olduğu kadar kolay anlaşılacak surette dereler, tepeler, yollar veya diğer değişmiyen 

işaretli yerlerden geçmeli ve bu dere, tepe ve yolların veya işaretli yerlerin köylüce adları ne ise behemehal 

sınırda sırasiyle yazılmalı.


4 - Eğer bir köyün sınırını derelerden, tepelerden, yollardan veya diğer değişmiyen işaretli yerlerden 

geçirmek kabil olmazsa o halde sınır mümkün olduğu kadar düz yapılmalı ve büyük taşlar dikilerek sınır 

gösterilmeli. 

 5 - Bir köy ahalisinden bazı kimselerin başka bir köy arazisi içinde kalan dağınık tarla, bağ, bahçe gibi 

yerleri sahibinin bulunduğu köyün sınırında değil öteki köyün sınırında gösterilmeli. 

 6 - Bir köyün sınırı mutlaka diğer köyün sınıriyle birleşmek lazım gelmez. İki köyün sınırları arasında 

eskidenberi hiçbir köyün malı sayılmıyan boş arazi, dağlar, ormanlar, yaylaklar varsa bunlar gene sınırın dışında 

bırakılmalı. 

 7 - Bir köyün malı olan yaylaların o köy ihtiyar meclisi tarafından ayrıca sınırı çizilmekle beraber bu 

sınır kağıdı asıl köyün sınır kağıdı ile birleştirilmeli. 

 Madde 5 – İki köy arasında nizalı sınırların çizilmesi için Hükümetin emriyle iki köy heyeti ihtiyariyesi 

bir araya toplanarak işin kendi aralarında düzeltilmesi için çalışılır. Gene uzlaşamadıkları halde idare meclisi 

tetkikat ve tahkikat yaparak altı ay içinde doğrudan doğruya sınırı çizer ve bu kati olur. Beş sene müddetle 

değiştirilemez. 

 Bir köy sınırı; bu kanun mucibince çizildikten beş sene sonra hasıl olacak lüzum ve ihtiyaç üzerine 

ihtiyar meclisi sınırın büyültülüp küçültülmesi için müracaatta bulunabilir. Şayet bu sınırın büyütülmesi veya 

küçültülmesi başka bir köye dokunmuyorsa vilayet veya kaza idare meclisleri karariyle sınır tashih olunur ve 

tasdikli deftere yazılır. 

 Sınırın büyültülmesi veya küçültülmesi başka bir köye dokunuyorsa bu maddenin birinci fıkrasına göre 

mesele halledilir. 

 Madde 6 – (Değişik: 25/2/1998 - 4342/34 md.) Birkaç köy arasında müşterek olan sıvat, sulak, pınar ve 

baltalık gibi yerler eğer bir köy sınırı içinde kalıyorsa o köyün malı olmakla beraber diğer köyler de eskisi gibi 

istifade ederler. 

 Bu gibi müşterek yerler bir köy sınırı içinde kalmıyorsa buralardan istifade eden köylerin müştereken 

malı olup her köyün sınır kağıdında bu hakları yazılır ve müştereken koruyup eskisi gibi istifade ederler. 

 Madde 7 – Köy bir yerden bir yere götürülebilen veya götürülemiyen mallara sahip olan ve işbu kanun 

ile kendisine verilen işleri yapan başlı başına bir varlıktır. Buna (şahsı manevi) denir. 

 Madde 8 – Köyün orta malı kanun karşısında Devlet malı gibi korunur. Bu türlü mallara el uzatanlar 

Devlet malına el uzatanlar gibi ceza görürler. 

 Madde 9 – İşbu kanun ile köye verilen işleri görmek (Köy muhtarının) ve (İhtiyar meclisinin) 

vazifesidir. 

 Madde 10 – Muhtar, köyün başıdır. İşbu kanuna göre köy işlerinde söz söylemek, emir vermek ve 

emrini yaptırmak muhtarın hakkıdır. 

 Muhtar Devletin memurudur. Devlet işlerinde vazifesini (36) ncı maddeye göre yapar. 

 Madde 11 – Köy muhtarının ve yapacağı işte köy muhtariyle birlik olanlara köy işlerinde fenalıkları 

anlaşılırsa Devlet memuru gibi muhakeme edilirler ve ceza görürler . 

 

İKİNCİ FASIL 

Köy işleri 

 

 Madde 12 – Köye ait işler ikiye ayrılır: 

 1 - Mecburi olan işler; 

 2 - Köylünün isteğine bağlı olan işler


Köylü mecburi olan işleri görmezse ceza görür. İsteğine bağlı olan işlerde ceza yoktur. Ancak köylünün 

isteğine bağlı bu gibi işlerde köy derneğinin yarısından çoğu hükmederler ve vilayete bağlı olan yerlerde vali ve 

kazaya bağlı olan köylerde kaymakamın rızasını alırlarsa o iş bütün köylü için mecburi olur.Ve yapmıyan ceza 

görür. 

 Madde 13 – Köylünün mecburi işleri şunlardır: 

 1 - Sıtma, sivrisinek tarafından aşılandığı ve sivrisinek de su birikintilerinde barındığı ve ürediği için her 

şeyden evvel köy sınırı dahilindeki su birikintilerini kurutmak; 

 2 - Köye kapalı yoldan içilecek su getirmek ve çeşme yapmak, köyün içtiği su kapalı geliyorsa yolunda 

delik deşik bırakmamak ve mezarlıktan veya süprüntülük ve gübrelikten geçiyorsa yolunu değiştirmek; 

 3 - Köylerdeki kuyu ağızlarına bir arşın yüksekliğinde bilezik ve etrafını iki metre eninde harçlı döşeme 

ile çevirmek; 

 4 - Evlerde odalarla ahırları bir duvarla birbirinden ayırmak; 

 5 - Köyün her evinde üstü kapalı ve kuyulu veya lağımlı bir hela yapmak ve köyün münasip bir yerinde 

herkes için kuyusu kapalı veya lağımlı bir (hela) yapmak; 

 6 - Evlerden dökülecek pis suların kuyu, çeşme, pınar sularına karışmıyarak ayrıca akıp gitmesi için üstü 

kapalı akıntı yapmak; 

 7 - Köyde evlerin etrafını ve köyün sokaklarını temiz tutmak, her ev kendi önünü süpürmek; 

 8 - Çeşme, kuyu ve pınar başlarında gübre, süprüntü bulundurmayıp daima temiz tutmak, ve fazla sular 

etrafa yayılarak bataklık yapmaması için akıntı yapmak; 

 9 - Köyün süprüntü ve gübreliğini köyden uzakça yol üstü olmıyan sapa ve rüzgaraltı yerlerde yapmak 

ve herkese o gübrelikten ayrı yerler gösterilmek; 

 10 - Her köyün bir başından öbür başına kadar çaprazlama iki yol yapmak (bu yollar köy meydanından 

geçecektir.) 

 11 - Köyün büyüklüğüne göre orta yerinde ve mümkün olamazsa kenarında bir meydan açmak; 

 12 - Köy meydanının bir tarafında ihtiyar meclisinin toplanıp köyün işlerini görüşmeleri için bir köy 

odası yapmak; 

 13 - Köy, yol üzerinde uğrak ve konuk ise köy odası yanında ocaklı ve ahırlı bir konuk odası yapmak; 

 14 - Köyde bir mescit yapmak (yeniden yapılacak ise köy meydanının bir tarafına yapılacaktır.); 

 15 - Köyde maarif idarelerinin vereceği örneğe göre bir mektep yapmak (yeniden yapılacak ise köyün en 

havadar bir tarafına yapılacak ve mektebin herhalde bir bahçesi bulunacaktır.); 

 16 - Köy yollarının ve meydanının etrafına ve köyün içinde ve etrafındaki su kenarlarına ve mezarlıklara 

ve mezarlık ile köy arasına ağaç dikmek. (Köylü her sene adam başına en az bir ağaç dikecek ve bu ağaç 

tamamen tutup yeşilleninciye kadar ağaca bakacak va yeni dikilmişlere hayvanların sürünerek ve kemirerek 

zarar vermesinin önünü almak için etrafına çalı çırpı sarıp muhkemce bağlıyacaktır.); 


17 - Köy korusunu muhafaza etmek;

18 - Köyden Hükümet merkezine veya komşu köylere giden yolların kendi sınırı içindeki kısmını yapmak ve 

onarmak ve yollar üzerindeki küçük hendek ve derelerin üstlerine köprü yapmak ve yol üzerinden gelip gitmeğe 

zorluk verecek şeyleri kırmak, kaldırmak. (Bir yol üzerindeki işlerin köyden köy sınırının bittiği yere kadar olanı 

o köyündür.); 

 19 - Köy halkından askerde bulunanların ve bakacağı olmıyan öksüzlerin tarlalarını, bağ ve bahçelerini 

(imece) yoliyle sürüp ekmek, harmanlarını kaldırmak; 

 20 - Köy namına nalbant, bakkal, arabacı dükkanları yaptırmak; 

 21 - Köye ortaklama korucu, sığırtmaç, danacı ve çoban tutmak; 

 22 - Köyde insanlarda salgın ve bulaşık bir hastalık çıkarsa veya firengili adam görülürse o gün bir adam 

yollıyarak Hükümete haber vermek. (Bu haber üzerine kazadan memur gelinciye kadar hastanın yanına 

bakacaklardan başkalarını sokmamak lazımdır.); 

 23 - Köy hayvanlarında salgın ve bulaşık bir hastalık görülürse o gün bir adam yollıyarak Hükümete 

haber vermek; bu haber üzerine kazadan bir memur gelinciye kadar hasta olan hayvanı diğerlerinden ayırmak ve 

hasta hayvan ile beraber bulunmuş olan hayvanları köyün hasta olmıyan hayvanları ile karıştırmamak; 

 24 - Köyde su basması olursa birleşerek selin yolunu değiştirmek; 

 25 - Ekine, mahsule, yemişli, yemişsiz ağaçlara, bağlara, bahçelere zarar veren kuşları, böcekleri, 

tırtılları öldürmek. (Bunun için hangi türlü kuşların ve böceklerin hangi zamanlarda ve nasıl öldürülmesi lazım 

geldiği Hükümetten sorulacak ve nasıl öğretilirse öyle yapılacaktır.); 

 26 - Köy halkının ekilmiş ve dikilmiş mahsullerini, ağaçlarını her türlü zarar ve ziyandan muhafaza 

etmek; 

 27 - Mecbur olmadıkça yol üzerine halkın kolaylıkla gelip geçmesine dokunacak şeyler koymamak; 

 28 - Birdenbire yıkılarak altında adam ve hayvanat kalacak derecede çürümüş veya eğilmiş duvar veya 

damları bir sakatlık çıkarmaması için yıktırmak veya tamir ettirmek; 

 29 - (Değişik: 2/12/1925 - 684/1. md.) (Köy içinde bila zaruretin hayvan koşturmamak). 

 30 - Muhafazasına mecbur oldukları yırtıcı ve azgın hayvanları başı boş salıvermemek; 

 31 - Devlet parasını kıymetinden aşağı aldırtmamak; 

 32 - Bir adamın suda veya başka suretle başına bir felaket gelince onu kurtarmak elinde iken yardım 

etmek; 

 33 - Köyde çürümüş ve kokmuş meyva vesair sıhhate muzır şeyler köyden dışarıya götürülür ve 

gömülür; 

 34 - Bir hayvana götüremiyecek kadar yük yüklettirmemek; 

 35 - Yaylımlara başlı başına hayvan salmamak ve ortaklama çayırları biçmemek; 

 36 - Bir yeri kazarak başkalarının hayvan ve davarlarının düşüp ölmesine ve sakatlanmasına sebep 

olmasına meydan vermemek; 

 37 - İhtiyar meclisleri tarafından şahitlik için çağrılınca herhalde gelmek ve eğer gelmiyecek kadar 

mazereti varsa bildirmek. 


Madde 14 – Yapılması köylünün isteğine bağlı olan şeyler şunlardır: 

 1 - Köyün evlerinde ahırları odalardan ayrı bir yere yapmak; 

 2 - Ev, ahır, hela duvarlarının iç ve dışları senede bir defa badanalanmak; 

 3 - Her köyün bir başından öbür başına kadar olan yolları taş kaldırma ile döşemek; 

 4 - Köy mezarlığının köyden ve caddeden uzak bir yerde, suların geldiği tarafta değil, akıp gittiği tarafta 

olmasına çalışmak ve etrafını duvarla çevirerek içersine hayvan girmesinin önünü almak ve mezarlığa gübre 

süprüntü dökmemek, herkes mezarlarına iyi bakmak; 

 5 - Köyde bir çamaşırlık yapmak; 

 6 - Köyde bir hamam yapmak; 

 7 - Pazar ve çarşı yerleri yapmak; 

 8 - Köyün sınırı içinde münasip yerlerde ve tepelerde orman yetiştirmek; 

 9 - Köyü, kasaba ve komşu köylere bitiştiren yolların iki kenarına ağaç dikmek ve köy sınırı içindeki 

yabani ağaçları aşılamak; 

 10 - Köyde ekilip biçilen ve toplanan mahsulatın veya yapılan eşyanın değeriyle satılabilmesi için köy 

namına alıcı adam aramak; 

 11 - Köy tarla ve bahçelerini sulamak için bütün köye ortaklama ark yapmak; 

 12 - Köye ortaklama her türlü ziraat, pulluk, orak, harman makineleri almak; 

 13 - Köyde peynir ve yağ yapmak için makine almak; 

 14 - Köye ortaklama değirmen yapmak veya getirtmek; 

 15 - Köylülerin giydiği esvapları köyde dokutmağa çalışmak; 

 16 - Köylüden berber yetiştirmek; 

 17 - Köylüden ayakkabıcı yetiştirmek; 

 18 - Köylüden nalbant, demirci, arabacı, kalaycı yetiştirmek; 

 19 - Ekinden çok gelir almak için yapma gübre getirtmek; 

 20 - Köylünün bilgisini artıracak kitap getirtmek; 

 21 - Yemeklik ve para ile köy fıkarasına ve öksüzlere yardım etmek, kimsesiz çocukları sünnet ettirmek 

ve kızları evlendirmek için yardım etmek ve fukara cenazelerinin kefen vesairesinin tedarikine çalışmak; 

 22 - Kazaen yanan veya yıkılan fukara evlerini bütün köy yardımı ile yapmak; 

 23 - Bütün köy için bankadan para kaldırmak ve tarla, bahçe, çift ve tohum almak isteyenlere vermek ve 

bu paranın her sene borçlarını toplıyarak bankaya yatırmak; 

 24 - Köyde güreş, cirit, nişan talimleri gibi köy oyunlarını yaptırmak; 

 25 - Kağnıları dört veya iki tekerlekli arabaya çevirmek ve köy parasiyle araba yapacak ve onaracak bir 

tezgah açtırıp köy namına idare etmek; 

 26 - Her köyde köy sandığından bir ambar yaptırıp bunun bir bölmesine harman zamanında herkesten 

köy namına mahsullerine göre birer miktar zahire ödünç alınarak konulmak ve bu zahireyi muhtaç köylülere 

gene köy namına yemeklik veya tohumluk olarak ödünç vermek ve her sene ambarda artan zahireyi yeni mahsul 

ile değiştirmek; 

 27 - Her sene köy namına bir veya daha ziyade tarla ektirerek mahsulünü imece yoliyle biçip elde 

ettikten ve gelecek sene için tohumu ayırdıktan sonra artanını satarak parasını köy sandığına yatırmak;


28 - Köy namına iyi cinsten boğa, aygır, teke, koç satın almak; 

 29 - Köy korusu olmıyan yerlerde koru yetiştirmek; 

 30 - Köyde sağlık işlerine bakmak üzere bir sağlık korucusu bulundurmak, yok ise vilayet veya kaza 

merkezinde açılacak sağlık derslerine adam göndererek yetiştirmek suretiyle köyde istihdam etmek; 

 31 - Hükümet tarafından sağlık işlerinde kullanılmak üzere verilecek ilaçları korumak. 

 32 - (Ek: 12/2/1954 - 6250/1. md.) Köye elektrik tesisatı vücuda getirmek. 

 

ÜÇÜNCÜ FASIL 

İmece ve köy parası 

 

 Madde 15 – Köy işlerinin bir çoğu bütün köylü birleşerek imece ile yapılır. 

 Madde 16 – (Değişik: 5/7/1939 - 3664/1 md.) 

 Köy gelirleri, köy işlerini gören köyün aylıklı adamlarının aylık ve yıllıklariyle köy sınırları içinde 

yapılacak mecburi köy işlerine yetmezse: 

 En yüksek haddi yirmi lirayı aşmamak üzere herkesin hal ve vaktine göre köy ihtiyar meclisi karariyle 

köyde oturanlara ve köyde maddi alakası bulunanlara salma salınır (1)

 Madde 17 – Köy parası şunlardır: 

 1 - İhtiyar meclisi tarafından köylüye salınacak para; 

 2 - İşbu kanuna göre alınacak ceza paraları; 

 3 - Köy namına yazılı emlak ve arazi geliri; 

 4 - Yoliyle vakfedilen arazi ve emlak geliri; 

 5 - Avarrız gelirleri (ağaç, arazi, emlak, para); 

 6 - Hediye ve bağışlanmış paralar ve mallar, (ianat ve teberruat); 

 7 - Köy namına ekilen tarla geliri; 

 8 - Köy tezgah ve ambar ve dükkanları geliri; 

 9 - Mühürlenecek ilmühaberlerden alınacak para, (bu para ihtiyar meclisince yapılıp kaymakam veya 

vali tarafından tasdik olunan cetvele göre alınır); 

 10 - Köy sınırı içindeki taş, kireç, tuğla, kiremit, çorak, kil gibi ocaklardan alınacak para (nısıf kutru 

elliden yüz metreye kadar olanlardan); 

 11 - Çay ve nehirler üzerindeki kayık ve sallardan alınacak para, (senenin altı ayı işliyenlere mahsustur. 

Bundan fazla işliyenler vilayet idarelerinindir); 

 12 - Köy sınırı içindeki otlaklardan ve meralardan fazlasının kira paraları; 

 13 - Köyde satılmak için kesilen hayvanlardan alınacak para, (zephiye resmi); 

14 - Köy sınırı içinde satılan hayvanlardan alınacak ihtisap resmi; 

 15 - Köy sınırı içinde sahipsiz ağaçların ve yemişlerin geliri; 

 16 - Köy sınırı içindeki kaplıcalar, maden suları, (şimdiye kadar belediye, idarei hususiye, maliye, evkaf 

ve eşhas tarafından yoliyle elde edilenler hariç); 

 17 - Geliri yetişmiyen köylerde muhtar, imam, katip, korucu, sığırtmaç, danacı gibi köy adamlarının 

aylıkları veya senelikleri için salınacak para veya mahsuller. (2)

 

Madde 18 – Köy namına harcanacak para iki türlüdür. Biri köylünün isteğine bağlı olmıyan, diğeri 

köylünün isteğine bağlı olandır. 

 Madde 19 – (Değişik: 2/6/1934 - 2491/2 md.) 

 Köylünün isteğine bağlı olmıyarak harcanacak paralar şunlardır : 

 1 - Köy muhtarının köy derneğince kesilen aylık veya seneliği, (1)

 

 2 - Varsa katip aylığı, 

 3 - Köy namına yazılı veya vakıf emlak ve arazinin vergi ve başka masrafı, 

 4 - Köyün mecburi işlerine lazım olacak paralar, 

 5 - 12 nci madde mucibince isteğe bağlı iken mecburi yapılan işlere lazım olacak paralar, 

 6 - Köy işine bakacak adamların aylığı. 

 

DÖRDÜNCÜ FASIL 

Köy Muhtarının ve ihtiyar meclisi azalarının seçilme yolu 

 

 Madde 20 – (Değişik: 26/10/1933 - 2329/1 md.) 

 Her köyde bir köy derneği, bir köy muhtarı, bir de ihtiyar meclisi bulunur. Köyde 24 üncü maddeye göre 

köy muhtarını ve ihtiyar meclisi azalarını seçmeğe hakkı olan kadın ve erkek köylülerin toplanmasına köy 

derneği derler. Köy muhtarı ve ihtiyar meclisi azaları doğrudan doğruya köy derneği tarafından ve köylü kadın 

ve erkekler arasından seçilir. Köy muhtarı ihtiyar meclisinin başıdır. 

 Madde 21 – (Mülga: 18/7/1963 - 286/3 md.) 

 Madde 22 – (Mülga: 18/1/1984 - 2972/37 md.) 

 Madde 23 – Köyün imamı ile muallimi veya başmuallimi ihtiyar meclisinin her zaman azasıdırlar. 

 Madde 24 – (Mülga: 18/7/1963 - 286/3 md.) 

 Madde 25 – (Mülga: 18/1/1984 - 2972/37 md.) 

 Madde 26 – 27 - (Mülga: 17/7/1950 - 5672/3 md.) 

 Madde 28 – (Mülga: 18/7/1963 - 286/3 md.) 

 Madde 29 – (Mülga: 17/7/1950 - 5672/3 md.) 

 Madde 30 – (Değişik: 26/10/1983 - 2329/2 md.) 

 Karı, koca, ana, baba, kız, oğul, gelin, güvey ve kardeşlerin ihtiyar meclisinde aza olarak bir arada 

bulunmaları yasaktır. Bunların seçilmiş olduğu görülür ise içlerinden en çok sayı kazanmış olan kadın veya 

erkek azalıkta bırakılır. Sayıları beraber olur ise evli olan, ikisi de evli ise yaşı büyük olan, yaşları da beraber ise 

çocuğu çok olan tercih olunur. Çocuk adedi de beraber olur ise kur'a çekilerek kur'ada adı önce çıkan azalığa 

alınır. 

 Madde 31 – 32 - (Mülga: 7/7/1950 - 5672/3 md.) 

 Madde 33 – (Değişik: 18/7/1963 - 286/2 md.) 

 a) Köy muhtarlığına ve ihtiyar meclisi üyeliğine seçildikten sonra: 

 1. Kısıtlı veya kamu hizmetlerinden yasaklı olanlar, 

 2. İzinsiz olarak yabancı Devlet resmi hizmetlerinde bulunanlar, 

 3. Ağır hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı kesin olarak hüküm giyenler, 

 4. Taksirli suçlar hariç olmak üzere 5 yıldan fazla hapis cezasiyle kesin olarak hüküm giyenler, 


5. Zimmet, ihtilas, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, inancı kötüye kullanmak, dolanlı 

iflas gibi yüz kızartıcı suçlardan biri ile kesin olarak hüküm giymiş olanlar, 

 6. Devletin, katma bütçeli idarelerin, özel idare ve belediyelerin, köylerin, İktisadi Devlet 

Teşekküllerinin veya bunlara bağlı daire ve müesseselerle ortaklarının ve imtiyazlı şirketlerin memur ve 

müstahdemi olanlar, 

 7. Cumhuriyet Senatosu üyesi, milletvekili, il genel meclisi üyesi, belediye meclisi üyesi, belediye 

başkanı olanlar, 

 8. Köy içlerinin mütaahhidi, bu işlerle ilgili kimselerin kefili veya ortağı olanlar ve bu cihetlerden köye 

borçlu bulunanlar, 

 Muhtar ve ihtiyar meclisi üyeliğinden, il veya ilçe idare kurulunca çıkarılırlar. 

 b) Köy tüzel kişiliği ile davacı ve davalı olan muhtar ve ihtiyar meclisi üyeleri bu davalarda köy tüzel 

kişiliğini temsil edemezler. Yetkili temsilciyi köy derneği seçer. 

 

BEŞİNCİ FASIL 

Muhtarın göreceği işler 

 

 Madde 34 – Köyün sınırı içinde köylüye ait işleri yapmak ve yaptırmak muhtarla onun başında 

bulunduğu ihtiyar meclisinin vazifesidir. 

 Madde 35 – Muhtarın göreceği işler ikiye ayrılır: 

 1 - Devlet işleri; 

 2 - Köy işleri. 

Madde 36 – Muhtarın göreceği Devlet işleri şunlardır: 

 1 - Hükümet tarafından bildirilecek kanunları, nizamları köy içinde ilan etmek ve halka anlatmak ve 

kanunlar, nizamlar, talimatlar, emirler ile kendisine verilecek işleri görmek; 

 2 - Köyün sınırı içinde dirlik ve düzenliği korumak (asayişi korumak); 

 3 - Salgın ve bulaşık hastalıkları günü gününe Hükümete haber vermek; 

 4 - Hekim olmıyanların ve üfürükçülerin hastalara ilaç yapmasını menetmek ve Hükümete haber 

vermek; 

 5 - Köylünün çiçek ve bulaşık hastalıklar aşısı ile aşılanıp hastalıktan kurtulmasına çalışmak; 

 6 - Köye gelip gidenlerin niçin gelip gitmekte olduklarını anlamak ve bunlar içinde şüpheli adamlar 

veyahut ecnebiler görülürse hemen yakın karakola haber vermek; 

 7 - Her ay içinde köyde doğan, ölen, nikahlanan ve boşananların defterini yapıp ertesi ayın onuncu 

gününden evvel nüfus memuruna vermek ve köyün nüfus defterini birlikte götürerek vukuatı yürüttürmek; 

 8 - Vergi toplamak için gelen tahsildarlara yol göstermek, yardım etmek ve tahsildarların yolsuzluğunu 

görürse Hükümete haber vermek. 

 9 - Asker toplamak ve bakaya ve kaçakları Hükümete haber vermek; 

 10 - Köy civarında eşkıya görürse Hükümete haber vermek ve elinden gelirse tutturmak; 

 11 - Köylünün ırzına ve canına ve malına el uzatan ve Hükümet kanunlarını dinlemiyen kimseleri köy 

korucuları ve gönüllü korucularla yakalattırarak Hükümete göndermek;

12 - Köy sınırı içinde yangın ve sel olursa köylüleri toplayıp söndürmeğe ve çevirmeğe çalışmak, (orman 

yangınlarında sınırdan dışarı olsa dahi yardıma mecburdurlar.); 

 13 - Mahkemelerden gönderilen celpname ve her türlü tezkere ve hükümleri lazım gelenlere bildirerek 

istenilen işleri yapmak ve mahkeme mubaşirine ve jandarmaya vazifesinde kolaylık göstermek; 

 14 - İhzar ve tevkif müzekkereleri (bazı adamların kanun namına tutulmasını emreden mahkeme kağıdı) 

gösterildikte aranılan kimseleri kağıdı getirenlere tutturmak; 

 15 - Zarar görenlerin şikayeti ve bilip işidenlerin haber vermesi üzerine sorup araştırmak; 

 16 - Bu kanunda ismi geçen davaları ihtiyar meclisine söyleyip hükmünü almak. 

 Madde 37 – Muhtarın göreceği köy işleri şunlardır: 

 1 - 13 üncü maddede sayılan işleri ihtiyar meclisi ile görüşerek yapmak ve yaptırmak; 

 2 - 14 üncü maddede sayılan işlerin yapılabilmesi için köylülere öğüt vermek; 

 3 - İhtiyar meclisi ile görüştükten sonra köylüyü işe çağırmak; 

 4 - İhtiyar meclisi kararı ile köy işlerine harcanacak parayı toplamak; 

 5 - Köy işlerine harcanacak parayı topladıktan sonra harcamak için emir vermek; 

 6 - Bir ay içinde nerelere ve ne kadar para harcamış ise gelecek ay başında hesabatını ihtiyar meclisine 

vermek; 

 7 - Köy işlerinde hem davacı, hem hasım olarak mahkemede bulunmak ve isterse mahkemeye diğer 

birini yerine (vekil) göndermektedir. 

 Madde 38 – Köy muhtarına köy işlerini gördükleri zaman karşı gelen ve kötü söyliyenler Devlet 

memuruna karşı koyanlar gibi ceza görürler. 

 Madde 39 – Muhtar yazılarını köy katibine yazdırır. Köyde katip bulunmazsa bu işi köyün muallimine 

ve yoksa imamına yaptırır. 

 Madde 40 – Köy muhtarının köylü faydasına olmıyan kararlarını kaymakam bozabilir. Fakat, onun 

yerine kaymakam kendiliğinden karar veremez. Karar, gene köylü tarafından verilir. 

 Madde 41 – (Değişik: 18/7/1963 - 286/2 md.) 

 İl merkezine bağlı köylerde vali, ilçelere bağlı köylerde kaymakamlar, muhtarın köy işlerini ve 

kanunlarla verilen diğer görevlerini yapmadığını görürlerse muhtara yazılı ihtarda bulunurlar. Buna rağmen iş 

görmiyen muhtar, yetkili idare kurulu karariyle görevinden uzaklaştırılır. 

 

İhtiyar meclisinin göreceği işler 

 

 Madde 42 – İhtiyar meclisi en az haftada bir defa toplanıp konuşur. İhtiyar meclisini muhtar toplanmağa 

çağırır. İhtiyar meclisi köy muhtarının çağırmadığı ve meclisin toplanma günü olmadığı vakitlerde dahi köy 

muhtarına haber vererek kendi isteği ile toplanabilir. 

 Madde 43 – İhtiyar meclisi köy işlerini en ziyade lazım olandan başlıyarak bir sıraya koyar ve biri 

yapılıp bittikten sonra sırasiyle hepsini köylüye gördürmeğe çalışır. Evvel yapılması lazım gelen sağlık, yol, 

mektep işlerinin geri bırakıldığı haber alınır veya şikayet edilirse köyün bağlı olduğu kaymakam veya vali 

tarafından gösterilen yolda yapılır. 

Madde 44 – İhtiyar meclisinin göreceği işler şunlardır: 

 1 - İhtiyar meclisi köylüye ait işleri konuşur ve hangi işleri köylü tarafından kendileri çalışarak doğrudan 

doğruya ve hangi işlerin para ile veya ırgat ile görülebileceğine karar verir. "Köy işlerinden köy ahalisinin imece 

ile çalışarak yapacakları işi, köylünün çift ve çubuğu ile uğraşmadıkları boş zamanlara bırakır." 

 2 - (Değişik: 12/2/1954 - 6250/2 md.) İhtiyar Meclisi bu Kanunun 13 ve 14 üncü maddelerinde yazılı 

mecburi ve ihtiyari işleri yapmak için lüzumu halinde köy sınırı içindeki gayrimenkulleri değer pahasiyle satın 

alır. Mal sahibi razı olmazsa köyün bağlı bulunduğu kaza veya vilayet idare heyeti işi gözden geçirir. İdare 

heyetinin kararına söz yoktur. 

 3 - Tarlası olmıyan veya yetişmiyen köylüye köyün sınırı içinden boz haliden bir parça ayırıp vermek ve 

tasarrufu malsandığına veya sair dairelere geçmiş olan araziyi köy namına satın alıp arazisi olmıyanlara vermek 

ve bedelini taksitle köy sandığına ödetmek mecburidir. 

 4 - İhtiyar meclisi köylünün kaçar gün çalışacağını kestirir. 

 5 - Köy işi için beher köylüye haline göre salınacak paranın ne olacağını keser. 

 Madde 45 – Paranın harcanmasında hiçbir fenalık olmamasına ve faydasız yere para verilmemesine köy 

muhtarı ve ihtiyar meclisi azaları göz kulak olurlar ve paranın harcanmasında fenalık ve yolsuzluk olduğu 

Hükümetçe anlaşılırsa kaza idare meclisinin hükmü ile Tahsili Emval Kanununa göre köy muhtarı ve ihtiyar 

meclisi azasının malları satılarak köylünün parası ödenir. 

 Madde 46 – (Değişik: 7/7/1950 - 5672/2 md.) 

 Mecburi işleri gördürmiyen ve toplanması isteğe bağlı olmayan paraları toplamayan ve toplattırmayan 

köy muhtarı ve ihtiyar meclisi üyelerine köyün bağlı bulunduğu idare kurulunca 10 liradan 50 liraya kadar para 

cezası hükmolunur. Bu ceza Maliyece Tahsili Emval Kanununa tevfikan tahsil ve köy sandığına teslim olunur. 

 

İki ve daha ziyade köylere düşen işler 

 

 Madde 47 – İki ve daha ziyade köyler arasındaki işler için o köylerin muhtar ve ihtiyar meclisleri kendi 

aralarında kararlaştıracakları bir köyde toplanarak konuşurlar ve ne türlü yapılacağını ve her köyün o işte ne 

türlü yardım edeceğini kararlaştırırlar ve ondan sonra Hükümete haber vererek alacakları izne göre işe başlarlar. 

 Madde 48 – İki veya daha ziyade köylere düşen işler için köylerin ihtiyar meclisleri kendi aralarında 

anlaşamazlarsa bunlardan bir tarafın dilemesi üzerine köyün bağlı olduğu Hükümet reisi işe karışır ve o köylerin 

ihtiyar meclislerini toplıyarak işi bitirir. 

 

ALTINCI FASIL 

İhtiyar meclislerinin göreceği davalar 

 

 Madde 49 – 52 – (Mülga: 18/7/1963 - 286/3 md.) 

 Madde 53 – İhtiyar meclisleri köylünün iki tarafın uzlaşmasiyle bitirilebilen her türlü işlerini görürler. 

(Sulh). 

 Madde 54 – 55 – (Mülga: 2/7/1941 - 4081/36 md.) 

 Madde 56 – 13 üncü maddede yazılan mecburi işleri yapmıyan köylüden ihtiyar meclisinin karariyle 

haline göre bir kuruştan yüz kuruşa kadar ceza alınır. Ceza parasını vermiyenler hakkında (66) ncı maddeye göre 

muamele yapılır. Cezaya mahküm olan adam o işten gene kaçarsa evvelki ceza iki kat olarak alınır.


İhtiyar meclisince salınan parayı ödemiyenlerden iki katı (66) ncı maddeye göre tahsil olunur. 

 YEDİNCİ FASIL 

 Davaların nasıl görüleceği 

 Madde 57 -– 65 – (Mülga: 18/7/1963-286/3 md.) 

 Madde 66 – Köyce salının parayı ve ihtiyar meclisince hükmedilen paraları vermiyenlere yirmi bir gün zarfında 

borcunu vermesi için köy muhtarı tarafından haber gönderilir. Yirmi bir günün sonunda borçlu gene borcunu vermezse 

ihtiyar meclisinin mazbatası Hükümete gönderilir. Vali veya kaymakam veya nahiye müdürü aşağıdaki usule göre parayı 

tahsil ve köy sandığına veya ihtiyar meclisi vasıtasıyle alacaklılara teslim eder. Şöyle ki: 

 1 - Borçlu veya cezalıya lazım olandan gayrı ev eşyası satılmak suretiyle alınır. Fazla eşyası bulunamazsa veyahut 

alınan eşya borcu ödeyemezse bir yerden diğer bir yere götürülebilen diğer malları, bu da yoksa tarla bağ ve bahçe gibi bir 

yerden diğer bir yere götürülemiyen malları satılır. Çift ve çubuğu ve çift hayvanatı satılamaz. 

 2 - Ev eşyasiyle bir yerden diğer bir yere naklonulabilen her nevi eşya haczi gününden başlıyarak üç gün içinde 

ihtiyar meclisinin gözü önünde ve kasabada belediye vasıtasıyle sattırılır. Yetecek kadarı köy sandığına veya alacaklıya ve 

üst tarafı mal sahibine verilir. Üç gün içinde borcunu verenlerin malı geri verilir. 

 3 - Oturduğu ev ile geçimi için lazım olan tarla, bağ, bahçenin ve dört senelik mahsulü veya kirası borca yetişen ve 

bir yerden diğer yere götürülemiyen malların satılması yasaktır. 

 4 - Haczolunan ve bir yerden diğer yere götürülemiyen mallar yirmi gün müddetle müzayedeye çıkarılır. Bu müddet 

bittikte sürülen peyler kafi görülürse on gün müddetle askıya alınır ve on gün bitince herkaç kuruşa çıkmış ise Hükümetçe 

talibine ihale olunur. 

 5 - Satılan şeylere köy ihtiyar meclisi azaları doğrudan doğruya kendileri veya başkaları vasıtasiyle pey süremezler ve 

satın alamazlar. 

 Madde 67 – (Mülga: 18/7/1963-286/3 md.) 

 SEKİZİNCİ FASIL 

 Köy korucuları ve göreceği işler 

 Madde 68 – Köy sınırı içinde herkesin ırzını, canını ve malını korumak için köy korucuları bulundurulur. 

 Madde 69 – Her köyde en aşağı bir korucu bulunur. Nüfusu binden yukarı köylerde her beş yüz kişiye bir korucu 

daha tutulur. 

 Madde 70 – Korucular ihtiyar meclisi tarafından tutulur ve köy muhtarının vereceği haber üzerine kaymakamın 

buyurultusu ile işe başlar. 

 Madde – (Değişik: 12/5/1928 - 1256/1 md.) 

 Korucuların 22 yaşından küçük ve altmış yaşından büyük olmaması ve bir cürüm ile cezalandırılmamış ve iyi huylu 

tanınmış bulunması ve herkesle kavga çıkarmak, serhoşluk gibi huysuzlukları olmaması şarttır. 

 Madde 72 – Korucular köy muhtarının emri altındadır. Resmi işlerde onun her emrini tutmağa mecburdur.


Madde 73 – Korucular silahlıdırlar. Kendilerine karşı gelenler jandarmaya karşı gelmiş gibi ceza görürler. 

 Madde 74 – Köy muhtarı ve ihtiyar meclisi mahsul zamanlarında çapulcular ve eşkiya türemiş ise yağmadan köy 

halkını korumak için köylünün eli silah tutanlarından lüzumu kadarını gönüllü korucu ayırarak bunların isimlerini bir kağıda 

yazıp kaymakama götürür. Kaymakamın müsaadesi olursa bu gönüllü korucular asıl korucularla beraber yağmacılara ve 

eşkiyaya karşı köy ve köylüyü korurlar. 

 (Ek: 26/3/1985 - 3175/1 md.; Değişik: 27/5/2007 - 5673/1 md.) Bakanlar Kurulunca tespit edilecek illerde; 

olağanüstü hal ilanını gerektiren sebeplere ve şiddet hareketlerine ait ciddi belirtilerin köyde veya çevrede ortaya çıkması 

veya her ne sebeple olursa olsun köylünün canına ve malına tecavüz hareketlerinin artması hallerinde, valinin teklifi ve 

İçişleri Bakanının onayı ile yeteri kadar geçici köy korucusu görevlendirilmesi kararlaştırılabilir. Bu şekilde 

görevlendirilecek geçici köy korucusu sayısı 40.000 kişiyi geçemez. Bakanlar Kurulu bu sayıyı yüzde elliye kadar artırmaya 

yetkilidir. Görevlendirmeyi gerektiren hallerin ortadan kalkması durumunda veya idarî zaruret hallerinde görevlendirmeye 

ilişkin aynı usûl uygulanmak suretiyle geçici köy korucusu olarak yapılan görevlendirmelere son verilebilir. 

 (Ek : 26/3/1985 - 3175/1 md.) Köy Korucuları ve Geçici Köy Korucularının görevde bulundukları süre içinde 

yaralanmaları, engelli hâle gelmeleri veya ölümleri halinde "2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında 

Kanun" hükümleri uygulanır. 

(1)

 

 (Ek fıkra: 28/12/2005 - 5443/1 md.) Hiçbir sosyal güvenlik kurumunun güvencesi altında bulunmayan geçici köy 

korucuları ile bunların eşleri, bakmakla yükümlü oldukları anne, baba ve çocuklarının muayene, tetkik ve tedavileri, 3816 

sayılı Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Yeşil Kart Verilerek Devlet Tarafından Karşılanması 

Hakkında Kanunda öngörülen şartlara bakılmaksızın anılan Kanun hükümlerine göre yeşil kart verilerek sağlanır. Bakmakla 

yükümlü oldukları anne, baba ve çocuklarının tespitinde 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda belirtilen esaslar uygulanır. 

Bu fıkranın yürürlüğe girdiği tarihin öncesinde ve sonrasında asgari on yıl üzerinden tazminat alarak görevinden ayrılan veya 

bu Kanun hükümlerine göre aylık bağlanmış olan geçici köy korucuları ile bunların eşleri, bakmakla yükümlü oldukları anne, 

baba ve çocuklarının muayene, tetkik ve tedavileri hakkında da bu fıkra hükümleri uygulanır. (Ek cümle: 27/5/2007-5673/1 

md.) Geçici köy korucularının ölümü sebebiyle eşlerine aylık bağlanması durumunda yukarıda belirtilen hak sahiplerine aynı 

şekilde muayene, tetkik ve tedavi yardımı yapılmasına devam olunur.(2)

 


(Ek fıkra: 27/5/2007-5673/1 md.) Geçici köy korucularına hizmetin devamı süresince her ay 11.500 gösterge 

rakamının memur aylıklarına uygulanan aylık katsayısı ile çarpımı sonucunda bulunacak miktarda ücret ödenir. Bu ücret, 

herhangi bir vergi ve kesintiye tâbi tutulmaksızın ve peşin olarak ödenir. Geçici köy korucuları arasından, toplam geçici köy 

korucusu sayısının yüzde onunu geçmeyecek şekilde tefrik edilen korucu başlarına geçici köy korucularına ödenen ücretin 

yüzde onu kadar ilave ücret ödenir. Ay sonundan önce kendi isteğiyle görevden ayrılanlar ile disiplin hükümlerinin 

uygulanması sonucu görevlerine son verilenler hariç olmak kaydıyla, görevlerine son verilen veya ölen geçici köy korucuları 

için önceden peşin ödenmiş olan ücretin kalan günlere isabet eden tutarı geri alınmaz. 

 (Ek fıkra: 27/5/2007-5673/1 md.) Geçici köy korucularından güvenlik güçleriyle birlikte operasyonlara katılanların 

iaşeleri, birlikte operasyona katıldıkları güvenlik güçlerinin bağlı olduğu birimlerce ve bu birimlerin bütçesinden karşılanmak 

üzere sağlanır. Bu Kanunda belirtilen görevler ile tabii afetlerde ve diğer olağanüstü hal ve durumlarda emsallerine göre 

başarılı görev yaptıkları görülen veya büyük yararlılık gösteren geçici köy korucularına, valinin teklifi ve İçişleri Bakanının 

onayı ile yılda bir defa aylık ücretlerinin iki katına kadar ödül verilebilir. Bir malî yılda bu şekilde ödül verilecek geçici köy 

korucusu sayısı, o ilde görevli geçici köy korucusu sayısının yüzde birini geçemez. Güvenlik güçleriyle birlikte 

operasyonlara katılan geçici köy korucularına herhangi bir vergi ve kesintiye tâbi tutulmaksızın her ay 400 gösterge 

rakamının memur aylık katsayısıyla çarpımı sonucu bulunacak tutarda ek tazminat ayrıca ödenir. 

 (Ek fıkra: 27/5/2007-5673/1 md.) Geçici köy korucusu olarak çalıştırılanlar, bu çalışmalarından dolayı 31/5/2006 

tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun uygulanmasında kısa ve uzun vadeli sigorta 

kolları açısından sigortalı sayılmazlar. 

 (Ek fıkra: 27/5/2007-5673/1 md.) Bu maddeye göre geçici köy korucularına yapılacak harcamalar, İçişleri Bakanlığı 

bütçesine konulacak ödenekten bu Bakanlıkça karşılanır ve ödemeler il valilikleri tarafından yapılır. 

 Madde 75 – Koruculara verilecek silahlar ve cephaneler Hükümet tarafından ihtiyar meclisine mazbata mukabilinde 

demirbaş olarak verilir. 

 Madde 76 – Korucular kendilerine verilen resmi silah ve cephaneleri ancak kendileri kullanırlar. Başkalarına emanet 

veremezler. 

 Madde 77 – Korucular aşağıdaki hallerde silah kullanabilirler: 

 1 - Vazifesini yaparken kendisine saldıran ve hayatını tehlikeye koyan kimselere karşı hayatını korumak için mecburi 

olursa; 

 2 - Vazifesini yaparken ahaliden bir kimsenin can veya ırz tehlikesi altında kaldığını görür ve onu kurtarmak için 

başka bir çare bulamaz da bunalırsa; 

 3 - Cürmü meşhutta (yani yapılırken veyahut yapıldıktan sonra henüz izi meydanda iken) bir cinayetin failini yahut 

maznun bir şahsı yakalamak istediği halde o kimse silahla karşı korsa; 

 4 - Tutulan bir cani kaçar ve "dur" emrini dinlemez ve onu tekrar yakalamak için silah kullanmaktan başka çare 

bulunmazsa; 

 5 - Eşkıya takibi sırasında yatak olan yerlerden süpheli bir adam çıkar ve korucunun "dur" emrine itaat etmeyip 

kaçarsa. 


Yukarda sayılan ahvalden maada korucu silahını kullandığından dolayı ceza görür. Korucu silah kullanmağa mecbur 

olduğu zaman bile mümkün mertebe öldürmeksizin yaralıyarak tutmağa dikkat eder. 

 Madde 78 – (Değişik: 22/9/1941 - 4114/1 md.) 

 1 - (Değişik: 4/7/1988 - KHK - 336/1 md.; Aynen Kabul: 7/2/1990-3612/3 md.) Korucuların kıyafetleri ve 

silahlarının şekli İçişleri Bakanlığınca tayin olunur. 

 2 - Korucu elbiselerinin parası köy gelirinden senede bir defa verilir. İki senede bir de gocuk veya kepenek verilir. 

 3 - Korucular, ellerine verilen koruculuk cüzdanını daima üzerinde bulundurur ve korucusu olduğu köyün adı kalın 

yazı ve vilayet ve kaza adları ince yazı ile yazılmış olmak üzere gösterilen örneğe göre pirinçten bir levhayı göğüslerinin sol 

tarafına daima asmağa mecburdurlar.


4 - Korucuların taşıyacakları silahların cinsi harb silahlarındandır. 

 Madde 79 – Ölen veya koruculuğu bırakan veyahut çıkarılan korucuların silah, fişek, tezkere ve levhaları ve gocuk 

veya kepeneği, yerlerine geleceklere verilmek üzere köy muhtarı tarafından alınıp saklanır. 

 Madde 80 – Vazifesinde kayıtsızlığı ve tenbelliği ve aşağıda sayılan yasak işleri yapan korucular, ihtiyar meclisi 

tarafından ilk defasında tekdir, ikincisinde tevbih olunur ve her iki ceza da tezkerelerine işaret edilir. Üçüncü defasında işten 

çıkarılır. 

 Madde 81 – Koruculara yasak olan işler şunlardır: 

 1 - Koruculuktan başka iş yapmak: mesela dükkan, kahvehane, han açıp işletmek veya bunlara ortaklık etmek; 

 2 - Köylüden herhangi birinin veya kendi hizmetinde bulunmak için izinsiz vazifesini terketmek; 

 3 - Koruduğu bağ ve bahçe ve ekinlerden fuzuli faydalanmak; 

 4 - Kendi hayvanlarını otlatmak ve köye çobanlık etmek; 

 5 - Levha, elbise ve silah ve cüzdanını üzerinde taşımamak veya değiştirmek. 

 Madde 82 – Silahını ve cephanesini kayıtsızlığı yüzünden kaybeden veya isteğiyle aharın eline geçmesine sebep olan 

korucu hemen çıkarılarak hakkında ayrıca ceza yapılmak üzere Hükümete haber verilir ve silah ve cephane parası ödettirilir. 

 

DOKUZUNCU FASIL 

Köy imamları 

 

 Madde 83 – Köy imamları köy derneğinin intihabı ve müftünün buyurultusiyle tayin olunurlar. Bu kanunun neşri 

tarihinde mevcut olan imamlar yeniden buyrultu almağa mecburdurlar. 

 Madde 84 – İmam olacaklar yirmi dördüncü maddeye göre (ikinci fıkrasından başka) lazım gelen sıfatları haiz 

olmakla beraber ilmihal, amalierbaa ve kafi derecede Türkiye coğrafyası ve Türk ve İslam tarihini ve sağlık işlerini bilmek ve 

okunaklı yazı yazmak lazımdır. 

 Madde 85 – Köy imamlarına köyce şimdiye kadar ne veriliyorsa gene o verilecektir. Ancak verilen şeyler, ihtiyar 

meclisi vasıtasiyle toplanır ve verilir. 

 Madde 86 – Bir köyde birden fazla imam bulunursa ihtiyar meclisinde aza olarak bulunacak imamı kaymakam seçer. 

 

ONUNCU FASIL 

Müteferrik maddeler 

 

 Madde 87 – (Mülga: 3/7/2003-4916/38 Md.) 

 Madde 88 – Ecnebi tebaası köylerde ikamet etmek için Dahiliye Vekaletinden resmi tezkere alacaklardır. Bu 

tezkerelerin verilip verilmemesi ve ikamet müddetlerinin azaltılıp çoğaltılması Dahiliye Vekaletine aittir. 


Madde 89 – İşbu Köy Kanunu kadın ve erkek nüfusu yüz elliden yukarı olan köyler içindir. Nüfusu yüz elliden aşağı 

olan köyler bu kanuna göre köy ahalisinden seçim hakkı olanların yarısından çoğunun istemesiyle etrafındaki bir saat ve 

ondan aşağı olan köylerden birine bağlanırlar veyahut vali veya kaymakam bu kanunun hangi maddeleri yapılacağını ayrıca 

emreder. Bu kabil köyler hiçbir köye bağlanmaz ve vali veya kaymakam da hiçbir emir vermezse eski göreneklerine göre 

işlerini yaparlar. 

 Madde 90 – Yüz elli nüfustan aşağı birkaç köy bir arada bulunursa her köydeki seçim hakkı onların yarısından 

çoğunun isteğiyle birleşerek bu kanuna göre bir köy olurlar. 

 Madde 91 – İşbu kanunun bir tanesini köy odasında diğer bir tanesini de köyün cami veyahut mektebinde 

bulundurmayan köy muhtarı kaymakamın emriyle köy sandığına beş lira ceza parası verir. 

 Madde 92 – İşbu kanundaki cezayinakdiler köy sandığının varidatıdır. 

 Madde 93 – Köy mühürleri bu kanuna merbut numune veçhile bir çeşitle vilayetlerce yaptırılıp gönderilir. Köy 

mühürü bir kutu içinde bulundurulur ve üzeri ihtiyar meclisinin en az iki azası tarafından mühürlenir ve ihtiyar meclisi 

önünde açılır. 

 Madde 94 – İşbu Köy Kanunu köy mekteplerinde çocuklara belletilir. 

 Madde 95 – İşbu kanuna muhalif ve köylere ait bütün kanunlar, nizamlar ve maddeler kaldırılmıştır. 

 Ek Madde 1-(5/7/1939 tarih ve 3664 sayılı Kanunun 2 nci maddesi hükmü olup, ek maddeye çevrilerek teselsül 

için numaralandırılmıştır.) 

 Salma köyde oturanlar için hane başına tevzi edilir. Bir hanede oturanların kendilerine ait gelirleri olduğu takdirde 

bunlar dahi ayrı hane sahibi sayılırlar. Salma tevzi edilirken her hanenin tediye kudreti esas olarak gözönünde tutulur. 

 Köy haricinde oturup da köyde maddi alakası bulunanların vergi miktarı, o köydeki alaka ve istifadelerinin derecesi 

nisbetiyle ölçülür ve ona göre tayin olunur. 

 Ek Madde 2 – (5/7/1939 tarih ve 3664 sayılı Kanunun 3 üncü maddesi hükmü olup, ek maddeye çevrilerek 

numarası teselsül ettirilmiştir.) 

 Köyün aylıklı adamlarının ücretleriyle mecburi işlerden başka hiç bir iş için ve hiç bir nam ve maksatla salma 

salınamaz. Bu suretle toplanan paralar bu işlerden maada hiç bir yere ve hizmete tahsis olunamaz. 

 Ek Madde 3 – (5/7/1939 tarih ve 3664 sayılı Kanunun 4 üncü maddesi hükmü olup, ek maddeye çevrilerek 

numarası teselsül ettirilmiştir.) 

 Köy İhtiyar meclisi salınacak salmanın nisbet, cins ve mikdarını İkinci kanun ayı içinde tayin ve tevzi cetvellerini 

tanzim ederek on beş gün müddetle umumun görebileceği yerlere asmak suretiyle ilan ve hariçte bulunanlara tebliğ eder. 

Salınan salmalarda kanun hükümlerine uygunsuzluk veya nisbetsizlik olduğunu iddia edenler ilan veya tebliğ müddetinin 

hitamından itibaren on gün içinde itirazlarını köy muhtarına söylerler veya yazı ile bildirirler ve müracaatlarını tutulacak 

deftere yazdırarak bir ilmühaber alırlar. 

 Köy ihtiyar meclisi bir hafta içinde itirazlara bakarak kararını vermeğe ve itiraz edenlere bildirmeğe mecburdur. Bu 

kararlar aleyhine tebliğ tarihinden itibaren on beş gün içinde merkez kazasında valiye, diğer kazalarda kaymakamlara 

müracaat edilebilir. (İptal son cümle: Anayasa Mahkemesi’nin 4/2/2010 tarihli ve E.: 2008/112, K.: 2010/31 sayılı 

Kararı ile.) 


Ek Madde 4 – (5/7/1939 tarih ve 3664 sayılı Kanunun 5 inci maddesi hükmü olup, ek maddeye 

çevrilerek numarası teselsül ettirilmiştir.) 

 Salma kararlarının köy karar defterine geçirilmesi ve tadilatının işaret olunması mecburidir. 

 Ek Madde 5 – (5/7/1939 tarih ve 3664 sayılı Kanunun 6 ncı maddesi hükmü olup, ek maddeye 

çevrilerek numarası teselsül ettirilmiştir.) 

 Salma mükellefiyetini aynen veya nakden ifa edemiyenler bedenen çalıştırılabilirler. 

 Ek Madde 6 – (Ek: 18/7/1963 - 286/1 md.) 

 Seçim tutanaklarının verilmesi ilçe seçim kurullarına aittir. Bu kurullar, muhtarlığa ve ihtiyar meclisi asıl 

ve yedek üyeliklerini kazananların tutanaklarını geciktirmeksizin verir. İlçe seçim kurulu başkanı köy 

muhtarlığına ve ihtiyar meclisi asıl ve yedek üyeliğine seçilenleri gösteren tutanağın bir suretini o seçim 

çevresinde derhal ilan ettirir. Diğer bir suretini de bir hafta süre ile ilçe seçim kurulu kapısına astırır. 

 Muhtarlıkları, ihtiyar meclisi asıl ve yedek üyeliklerini kazananların köyler itibariyle bir listesi ilçe 

seçim kurullarınca vali veya kaymakamlara verilir. 

 Ek Madde 7 – (Ek: 18/7/1963-286/1 md.) 

 İlçe seçim kurullarının kararlarına; 26 Nisan 1961 tarihli ve 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve 

Seçmen Kütükleri Hakkındaki Kanunun 129 uncu maddesinde belirtilen süreler içinde, 

 Seçimin iptaline dair kararlarına da 15 gün zarfında, 

 İl seçim kurullarına itiraz edilebilir. 

 İl seçim kurulları itirazları inceliyerek en geç bir ay içinde kesin olarak karara bağlarlar. İl seçim 

kurullarınca muhtar ve ihtiyar meclisi seçimlerinin iptali halinde aşağıda yazıldığı şekilde hareket edilir. 

 A) Muhtar ve ihtiyar meclisi seçimi iptal edilmişse eski muhtar ve ihtiyar meclisi yeni seçim yapılıncaya 

kadar görevlerine devam ederler. 

 B) Sadece muhtar seçimi iptal edilmişse yeni muhtar seçilinceye kadar muhtarlık görevlerini yeni seçilen 

birinci üye görür. (Muhtarın geçici olarak görevini yapamıyacağı hallerde de görevi, aldıkları oy sırasına göre 

üyeler tarafından yürütülür.) 

 C) Yalnız ihtiyar meclisi seçimi iptal edilmişse eski meclis yeni seçime kadar görevine devam eder. 

 Ek Madde 8 – (18/7/1963 - 286/1 md. ile gelen ek 9 uncu madde hükmü olup madde numarası 

teselsül ettirilmiştir.) 

 Devlet İstatistik Enstitüsü İlçe seçim kurulları tarafından seçimi takip eden bir ay zarfında kendisine 

intikal ettirilecek belgelere dayanarak köyler itibariyle seçmenler sayısını, oy kullananlar sayısını ve muteber 

sayılan oy sayısını, seçimi takip eden bir yıl içinde yayımlar. 

 Ara seçimlerinin sonuçları Devlet İstatistik Enstitüsü tarafından yayımlanmaz. 

 Ek Madde 9 - (20/5/1987-3367/1 md. ile gelen ek 11 inci md. hükmü olup madde numarası teselsül 

ettirilmiştir.) 

 Köy muhtarı, köy ihtiyar meclisinin olumlu kararını aldıktan sonra, köy yerleşme planının yapılmasını 

bağlı bulunduğu mülki amirinden talep edebilir. Köy yerleşme planı, köy yerleşik ve gelişme alanını ihtiva eder. 


Ek Madde 10 – (20/5/1987-3367/1 md. ile gelen ek 12 nci md. hükmü olup madde numarası teselsül 

ettirilmiştir.) 

 Valilikçe resen veya köy muhtarının talebi uygun bulunduğu takdirde, köy yerleşme planının yapılması 

için Köy Yerleşme Alanı Tespit Komisyonuna gönderilir. 

 Köy Yerleşme Alanı Tespit Komisyonu, Vali Yardımcısı başkanlığında Maliye ve Gümrük, Bayındırlık 

ve İskan, Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlıkları ve Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü mahalli kuruluşlarının 

birer teknik elemanı ile köy temsilcisinden oluşur. Gerektiğinde bu komisyona ilgili diğer kuruluşlardan da 

uzman eleman iştirak ettirilir. 

 Komisyon, köyün halihazır ve gelişme durumunu dikkate alarak, konut ve genel ihtiyaçlarına göre köy 

yerleşme planını düzenler. Bu plan üzerinde Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı, meri İmar Kanunu ve bu 

konudaki yönetmelik hükümlerine tabi olmaksızın, parsellerin konumunu belirleyen işleri yapar veya yaptırır. 

Bu plan valilikçe onaylanarak kesinleştirilir ve yürürlüğe girer. 

 Ek Madde 11 – (20/5/1987 - 3367/1 md. ile gelen ek 13 üncü md. hükmü olup madde numarası 

teselsül ettirilmiştir.) 

 Komisyon kararı ve köy yerleşme planı köy muhtarlığına tebliğ edilir. İtiraz edilmezse valinin onayı ile 

kesinleşir. Köy muhtarı köy ihtiyar meclisinin kararına dayanarak komisyon kararına karşı en geç 30 gün içinde 

valiliğe itiraz edebilir, itiraz valilikçe 15 gün içinde karara bağlanır. Bu karar kesindir. 

 Kesinleşen kararlar Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı tarafından uygulanır. 

 Ek Madde 12 – (20/5/1987 - 3367/1 md. ile gelen ek 14 üncü md. hükmü olup madde numarası 

teselsül ettirilmiştir.; Değişik: 27/5/2004-5178/6 md.) 

 Köy yerleşme plânında konut alanı ve köy genel ihtiyaçlarına ayrılan yerler, Devletin hüküm ve 

tasarrufu altında bulunan seyrangâh, yol ve panayır yerleri gibi alanlar ve Hazinenin mülkiyetinde olup kamu 

hizmetine tahsis edilmemiş taşınmazlardan, 4342 sayılı Mera Kanununun 5 inci maddesi hükümleri uyarınca 

incelenmesine müteakip mera, yaylak ve kışlak ile otlak ve çayır olarak yararlanılamayacağı anlaşılan yerler köy 

yerleşme plânının onayı ile bu vasıflarını kendiliğinden kaybeder. 

 Ancak bu madde kapsamında Hazinenin mülkiyetinde olup kamu hizmetine tahsis edilmemiş 

taşınmazların devri Maliye Bakanlığının görüşü alınmak suretiyle yapılır ve valilikçe köy tüzel kişiliği adına 

tapuya tescil edilir. 

 Ek Madde 13 – (20/5/1987 - 3367/1 md. ile gelen ek 15 inci md. hükmü olup madde numarası 

teselsül ettirilmiştir.) 

 Köy tüzelkişiliği adına, köy yerleşme planına göre en çok 2000 m2 olmak üzere tescil edilen parseller 

köyde ikamet eden ve köy nüfusuna kayıtlı olup evi bulunmayan ihtiyaç sahiplerine ihtiyar meclisi kararı ile 

rayiç bedel üzerinden satılır. 

 Satış bedeli peşin veya en çok 5 yılda ve 5 eşit taksitle tahsil edilerek, o köyün imar işlerinde 

kullanılmak üzere köy sandığına yatırılır. 

 Köy ihtiyar meclisince satılan parseller üzerine satış tarihinden itibaren en geç 5 yıl içinde bina 

yapılması zorunludur. 

 Hak sahipleri bu yerleri 10 yıl müddetle başkalarına devir ve temlik edemezler. 

 Ek Madde 14 – (20/5/1987 - 3367/1 md. ile gelen ek 16 ncı md. hükmü olup madde numarası 

teselsül ettirilmiştir.) 

 6831 sayılı, Orman, 2634 sayılı Turizmi Teşvik, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma, 1051 

sayılı Kanunla değişik 7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak 

Yardımlara Dair ve 2565 sayılı Askeri Yasak Bölgeler ve Güvenlik Bölgeleri Kanunları bu Kanun kapsamı 

dışındadır. 


Bu Kanunun hükümleri, belediye mücavir alanında bulunan köyler için, valinin teklifi ve Bayındırlık ve İskan 

Bakanlığının onayı ile uygulanır. 

 Ek Madde 15 – (20/5/1987 - 3367/1 md. ile gelen ek 17 inci md. hükmü olup madde numarası teselsül 

ettirilmiştir.) 

 Komisyonun teşkili, çalışma ve karar verme esas ve usulleri, köy tüzelkişiliği adına yapılacak tesciller, köy yerleşme 

planı düzenleme esas ve usulleri, ihtiyaç sahiplerinde aranan vasıflar, devir yasakları, taşınmaz malların amaca uygun 

kullanılma esasları, rayiç bedel tayini, satış esasları ve diğer hususlar, bir yönetmelikle belirlenir. 

 Bu yönetmelik, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç iki ay içinde Tarım Orman ve Köyişleri Bakanlığı 

ile Tapu ve Kadastro Genel Müdürlünce ve ilgili kuruluşların görüşleri alınarak hazırlanır. 

 Ek Madde 16- (Ek: 27/5/2007-5673/2 md.) 

 Geçici köy korucularından 55 yaşını dolduranların görevleriyle ilişikleri kesilir. İlişikleri kesilenlerden onbeş yıl veya 

daha fazla hizmeti olanlara hayatta bulundukları sürece 8.500 gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan aylık 

katsayısı ile çarpımı sonucu bulunacak miktarda, Sosyal Güvenlik Kurumunca aylık bağlanır. Onbeş yılı aşan her yıl için 

8.500 gösterge rakamına 200 gösterge rakamı ilave edilir ve bu şekilde yapılacak ilave hiçbir şekilde 3.000 gösterge rakamını 

geçemez. Aylık göstergesine ilave edilecek 200 gösterge rakamının hesabında, ay kesirleri tam ay sayılır. Yıl kesirlerinin her 

ayı için 200 gösterge rakamının memur aylıklarına uygulanan aylık katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarın onikide biri 

aylığa ayrıca eklenir. (1)

 

 Birinci fıkra hükümlerine göre aylık bağlanmış olanlardan vefat edenlerin dul eşleri ile 55 yaşını doldurmamış 

olmakla birlikte onbeş yıl veya daha fazla süre geçici köy koruculuğu hizmeti bulunanlardan görevleriyle ilişikleri devam 

etmekte iken vefat edenlerin dul eşlerine birinci fıkraya göre hesaplanacak aylığın yüzde yetmişbeşi oranında aylık bağlanır. 

Herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan aylık alan dul eşe, bu fıkraya göre hesaplanan tutarın yarısı uygulanır. Dul eşe 

bağlanan aylıklar evlenmesi halinde kesilir ve ölüm nedeni hariç dul kalmaları halinde yeniden bağlanmaz. 

 Terör suçlarından dolayı hüküm giyen geçici köy korucularına veya dul eşlerine, aylık bağlanmaz. Hüküm giymeden 

önce aylık bağlanmış olması halinde ise bağlanan aylığı kesilir. 

 Geçici köy korucularından engelli hâle gelenlerin kendilerine, ölenlerin ise dul ve yetimlerine 3/11/1980 tarihli ve 

2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanun hükümleri uygulanma