Sektörel

Kredi maliyetlerindeki düşüş konutta stokların erimesi adına atılmış faydalı bir adım!

Kredi maliyetlerindeki düşüş trendinden memnun olduklarını belirten Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Abdurrahman Kaan "Piyasanın canlanması ve bilhassa konutta stokların erimesi adına atılmış faydalı bir adım olarak görmek mümkün" dedi.

Müstakil Sanayici ve İş Adamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Abdurrahman Kaan, Anadolu Ajansı muhabirinin pandemi süreci ve yeni normale ilişkin sorularını cevapladı.

Hükümetin destek paketlerini kademeli olarak ve tedbirleri elden bırakmadan açıkladığını dile getiren Kaan, "Sahadan geri beslemeler alarak üç farklı boyutta bu süreci işletti. Hane halkı boyutunda, çalışan kesimin korunması boyutunda ve üretici kesimin yani KOBİ’sinden sanayicisine kadar geniş yelpazede sektörel olarak reel ekonominin korunması boyutunda. Reel sektörü ayakta tutarken bir yandan da finansal piyasalardaki dalgalanmanın önüne geçmek ve parasal yıpranmayı minimize etmek adına düzenleyici kuruluşlar ve Merkez Bankası özelinde adımlar atıldı.

Genişlemeci parasal politika elbette tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de uygulandı. Ancak burada emisyon hızındaki artış kriz sürecinde göz ardı edilmesi gereken ikinci bir sorun gibi algılansa da ilerleyen süreçte yeni normalleşmenin devamında bu hızın indirilmesi ve piyasadan fazla nakdin yavaş yavaş çekilmesi gerektiğinin de altını çizmek isterim." dedi.

-Kredi maliyetlerindeki düşüş sevindirici

Faizsiz bir sistemin ve alternatif fonlama ve destek modellerinin her zaman arkasında durduklarını fakat kredi maliyetlerindeki düşüş trendinden de memnun olduklarını belirten Kaan, "Piyasanın canlanması ve bilhassa konutta stokların erimesi adına atılmış faydalı bir adım olarak görmek mümkün. Lakin burada altını çizmemiz gereken bir husus var ki o da konut fiyatlarındaki artışlar. Bu artışlarla beraber yeni finansman paketinin verimliliğinin tartışılması söz konusu olacaktır.

İkinci el konut ve ikinci el otomobil fiyatlarındaki artış birinci el konut ve otomobil fiyatlarına da sirayet etmiş durumda. Genel itibarıyla yüzde 10-20 arasında bir fiyat artışından bahsetmek mümkün. Bu da yapılan desteğin artan fiyatlarda erimesine neden olabilmektedir. Bizim talebimiz kredi maliyetlerindeki düşüş uygulamalarının sadece konutta değil, uzun vadeli iş yeri edindirme kapsamında sanayi bölgelerinin ve tesislerinin alımı şeklinde de genişletilmesidir. Böylece üretim kapasitesi artan üretici üretimden gelen kazanç ile konut ve otomobil alımlarına yönelecektir. Yoksa sadece alımları teşvik etmek paranın üretime değil stoka dönüşmesine neden olabilmektedir." dedi.

Konutta düşük faiz coşkusu!