Kültürpark içerisinde ticari alanlar oluşturulmamalı!
Yurt Gazetesi köşe yazarı olan Ersu Hızır bugünkü yazısında Kültürpark projesini değerlendirdi. Hızır, Kültürpark içerisinde yeni inşaat ve ticari alan oluşturulmasının doğru olmadığını söyledi.
Önceki yazımda 2. Derece Doğal Sit ve Tarihi Sit Alanı olarak tescil edilmiş, bu özelliği ile kent merkezinde Cumhuriyet döneminden miras olarak bırakılmış büyük bir kent parkı olan ve İzmirlilerin sosyal ve spor aktivitelerini gerçekleştirdiği, özgün ağaçları, yeşil örtüsü ve içerisinde barındırdığı kuş ve kara hayvanları ile insanların soluk almasını sağlayan Kültürpark içerisinde yeni inşaat ve ticari alan oluşturulmasının doğru olmadığını vurgulamıştım.
Bu yazıma çok sayıda olumlu tepki aldım. EGİAD Başkanı ve bazı iş adamları ise fuar içerisine kongre merkezi yapılması gerektiğini savundular. Onlara da niçin yapılmaması gerektiği konusundaki aşağıda sizlerle paylaşacağım düşüncelerimi anlattım.
Kent merkezinde ender bulunabilecek böylesi bir yeşil alanın inşaat vb. çalışmalarla zarar görmemesi gerektiğini,
Kültürpark’ın yeşil dokusunun sıklaştırılarak yaşlandığı belirtilen ağaçların yanına sökülmesi gerekenlerin yerine, İzmir’e özgü yeni ağaçlar dikilerek kitlesel açık alan sporları ile halkın daha etkin kullanabileceği, sağlıklı yaşamayı, doğayı tanıyabileceği bir alan haline getirilmesinin kent ve kentli için önemli olduğunu,
İzmir’in çok değerli belediye başkanlarından Behçet Uz’un yapabilmek için kişisel olarak bir bankaya borçlanma girişiminde bulunduğu, İsmet İnönü’nün manevi desteği ve ülkenin maddi zorluklar içerisinde olmasına rağmen hükümetin maddi desteği ile gerçekleştirilen doğa ve kültür mirası bir fuar alanı olduğunu unutmamak gerektiğini,
İhtisas fuarlarının Gaziemir’deki fuar alanına taşınmasından sonra bu konuda sohbet ettiğim birçok kişinin özlem ve beklentisinin bu olduğunu,
“Kültürpark’a Dokunma” platformu altında meslek odaları sivil toplum örgütleri ve kentlilik bilincine sahip binlerce İzmirlinin buluşmasının ana sebeplerinin bunlar olduğunu belirttim.
Kaygılarımı;
Kültürpark içerisine adına ister kongre merkezi ister büyük toplantı salonları ve sergi alanına sahip mekân deyin kalıcı yeni inşaat yapmak neden gerek duyuldu?
Çağımızda kongre merkezlerinin (toplantı salonları ve sergi salonları) tek başına işlevsel olmadığını, Kongre merkezlerinin bulunduğu bina içerisinde veya yakınında kafeler, alışveriş merkezleri tesis edilerek gelenlerin alışveriş, sosyal vb. diğer ihtiyaçlarını karşılayabileceği mekânlar oluşturulması gerektiğini, Bu bütünselliği sağlamayan toplantı yerlerinin tercih edilmediğini atıl kaldığını,
İkinci Derece Doğal Sit olan Kültürpark içerisinde böyle mekânlar oluşturulamayacağına,
Bu ihtiyaçların karşılanmasının Basmane bölgesinde bu gün mümkün olmadığına göre;
Yeni bir yapılaşmaya mı gidileceği yoksa yeni yapılması öngörülen bir yerle mi bütünleşme öngörüldüğünü, bunun belirtilmediğini belirttim.
Böyle bir binanın yapılması durumunda yeşil bitki örtüsü ve çevreye vereceği zararlar dışında bir başka konuya daha dikkatlerini çekmeye çalıştım.
Bir an için;
Kongre binası yapıldı, sergi ve toplantı salonları doldu, o zaman aynı anda en az 3 bin kişinin oraya geleceğini bunların yarısının araçla gelmesi durumunda yolların bu taşıt trafiğini nasıl kaldıracağını, bu gün dahi yeterli olmayan otoparkların o zaman hiç yetmeyeceğini ve fuar yeşil alanlarının yavaş yavaş yok edilmek durumunda kalacağını belirttim.
1989 yılında Kültürpark içerisinden Fuarların ayrılarak yapılması öngörülen Karşıyaka Büyük Çiğli bölgesindeki alanın imar planı değişikliği ile konut alanına dönüştürüldüğünü, Mavişehir bölgesinde belediyenin yetkisini Bakanlığa devrederek yeni yapılaşmaların önünü nasıl açtığını biliyoruz.
TMMOB’ye bağlı meslek odalarının önerdiği şekilde Kültürpark için koruma imar planı yapılmasını, doğal ve ekolojik yapısının korunması yönünde ki çabaları destekliyorum.
İyi pazarlar.
S. Ersu HIZIR/Yurt Gazetesi