Kürşat Tuncel : Konutta KDV oranının artması piyasayı daraltmaz!
KDV oranının yüzde 18’e çıkarılmasıyla piyasanın yüzde 30’lar civarında daralacağı beklentisinin doğruyu yansıtmadığını belirten Satış Küpü Yönetim Kurulu Başkanı Kürşat Tuncel, bu artışın önemli bir kısmının faiz düşüşüyle telafi edildiğini belirtiyor...
Kamuoyunun merakla beklediği konutlardaki KDV oranları belli oldu... 1 Haziran 2012 tarihinden önce ruhsat almış ve 150 metrekarenin altındaki konutlarda KDV oranı yüzde 1 olmasına rağmen, bu tarihten sonra ruhsat almış konutlarda ise arsanın metrekare vergi değeri 1.000 TL’nin üzerinde olanlarda yüzde 18 olarak düzenlendi.
Bu yeni vergi düzenlemesini değerlendiren, gayrimenkul sektöründe şirketlere satış ve pazarlama danışmanlığı yapan Satış Küpü’nün yönetim kurulu başkanı Kürşat Tuncel, vergi artışı nedeniyle piyasanın yüzde 25 ila 30 civarında bir daralma yaşayacağı yönünde bazı spekülatif tahminlerin yapılmaya başlandığını söylüyor. “Bu yeni düzenlemeyle konutun değeri ile orantılı bir vergileme yapılması hedefleniyor. Konutta KDV artışı nedeniyle talebin yüzde 25 ila 30 civarında azalacağı tezinin ciddi bir altyapısı yok. Yalnızca KDV oranı artışı nedeniyle piyasanın ciddi ölçüde daralması beklenemez, zira 2012’de TL bazında konut kredisi faizleri aylık yüzde 1.20’lerden yüzde 0.80′lere geriledi. Yani KDV ile gelen maliyetin önemli kısmı faiz düşüşüyle telafi edildi.
“KDV oranı artışını inşaat maliyetine oranlayarak geliştiriciler için bu düzenlemenin ek yük getireceği de iddia edilemez” diyen Kürşat Tuncel, bu uygulamada KDV farkının kısmen tüketiciye yansıtılacağını, kısmen de müteahhitin karından indireceğinin altını çiziyor.
Tüketicinin alım gücünün artmaması ve borçluluk oranının yükselmesi nedeniyle bu yıl piyasanın yatay seyretmesinin beklendiğini belirten Tuncel, sözlerine şöyle devam ediyor; “Mevcut stoktaki yüzde 1′lik KDV avantajı bu dönemde durgunluğun kırılmasına ve stokların erimesine yardımcı olabilir bile. Buna karşın yeni proje arzında ve konut talebinde yalnızca KDV artışı nedeniyle önemli bir değişme beklenmemelidir.”