Kuzey Ormanları için İstanbullular bugün saat 12:00'den itibaren Kadıköy meydanında buluşuyor!
Talana ve yağmaya açılan Kuzey Ormanları'nın feryadını duyan İstanbullar, çevreciler, bugün saat 12:00'den itibaren Kadıköy meydanında buluşuyor. Kuzey 3.Hava Ormanları savunmasını ilk kez bisikletçiler başladı...
Talana ve yağmaya açılan Kuzey Ormanları'nın feryadını duyan İstanbullar, çevreciler, bugün saat 12:00'den itibaren Kadıköy meydanında buluşuyor.
Gün geçmiyor ki, memleketin bir köşesinden bir kaşkaldırı haberi gelmesin! Yakın tarihimizde şimdiden bir milat olarak kabul edilen Haziran direnişinin ardından pıtrak gibi ortaya çıkan forum grupları, giderek kentsel dönüşüm vurgununa karşı örgütlenen mahalle dernekleriyle birleşti.
Onlara çevre örgütleri destek verdi, derken ortaya çatı örgütü "Kent Hareketleri" çıktı. Kartopu gibi ilerledikçe büyüdüler, büyüdükçe hızlandılar. İşte o çatı örgütü, Kent Hareketleri, yanlarına sendika ve meslek örgütlerini de alarak Kuzey Ormanlarında doğa katliamına karşı bayrak açtı. Kadıköy'deki mitingde, bir süredir sınır tanımadan dolu dizgin sürdürülen doğa katliamı ve insani yıkıma hep birlikte dur diyecekler.
Dağcılarda savunmada Üçüncü Köprü inşaatı sırasında, yok edilen Kuzey Ormanları için birçok demokratik eyleme imza atan "Kuzey Ormanları Savunması" üyesi Alper Atmaca, miting öncesi sorularımızı yanıtladı.
¦ Kuzey Ormanlan Savunması nasıl oluştu?
Bu oluşumda birçok çevreden, birçok görüşten insan var. Bu bir çevre hareketi aslında. "Gezi ruhunun devamı" diyebiliriz. Kuzey 3.Hava Ormanları savunmasını ilk kez bisikletçiler başladı. Onların önceki eyleminin sloganı da hatırlardadır: "Buralar eskiden dutluktu."
¦ Eylemin hedefi nedir?
Öncelikli hedefinde 3. Köprü, Kanal İstanbul ve 3. Havaalanı projeleri var. Biz bu projeler için doğanın katledilmesine karşıyız.
15-20 bin kişiye ulaşabilen bir örgütüz. Toplumsal bir farkındalık yaratmaya çalışıyoruz.
¦ Ne zararını gördünüz bu projelerin?
Açıklamak gerekirse; 3. Köprü inşaatı için 2 milyon ağaç kesildi. İlk planda yol, halkın tepkisini çeker endişesi ile orman arazisinden geçmiyordu.
Fakat yanlış kesim yapıldı diyerek kamulaştırma maliyetinden kurtarmak hesabıyla projeyi değiştirdiler ve yeni 100 binlik planda, yol tam olarak kesim yapılan orman arazisinden geçiyor. Kabul etmek gerekir ki, usta bir manevra ile kılıfına uydurdular.
Tabiat Parkı, su havzası dümdüz
¦ Ağaç kesimi durdurulamadı JKZ W> *^aniari! f HM"""! alanı İstanbul'un en büyük su havzası olan Terkos gölünün hemen yanına' Bu proje 2 milyon göçmen kuşun yolunu kesecek. Kesilecek olar ağaç sayısı derseniz yaklaşık 2 buçuk milyon! yapılacak, ^ y obölgeyer.
leşime açılacak! Olan da ağaçlara oldu. "Transit geçiş yapılacak, Gebze'den Edirne'ye kadar çevreye bağlantı yolu vermeyeceğiz" demişlerdi. Biz bu yolu yürüdük ve gözümüzle birçok bağlantı yolu gördük. Ayrıca bu yol, İzmit'e doğru "Ballı Kayalar Tabiat Parkı" nın da içinden geçiyor.
3.Hava alanına gelince, projeye göre inşaat İstanbul'un en büyük su havzası olan Terkos gölünün hemen yanına yapılacak. Bu proje 2 milyon göçmen kuşun yolunu kesecek. Kesilecek olan ağaç sayısı derseniz yaklaşık 2 buçuk milyon! Bu rakamı Makine Mühendisleri Odası veriyor. Ama maalesef Bakanlık, bodur olan genç ağaçları ağaçtan saymadığı için verdiği sayı çok daha düşük. 300 bin, 600 bin gibi rakamlar telaffuz ediyorlar.
Bilim dur diyor ama dinleyen yok
¦ 2B yasası ile bir ilgisi var mı bu kesimlerin?
Yasa tam da bu iş için çıkmıştı zaten.
Kanal İstanbul ise başlı başına bir kıyamet. Bildiğiniz gibi bütün ekolojik dengeyi altüst edecek bir proje. Karadeniz'den gelen az tuzlu su, Marmara yolu ile Ege'ye karışıyor. Kanal, bu karışımın oranını değiştirerek canlıların yaşam alanlarını tehdit edecek ve yok olmalarını sağlayacak. Sadece Marmara değil Ege ve Akdeniz'i de etkileyecek. Bu çok önemli bir konu! Milyonlarca deniz canlısından bahsediyoruz. Üniversiteler, bilim adamları karşı çıkıyor, ama dinleyen yok!
¦ Bir de Yeni İstanbul projesi var. Bunları kapsıyor mu?
Böyle de bir proje var tabii.
Şöyle: Kuzey Marmara otoyolunun hemen kuzeyinde Karadeniz sahilinde orman arazisi ile kıyının birleştiği yerde. Yaklaşık birkaç 100 bin konutluk, içinde gökdelenlerin bulunduğu yeni bir ilçe planı. Hep söylenegelen ünlü "yaşam ve iş merkezi" diye adlandırılan tarzda bir bölge.
Pek çok insanın cebine doğru uzanan bir ağ var burada.
Biz şunu biliyoruz ve inanıyoruz ki, hükümetler her zaman değişir, para her zaman kazanılır, düzen her zaman değişir, ama ormanlar gittiği zaman asla geri gelmez.
Konu sadece Kuzey Ormanları değil Kuzey Ormanları Savunması üyesi Alper Atmaca "amacımız, doğayı kor?
rumak"dedi.
¦ Pazar günü (bugün) düzenlediğiniz mitingden ne bekliyorsunuz? Nasıl bir miting olacak?
Bu zamana kadar küçük gruplarla çeşitli etkinlikler yaptık. Örneğin; İstiklal Caddesinde ağaç kılığında dolaştık, 3. Köprü yolunu yürüdük, insanlara katliamı anlatmaya çalıştık. Ancak Pazar günü daha büyük, kitlesel bir eylem olacağını tahmin ediyoruz. Konu artık sadece Kuzey Ormanlarıyla sınırlı değil. Amaç doğal çevrenin korunması, depreme dayanıklı konutlar, sağlıklı şehirleşme, toplu ulaşım ve nihayet ülkenin kanayan yarası haline gelen kentsel dönüşüme dur demek. Özet olarak; İstanbul'da şehre ait bütün sorunların dile getirilebileceği büyük bir platform diyebilirim. Karşı olduğumuz şey devletin ortaya koyduğu şiddet ve zorla dayatılanlar.
Yağmanın hesabını versinler
¦ Mesajınız ne olacak?
Çevre katliamını durdurun, insanlar üzerindeki sermaye baskısını durdurun, rant baskısını durdurun. Bizler İstanbul halkı olarak, yağmanın hesabının sorulmasında tarafız. Bu hesabı sormaktan asla vazgeçmeyeceğiz.
Bütün İstanbul halkını, yağmalanan şehrimizin, mahallemizin, doğamızın, kamusal kaynaklarımızın hesabını sormak için, 22 Aralık Pazar günü Kadıköy Meydanı'nda olmaya çağırıyoruz.
Aydınlık Gazetesi