Eğitim

Leventlerin namazgahı ilgisizlikten harabeye döndü

Gelibolu'da sefer hazırlığı yapan leventlerin ibadethane olarak kullandığı namazgâhın hali içler acısı

Ayyaşların yatıp kalktığı, duvarları karalama tahtasına dönen 600 yıllık ata yadigârının bakımsızlığı, yarımadayı ziyarete gelenleri hayrete düşürüyor. Osmanlı vakıf geleneğinin nadide örneklerinden olan açık hava mescidi, hak ettiği ilgiyi görmeyi bekliyor.

Osmanlı'nın donanma merkezi Gelibolu'dan sefere çıkan leventlerin ibadethane olarak kullandığı namazgâh, ayyaşların mekânı oldu. 600 yıllık Osmanlı tarihine tanıklık eden ve yıllara meydan okuyan tarihî açık hava mescidinin hali içler acısı. İlçe merkezinde olmasına rağmen yerel yönetimlerin sahipsiz bıraktığı namazgâh, yok olma tehlikesiyle karşı karşıya. Yazı tahtasına çevrilen duvarlarına hayvan resimleri, aşk ilanları ve saçma sapan sözler karalanan mescit, kendisine sahip çıkacak vefalı insanları bekliyor.

Tarih araştırmacısı Mehmet İhsan Gençcan, namazgâhın, dünyanın dört bir yanından Gelibolu'yu görmeye gelen ziyaretçilerin uğrak yeri olduğunu söylüyor. Yarımada gezisinde ata yadigârı namazgâhın merak uyandırdığını belirten Gençcan, "Namazgâh görüldükten sonra şehitliğe geçilir. Buranın koruma altında olduğunu sananlar, kendi haline terk edildiğini, duvarlarının karalandığını görünce hayrete düşüyor. Yerel yöneticileri, buraya sahip çıkmaya davet ediyoruz." diyor.

Gelibolu Kaymakamı Namık Kemal Nazlı da namazgâhın Vakıflar Bölge Müdürlüğü koruması altında olduğunu kaydediyor. Güvenlik için gece gündüz kontrol ettirdiklerini aktaran Nazlı, "Bazen yazıları siliyoruz ancak yeniden yazılıyor. Tel örgüyle çevirmeyi düşündük ancak hoş bir görüntü olmayacağı kanaatine vardık. Gelibolu Belediyesi'nin, bu çevrede bir düzenleme çalışması var. Tamamlandıktan sonra biz de bu tarihî eserin korunması için bir önlem geliştireceğiz." diye konuşuyor.

1407 yılında İskender Bey tarafından yaptırılan namazgâh, sefere çıkan deniz erleri için ibadethane olarak inşa edilmiş. Gelibolu'nun Fener mevkiinde, boğaz manzarası olan bir tepededir. Girişindeki mermer kapı, Ladikli Süleymanoğlu Âşık tarafından yaptırılmıştır. Kapının üzerinde kitabe de vardır. Osmanlı'da vakıf geleneğinin nadide örneklerinden biri olan ve hacca, sefere, askere gidenlerin uğurlandığı namazgâhlar, birlik ve beraberliğin sağlanmasında da önemli roller oynamıştır.
Muzaffer Altunay / Zaman