Genel

Maliye Bakanı Mehmet şžimşek: Türkiye isterse 3. köprü kamu imkanıyla yapılır!

Maliye Bakanı Mehmet şžimşek, İstanbul Boğazı'na 3. köprü yapımını da içeren Kuzey Marmara Otoyolu Projesini Türkiye'nin istemesi durumunda kamu imkanları ile de yapabileceğini, ancak kendi tercihlerinin mümkün olduğunca bu türden, kendi kendini

Maliye Bakanı Mehmet şžimşek, İstanbul Boğazı'na 3. köprü yapımını da içeren Kuzey Marmara Otoyolu Projesini Türkiye'nin istemesi durumunda kamu imkanları ile de yapabileceğini, ancak kendi tercihlerinin mümkün olduğunca bu türden, kendi kendini zamanla finanse edebilecek projelerin özel sektör eliyle yapılması ve özel sektör eliyle işletilmesi olduğunu bildirdi.

şžimşek, İstanbul Boğazı'na 3. köprü yapımını da içeren Kuzey Marmara Otoyolu Projesini Türkiye'nin istemesi durumunda kamu imkanları ile de yapabileceğini, ancak kendi tercihlerinin mümkün olduğunca bu türden, kendi kendini zamanla finanse edebilecek projelerin özel sektör eliyle yapılması ve özel sektör eliyle işletilmesi olduğunu bildirdi.  

Bakan şžimşek, katıldığı bir televizyon programında soruları yanıtladı. İstanbul Boğazı'na 3. köprü yapımını da içeren Kuzey Marmara Otoyolu ihalesinde teklif gelmediğinin hatırlatılması üzerine şžimşek, gerek Avrupa'daki borç krizi gerek yine Avrupa'daki bankaların bünyelerinin zayıf olması nedeniyle şirketlerin finansman bulma konusunda sıkıntı çekmiş olabileceğini veya çalışmalarını tamamlayamamış olabileceklerini söyledi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da ifade ettiği gibi Türkiye'nin makro ekonomik dengelerinin oldukça güçlü oluğunu dile getiren şžimşek, œBöyle bir projeyi Türkiye isterse kamu imkanlarından yapabilir ama bizim tercihimiz mümkün olduğunca bu türden, kendi kendini zamanla finanse edebilecek projelerin özel sektör eliyle yapılması ve özel sektör eliyle işletilmesidir dedi.

Türkiye'nin bu konuda çok büyük bir başarı örneği olduğunu vurgulayan Bakan şžimşek, İzmit Geçişi ile İzmir Otoyolu'nun çok büyük projeler olduğunu ve buralarda süreçlerin başladığını ifade etti.

 

Cari açık

 

Cari açığa ilişkin bir soru üzerine de Bakan şžimşek, aslında Türkiye'nin çok güçlü bir makroekonomik performansı olduğunu, ancak her şeyin de güllük gülistanlık olmadığını, bunun kabul edilmesi gerektiğini ifade etti.

 

Bakan şžimşek, cari açığın önemli bir makro problem olduğuna dikkati çekerek, bu sorunun temelinde sanayideki rekabet eksikliğinin ve tasarruf açığının olduğunu söyledi.

 

Ak Parti hükümetlerinin, görev süresi boyunca her zaman œNasıl katma değeri ve teknoloji yoğunluğu daha yüksek ürün üretiriz sorusunun cevabını aradığını aktaran şžimşek, buna ilişkin önemli adımlar da attıklarını bildirdi.

 

Bunun dışında cari açığın önemli nedenlerden birinin de enerji ithalatı olduğunu anlatan şžimşek, şunları kaydetti:

 

œBurada hükümet olarak elimizden geleni yapıyoruz. Rüzgarımızı, güneşimizi, suyumuzu enerjiye dönüştürmeye başladık ama Türkiye her geçen gün büyüyor, zenginleşiyor ve enerji ihtiyacı da artıyor. Aslında hiç bir dönemde olmadığı kadar şu anda yerli ve yenilenebilir enerji kaynakları harekete geçirilmiş durumda. Biz rüzgarda Avrupa'da üreticiler arasında 5 yıl önce 34. sıradaydık. şžimdi ilk 10'a doğru gelmeye başladık. Hedef ilk 3.

Bakan şžimşek, uzun vadede eğitime öncelik vermenin de önemini vurgulayarak, şu anda bütçeden en fazla payı icracı bakanlıklar arasından Milli Eğitim Bakanlığının aldığını ifade etti.

Tasarruf oranları

Tasarruf oranlarına da değinen şžimşek, şöyle devam etti:

œSon yıllarda aslında bir anlamda Türkiye kendi başarısının kurbanı. Biz bütçe açıklarını azalttık. Siyasi istikrar var, hükümete büyük bir güven var. şžimdi enflasyon hızla indi, faizler hızla indi. Eskiden vatandaşımız 30 yıl çalışır, biriktirir bir ev almaya çalışırdı. Aynı şekilde araba almak için de yıllarca biriktirirdi. şžimdi devir değişti. çünkü biz enflasyonu ve faizi düşürünce krediye erişim kolaylaştı. Eskiden en uzun kredi vadesi 18-24 aydı, şimdi 20 yıla kadar rahat bir şekilde kredi bulabiliyorsunuz. Finansmana erişim kolaylaşınca, finansmanın maliyeti düşünce vatandaşımız ötelediği, geciktirdiği tüketimi yapmaya başladı. 2011 yılında Türkiye'de 864 bin araba satıldı. çok değil 2001-2002'ye gidin satılan araba sayısı 150-200 bin arasıdır.

Cari açığın çözümü için özel sektörü daha çok ARGE yapmaya teşvik ettiklerini anlatan şžimşek, ARGE harcaması yapan şirketlere vergi avantajı sağladıklarını ifade etti.

Enerjide dışa bağımlılığı azaltmak için yerel kaynakların harekete geçirilmesi gerektiğini ve bu konuda da ellerinden geleni yaptıklarını ifade eden şžimşek,

œTasarruflar konusunda kamu üzerine düşeni yapıyor. Özel sektör tasarruflarını artırmak için de şu an bir paket üzerinde çalışıyoruz. Özellikle İstanbul'un bir finans merkezi haline getirilmesi ve dolayısıyla Türkiye'nin o anlamda da fonların aktığı bir cazibe merkezi olması için şu anda vergi dahil bir çok konuda teşvikler üzerinde çalışıyoruz. Özellikle bireysel emeklilik fonları olsun, finansal enstrüman çeşitliliği olsun, finansal piyasaların derinleştirilmesi olsun, şu anda bu paket üzerindeki çalışmalar devam ediyor diye konuştu.

Söz konusu paketin, yılın ilk yarısında TBMM'ye geleceğine inandığını ifade eden şžimşek, œBu çalışmaları biraz ince yapmak lazım. Belki daha erken olur, bu Başbakan Yardımcımız Sayın Ali Babacan'ın başkanlığında yapılan bir çalışma dedi.

AA