Marmara Denizi 50 santim yükselecek, sahiller su altında kalacak!

Bu uyarıyı Boğaziçi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Levent Kurnaz yaptı. Kurnaz, “Deniz yükseleceği için İstanbul Boğazı’nda sahile yakın binalar su altında kalacak. Sahil ulaşımı imkansız hale gelecek” dedi.Bu ısınma 30 yıl içerisinde etkisini Marmara Denizi’nde de göstermeye başlayacak

Küresel ısınmanın etkileri yavaş yavaş tüm dünyayı etkilemeye başladı. Bu ısınma 30 yıl içerisinde etkisini Marmara Denizi’nde de göstermeye başlayacak. Bu iddia Boğaziçi Üniversitesi'nden Prof. Dr. Levent Kurnaz’a ait. Kurnaz, kutuplardaki buzulların erimesiyle birlikte denizin 50 santimetre yükseleceğini ifade etti.

Boğaziçi Üniversitesi İklim Politikaları Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz, iklim değişikliği ve buzullardaki erimelerin Marmara Denizi'ne yapacağı etkiler konusunda açıklama yaptı. Prof. Dr. Levent Kurnaz, küresel ısınma ile birlikte kutuplardaki buzulların hızla eridiğini belirterek, “Antarktika ve Grönland'daki buzullar hızlı bir şekilde eriyor. Bunun sonucunda da deniz seviyesi yükseliyor” dedi.

Kurnaz şunları söyledi: "Yüzyılın sonuna kadar bu erime nedeniyle denizlerde 1 metreye varan yükselmeler görülecek. 2050 yılında ise Marmara Denizi en az 50 santimetre yükselecek. Bu rakam daha da artabilir. Kıyılarda yaşayanlar şimdiden tedirgin olmalı. Bu sadece yalıları ilgilendirmiyor.

BOĞAZ’DAKİ YALILARI SU BASMIŞ OLACAK

Konu sadece boğazla sınırlı değil. Mesela Kadıköy metro girişi neredeyse deniz seviyesinde. Kötü bir lodos fırtınasında metroyu su basabilir. Bunun için 2050’yi beklemeye gerek yok. Kadıköy metrosunun içine ciddi miktarda su dolacak. Bu problemi daha önce yaşayacağız. 2050 yılına kadar Boğaz’da bulunan yalıları defalarca su basmış olacak. 2050 yılına kadar belki tehlike arzeden yerlere duvar çekerek bu su baskınlarının önleyebiliriz ama daha sonrası ne olacak? Daha ciddi önlemler almak zorunda kalacağız. Bu işler şimdiden planlanmalı.

Dolmabahçe Sarayı, Çırağan Sarayı gibi yerler çevresine duvar örülerek korunabilir. Ancak Kadıköy sahili gibi ya da tüm boğaz sahili gibi bölgeye duvar örmek biraz zor olacak. Çünkü uzun bir mesafe var. Deniz suyunun yükselmesi sadece İstanbul’u etkilemeyecek. Mesela Susurluk Çayı denize dökülüyor. Ancak deniz yükselince çay boyunca karaya tuzlu su akışı olacak. O çevrede terım yapanlar olumsuz olarak bundan etkilenecek. Büyük Menderes, Çarşamba gibi ovalar da yine ciddi şekilde etki altında kalacak.”