Marmara Depremi'nden beri onarılmayı bekleyen bina var!
1999'daki Marmara Depremi'nde orta derecede hasar gören konutlardan bin 238'i hala onarılmayı bekliyor
Bayındırlık ve İskan Bakanlığınca, Sakarya'da orta hasarlı binaların ruhsat ve proje işlemlerinin tamamlanması için belirlenen 31 Aralık 2009 tarihinde sona yaklaşıldı. Tanınan süre sona erecek olmasına rağmen Sakarya'da
halen onarılmayı bekleyen bin 238 orta hasarlı konut bulunuyor. Süre uzatımı olup olmayacağı konusunda Bayındırlık Bakanlığının alacağı kararın beklendiği belirtildi.
İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Sakarya Şube Başkanı Hüsnü Gürpınar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, resmi rakamlara göre iş yerleri de dahil olmak üzere, 1 Aralık itibariyle Sakarya'da bin 238 orta hasarlı daire bulunduğunu söyledi.
2008 yılı başında bin 662 orta hasarlı konut bulunduğunu, 409 konut sahibinin ruhsat alarak onarım işlemine başladığını ifade eden Gürpınar, şöyle konuştu:
"Afet Yasası'nda orta hasarlı konutlarda iskan edilmemesi gerektiği hükmüne rağmen, bu konutlarda bugüne kadar iskana müsaade ettik. Bu da problemi bugüne taşıdı. Dolayısıyla bir defa daha süre uzatımı taraftarı değiliz. Süre uzatımı binaların çokluğu nedeniyle ilk 5 yıl için kabul edilebilirdi. Bu konutların bir an önce tahliye edilmesi gerekir. Süre uzatımı yapılmadığında orta hasarlı binalar ağır hasarlı konuma geçecek, böyle olunca da yıkılacak konut statüsüne girecek."
"DEPREMDEN ÖNCE YAPILAN ÇOK KATLILAR DA SORUN OLUŞTURUYOR"
Sakarya'da orta hasarlı konutların yanında depremden önce yapılan çok katlı binaların da sorun teşkil ettiğini savunan Gürpınar, "Depremi az hasarlı veya hasarsız atlatan yüksek katlı binalarımız da gelecekte yaşanacak depreme hazır değil. Bu binalar mevcut Deprem Yönetmeliği şartlarını taşımıyor. Yeterli güvenliğe sahip değil. Depremi az hasarlı ya da hasarlı atlatan binaların da yönetmelik şartlarını sağlayacak şekilde onarım ve güçlendirmesinin yapılması gerekli" diye konuştu.
Gürpınar, depremin üzerinden 10 yıl geçtiğini ve hasarlı durumdaki binaların korozyon (aşındırma) tehdidi altında olduğunu belirterek, "Korozyon bir kanserdir. Kanser insan vücudunu nasıl kemiriyorsa bina korozyona maruzsa içindeki demiri ve betonu zaman içinde yiyor. Zaman içinde binadaki demir yok oluyor, böyle olunca da bina yıkılıyor. Her binaya durumuna göre farklı onarım uygulanması gerekiyor" dedi.
-"BİR SONRAKİ DEPREME KADAR SORUN ÇÖZÜLMELİ"-
Sakarya Üniversitesi (SAÜ) Rektör Yardımcısı ve Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Yapı ve Mekaniği Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muzaffer Elmas ise depremden bir hafta sonra söyledikleri şeylerin aynısını tekrarladıklarını belirterek, şöyle konuştu:
"Yönetmeliğe uygun olmayan bütün binalar Adapazarı için her zaman risk. Bu binalarla ilgili işlem yapılması, bunun için de az ve orta hasarlı bina ayrımı yapılmaması gerekiyor. Yeni yönetmeliğe uygun olmayan bütün binalar hakkındaki işlem aynı düzeyde önemli. Süre uzayabilir, orta vadede çözülmesi gereken bir sorun. Süre uzatımı ne zamana kadar olur derseniz, bir sonraki depreme kadar sorunun çözülmesi gerekiyor."
AA