Genel

Martı Marina: Dolgu yapılan alan sadece 2 bin metrekare!

Marmaris ’in Kızkumu Plajı ile ünlü Orhaniye köyünde faaliyet gösteren marinada sürdürülen deniz doldurma çalışmalarına tepkigösteren çevreciler ve bazı köylüler, sahile siyah bayrak asarak protesto  gösterisinde bulundu

Orhaniye koyundaki marinanın bitişiğindeki sahilde toplanan bazı çevre örgütleri ile köylüler siyah bayrak astıktan sonra üzerinde marinanın  genişlemesine karşı olduklarını ifade eden yazılar bulunan dövizler açtı.  'Marina istemiyoruz' diye slogan atan grup, tepkilerini dile getirdi.

Marmaris Turizm ve çevre Gönüllüleri Grubu Başkanı Filiz Ersan, gazetecilere yaptığı açıklamada, 'Marinaya dünyada emsali olmayan bir büyüklükte  68 dönümlük denizi doldurma izni verilerek köylülerin yeri gasp edilmiş oluyor.  şžu ana kadar yapılan dolgu işlemlerinde molozlar ve paslı demirlerin de  içerisinde olduğu atıklar kullanıldı. 15 gün kadar önce denize demir kazıklar  çakıldı ve üzerine beton döküldü. Biz buraya gelene kadar iş makineleri  çalışmalarını sürdürüyordu' dedi. Marinanın olduğu bölgede tarihi eser olan bir kilisenin bulunduğunu  belirten Ersan, diğer iki kilisenin ise yok edildiğini öne sürdü. Ersan, 'Geçmiş  yıllarda çekilmiş olan hava fotoğraflarından ve köydeki yaşlıların tanıklığıyla  bunu kanıtlayacağız. Yine bu bölgeden akan ve Su Tanrıçası Hemitea 'nın suyu  olduğuna inanılan kaynağın üzeri betonla kapatılmış' iddiasında bulundu.

çED RAPORUNA GEREK DUYULMAMIşž

Uzun zamandır Orhaniye köyünde yaşayan Grup Doğayla Barış Yönetim Kurulu Üyesi Hakkı çopuroğlu ise marinanın genişlemesine karşı olan binden fazla  köylünün imza verdiğini söyledi. Devam eden hukuki süreçle ilgili bilgi veren çopuroğlu, şunları  kaydetti:

'Açtığımız davada muhatabımız bu işletme değil. Biz burayı korumakla mükellef olan kurumlara dava açtık. Öncelikle İl Özel İdare 'ye buraya verilen  izinlerin toptan iptali için dava açmıştık. Bir takım yöntemlerle davacı olan  köylüleri feragat ettirdiler. Ancak bu imzalar dava dosyasında da olduğu için  hakim feragat dilekçesini kamu yararı gerekçesiyle kabul etmedi. Dava  sürüyor.'

2005 yılında söz konusu marinada yapılacak dolgu çalışmaları için  çevresel Etki Değerlendirme (çED) raporunun gerekli olmadığı yönünde karar verildiğini ifade eden çopuroğlu, 'Bu karar alınmadan her hangi bir itiraz olup  olmadığının belirlenmesi için 15 gün önceden halka duyurulması lazım. Köylülerin  böyle bir belgenin askıya çıktığından haberi yok. çED raporu verilmesi için  bilimsel araştırmanın yapılması ve yöre halkının onayı alınması gerekiyordu. Bu  ikisi de baypas edilerek Muğla Valiliğince çED Gerekli Değildir Belgesi  verilmiş' diye konuştu. Dolgu işleminin yapılabilmesi için revizyon imar planı yapılması  gerektiğini de anlatan çopuroğlu, bu plan değişikliğiyle ilgili muhtarlığa halkı  bilgilendirmek ve karşı çıkan olup olmadığının tespiti için yazı asılması  gerektiğini kaydetti.

çopuroğlu, 'Yine çED raporu olayında olduğu gibi imar değişikliğinden de  köydeki kimsenin haberi yok. Bu planın iptali için de dava açıldı' dedi.

KÖYLÜLERDEN TEPKİ

Köylerinde bulundan Kızkumu Plajı nedeniyle yaz aylarında binlerce turistin Orhaniye 'yi ziyaret ettiğini belirten köylüler de efsanevi olduğuna  inanılan plajdaki denize doğru uzanan kumdan yolun yok olmaya başladığına dikkati  çektiler. Bu durumu marinanın genişleyerek doğal dengeyi bozmasına bağlayan bazı  köylüler, bilimsel araştırma yapılmasını istedi. Köylüler, 'Kızkumu önceden  topuğumuza kadardı, şimdi ise dizlerimize kadar geliyor. Yakında ne Kızkumu ne de  Orhaniye diye bir şey kalmayacak' dediler.

MARTI MARİNA GENEL MÜDÜRÜ GÜNEşžTUTAR

çevreci grupların ve köylülerin iddialarıyla ilgili Martı Marina Genel Müdürü Ercan Güneştutar ise şu açıklamayı yaptı:

'Devletin bazı kurumları vardır ve bu kurumlardan izin almak suretiyle inşaat yapılır. İlgili bütün kurumlardan almış olduğumuz izinler ve ruhsatlar  marinamızın girişinde asılı. Dolgu yapılacak alan 68 dönüm değil. Bu Milli Emlak  Müdürlüğünden kiralanan alanın toplamıdır. 68 dönümlük alanın içerisindeki  yaklaşık 52 dönümü deniz alanıdır. Burada dolgu yapılan sadece 2 bin metrekarelik alandır. Kiliseyle ilgili iddiaları da doğru değil. Kültür ve Tabiat Varlıklarını  Koruma Kurulunun burada tespit etmiş olduğu sadece bir kilise var. O da koruma  altında zaten. Her türlü önlemleri alınmış durumda.'

Bu arada, geçen yıl Temmuz ayında da aynı yerde dolgu çalışmaları yapan marinaya tepkiler olmuştu.

AA