Mavera Group Afrika'da toplu konut inşaatı yapacak!
Mavera Group Yönetim Kurulu Başkanı Necip Gazi Özcan, Afrika'da yol, toplu konut inşaatı yapacak ve fabrikalar kuracak
17 yıl önce Özbekistan'a girerek o coğrafyada 45 milyon dolar yatırım yapan Gazi Özcan, şimdi de yönünü Afrika'ya çevirdi. Özcan Afrika'da yol, toplu konut inşaatı yapacak ve fabrikalar kuracak
Bundan 17 yıl önce Özbekistan'a 10 yıl önce'de Kazakistan'a girerek bugüne kadar o coğrafyada 45 milyon dolarlık yatırım yapan ilk giren Türk girişimci Mavera Group Yönetim Kurulu Başkanı Necip Gazi Özcan, şimdi de yönünü Afrika'ya çevirdi. Afrika'da gıda ve inşaat sektörlerinde varolacaklarını kaydeden Özcan, dış ülkelere yaptıkları ihracatı daha artıracaklarını bunun için de 1.5 milyon dolarlık yatırıma imza attıklarını belirtti.
• Türkiye'nin önemli markalarına kağıt ambalaj üretiyorsunuz.
Evet. Sembol Ambalaj bünyesinde üretilen ağırlıkla gıda ürünlerinin paketlenmesinde kullanılan esnek ambalajlar bunlar. Gıda sektörünün dışında temizlik sektöründe de faaliyetlerimiz var.
• Ekonomik krizi de değerlendirir misiniz? Siz nasıl etkilendiniz?
Bu kriz dünyayı etkileyen bir kriz. Baktığımızda en az biz etkilendik. Gelişmiş Avrupa Birliği ülkelerinde ise krize alışkın olmadıklarından panik bir durum da oldu. Alınan tedbirler ve tecrübe sayesinde, yumuşak bir geçişle aşıyoruz. Konya Sanayi Odası'na (KSO) kayıtlı 1.620 sanayici var. Biz de mevcut sektörde kapasite büyütme ihracata yönelik çalışmalar hedefliyoruz.
• Bir de Kazakistan ve Özbekistan'a ilk giren şirketlerdensiniz.
Yurtdışında Kazakistan ve Özbekistan faaliyetlerimiz var. Gıda, mobilya işiyle de uğraşıyoruz. Esnek ambalaj... Özbekistan'da temiz ve atık su boruları üretiyoruz. Özbekistan'da 17 yıldır, Kazakistan'da 10 yıldır varız.
Komünist sistemi dağılmasının akabinde hemen o bölgelere gittik.
• İlk olmanın verdiği zorluklar nelerdi peki o bölgede?
İstihdam ettiğiniz insanların kültürü farklı, anlayşı, değer yargıları farklı. Bürokratik sorunlar çok. Biz ise ‘az olsun hepsi benim olsun' anlayışından ziyade daha büyük projelere ortaklık şeklinde baktık. Daha büyük çapta girme imkanı oldu, devlet ortaklıklarının verdiği avantajları da elde etmiş olduk.
• Vazgeçmeyi, geri dönmeyi düşündünüz mü?
Endişe ettiğimiz anlar oldu tabi. Kolay değildi oradaki süreç. Ciddi anlamda panikleyen arkadaşlar oldu. Kapasite düşüren de bırakıp giden oldu. Ama biz geri dönmeyi hiç aklımıza getirmedik, sabrettik.
• İhtiyaçları nasıl belirlediniz? Yanlış adım atsaydınız geri dönebilirdiniz?
70 yıl farklı bir rejimle yönetilen bu ülkeler bildiğimiz dünyadan çok farklı. Çok ciddi ihtiyaçlar tesbit ettik, araştırdık. Gıdayla alakalı sektörler öncelikle önümüze çıktı. Altyapı eksikliği, inşaat sektörü derken temiz ve atık su yatırımını getirdi. Kazakistan'da da bu şekilde yapılandık. Şuana kadar 45 milyon dolarlık bir yatırımımız var o coğrafyada.
• Pazar araştırmalarınız sürüyor mu?
TUSKON'la birlikte yapıyoruz araştırmaları. TUSKON'un kurucu yönetim kurulu üyesiyim. Ticaret köprüleri, dış ticaret müsteşarlıklarımızla yaptığı yurtdışı gezileri, aktiviteleri, ezber bozacak çalışmalar olarak değerlendiriyorum. Birlikte Asya ve Kafkasya, Afrika ve Ortadoğu'da çeşitli seyahatlere katıldık.
• Somut bir tablo var mı?
Bu seyahatler sonrasında ağırlıkla Afrika'da yatırımlarımız gündemde. Afrika'da iki ayrı ülkede varolacağız. Gıda ön planda olacağız. İnşaat konusunda da projelerimiz var. Fabrika kuracağız, devletin taahhüt işleri ve ihaleler olacak. Yollar yapacağız. Zamanla toplu konut işlerinde de olacağız. Orada 7 milyon dolarlık bir bütçe öngördük sadece gıda için. İnşaatla ilgili somut bir rakam henüz yok. Ayrıca kendi yapacağım projeler de olabilir o bölgede.
• Başka yatırımlar var mı kafanızda?
Modernizasyon ve tevsi yatırımlarımız var. Üstelik bu yatırımı krizde yapmaya karar verdik. Daralmayı hiç düşünmedik. Bu yatırım bizim kapasitemizi yüzde 30 civarında artıracak, maliyeti ise 1.5 milyon Euro. İngiltere, K. İrlanda, Fransa, İskandinav ülkeleri yeni ihracat hedefimiz. Satışımızı buralarda artıracağız şu anda da toplam 7 ülkede ihracat yapıyoruz.
‘Açılım, askeri ve polisiye tedbirin dışında bir formül'
Siyasi anlamda da doğru adımlar atılıyor. Türkiye'nin kangren olmuş, 35 bin insanın yaşamını kaybettiği bir yaranın sarılması için askeri ve polisiye tedbirlerin dışında da formül üretildi. Demokratik açılım yasa, mevzuat değişiklikleri ile iç barışın sağlanması noktasında ciddi bir adım. Bu süreç soğukkanlılıkla karşılanırsa sürecin sonunda daha güçlü bir Türkiye çıkacak.
Türkiye'deki politika müteşebbisi destekliyor
Türkiye'deki şartları sanayici olarak pozitif görüyoruz. İhracatımız 132 milyar dolar civarında gerçekleşmiş. AB ile ilişkiler noktasında iyi şeyler olursa gelişmeler daha da hızlanır. Yoğun seyahat programımızda da görüyoruz. Son yıllarda Türkiye, dünyada olması gereken yere doğru hızla gidiyor. İlgi alaka görüyoruz yabancılar açısından. Bunlar bizim daha önce görmek istediğimiz ama olmayan görütüler. Hükümetin ve Dışişleri'nin çalışmaları sayesinde vize ile ilgili gelişmeler çok önemli sanayici için. Bu adım ticarete, yatırıma çok ciddi anlamda yansıyacak. 2002 Kasım seçiminden sonra AK Parti iktidara geldi, daha sonra da iktidarını muhafaza etmenin yanı sıra ciddi mesafe aldı. Türkiye 7 yıl içinde tek başına iktidarın verdiği avantaj ve iktidar doğrultusunda doğru kararlar aldı. Daha önce çok pozitif hizmetler edildi diyemeyiz. Altyapı yatırımları tamamlandı, organize sanayiler ciddi teşvik edildi. Arsa tahsisi, bölgesel teşvikler sağlandı, rekabet gücü artırıldı. Müteşebbisi destekleyen politikalar izleniyor şu anda Türkiye'de.
Ticareti maydonoz ve marul satarak öğrendim
Ben hep çalışmayı seven bir öğrenciydim. Çocukluktan beri zoru seçmeyi, mücadele etmeyi seven bir yapım hep vardı. Ben aslen Kayseriliyim. Aileler çocuklarını ticarete alıştırma adına çalıştırırdı. Benim babam memur olduğu halde beni bu terbiyleye büyüttü. Çiklet, çekirdek sattım. Kale dibinde maydonoz, marul sattım. Tatillerde çalışma gelenekti o zamanlar. Hep ticaret yapmak vardı içimde. Ardından üretim gelmeliydi.
Star/Fulya Erdem