Mega projelerin etkisi İstanbul’un idari sınırlarını aşıyor!
TOKİ Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığınca gerçekleştirilen Ev ve Şehir Seminerlerinin 26’ncısı yapıldı.
TOKİ Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığınca düzenlenen Ev ve Şehir Seminerlerinin 26’ncısı yapıldı. “Bölgeselleşen İstanbul: Marmara Bölgesinde 1990 Sonrası Arazi Örtüsü Dönüşümü” konulu seminerde açıklamalar yapan Dr. Özlem Altınkaya Genel, kentleşmenin, mega projelerin ve endüstrinin 1990-2012 tarihleri arasında Marmara Bölgesi arazi örtüsünde yarattığı değişimi haritalar üzerinden anlattı.
Dr. Özlem Altınkaya Genel, Harvard Üniversitesi'nde bitirdiği doktora tezi araştırmaları kapsamında İstanbul’un kentsel gelişiminin yarattığı ekolojik değişimleri, İstanbul ve yakın çevresine odaklanan metropoliten ölçek yerine, bölgesel ölçekten faydalanarak Marmara Bölgesi’nde gerçekleşen ekolojik dönüşümü masaya yatırdı. Genel, küçük bir bölgede büyük bir çeşitlilik içeren arazi kullanım örüntüsü olduğunu söyleyerek Gemlik’teki zeytinlikler, Manyas Kuş Gölü, Dilovası gibi alanların ağır kentleşme baskısı nedeniyle sürdürülebilirlik problemleriyle karşı karşıya olduğunu belirtti.
İstanbul’a bölgesel ölçekten bakıldığında, yeni kentsel ve ekolojik farkındalıklar yakalanabileceğini belirten Genel, bölge çapındaki endüstriyel yayılmanın parçalanmış bir peyzaj yarattığını da söyledi.
“MEGA-PROJELERİN ETKİSİ İDARİ SINIRLARI AŞIYOR”
Marmara Bölgesi ve İstanbul’un mega-projeler bağlamındaki etkileşiminin de üzerinde duran Özlem Genel, bu projelerin etkilerinin İstanbul’un idari sınırlarını aştığını söyleyerek, Kanal İstanbul Projesi’nin Karadeniz ve Akdeniz havzalarının ekolojilerini etkileyecek kapasitede olduğunu söyledi.
Genel, 6360 Sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’na da değinerek, “Kanunun mülki idare bölümlerinde neden olduğu değişiklikler kadar tetikleyeceği ekolojik değişimlerin de üzerinde durulmalıdır” diye konuştu.
“İSTANBUL, BÖLGELER ARASI DİNAMİKLERİN HÂKİMİ”
Çalışmaları kapsamında farklı arazi örtülerinin birlikteliğini ve yoğunluklarını gösteren haritaları da paylaşan Genel, araştırmaları kapsamında elde ettiği verilerle 1990-2012 yıllarında Marmara Bölgesi’ndeki tarım ve orman arazilerindeki değişimin, bölgenin kırsal ve kentsel yerleşim sistemindeki dönüşümün ve mekânsal dağılım dinamiklerinin ortaya konulduğunu söyledi.
Çalışmadan elde edilen sonuçlara göre yoğun endüstriyel gelişmeye rağmen Trakya ve İstanbul’un çevresindeki tarım alanlarının direndiğini dile getiren Genel, “İstanbul’un ise bölgeler arası dinamiklere hâkim olmaya devam edeceğini, ama coğrafi ilişkileri aşamayıp tekillik durumunu sürdüreceğini söyleyebiliriz” dedi.