Mehmet Kurt'tan kentsel dönüşüm çağrısı!

Mudanya'yı cazibe merkezi haline getiren Lik Yapı'nın Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Kurt, Bursa Hakimiyetin sorularını yanıtladı. Kentsel dönüşüm konusunda ev sahiplerine çağrıda bulunan Kurt, insanların müteahhit seçerken dikkatli olmalarını, her söylenene inanmamalarını söyledi. 

Öncelikle Lik Yapı'nın nasıl ortaya çıktığından bahsedebilir misiniz? 

Karadenizli bir aileyiz. Baba mesleğimiz inşaat sektörü. Bu yolla başladık... Tabii Lik Yapı'nın kuruluşu esas olarak 2006 yılı. Merak edenler oluyor, Lik kelimesi nereden geliyor diye. 

Onu da açıklayayım. Aslmda Likoğlu'dur aslı. Yöremizde bize verilmiş olan bir lakaptır bu. Biz daha önce inşaat sektöründe Adana'da, Trabzon'da, Mersin'de, Ankara'da ve İstanbul'da faaliyet gösterdik. 2010 yılından bu yana da Bursa'da insanlara yeni yaşam alanları inşa ediyoruz. 

Peki Lik Yapı'nın projelerinden bahsedersek neler söyleyebilirsiniz? 

Bursa'da ilk önce Nilüfer'de MissPark Villaları adıyla 32 tane villa yaptık. Bölgesine değer katan bir proje oldu. 

Sonrasında Mudanya'ya geldik ve BurgazPark projesini gerçekleştirdik. 

Mudanya'ya ilk anlarda çok talep yoktu ama benim kendi keşfim gibi oldu bu. Zira Mudanya bence tam anlamıyla değerlendirilemiyordu. İstanbul'a yakınlığı, ulaşımın kolaylığı, havası, doktorların bile reçete diye yazdığı bir yer. Deniz havası, doğası, sanayisi de yok havası temiz. Eskiden daha çok yazlıkçıların rağbet ettiği bir yerdi Mudanya... Mudanya'da proje yoktu, eğer olursa, yani kaliteli projeler üretilirse, insanların beklentileri en iyi şekilde sağlanırsa, insanların tercih edeceğini düşünüyordum ve haklı çıktım. Lik Yapı Mudanya'da bir ilk başlattı. Bir farklılık başlattı. Sonrasında tabii devamı geldi projelerin. Burgazpark 2 ve Burgazpark 3 yaptık. Şu anda müşterilerimiz evlerinde yaşamaya başladılar. Öncelikliğimiz her zaman kalite oldu. Kalite ve görselliğe önem veriyoruz. Aynı zamanda yine Güzel yalı'da Çamlık Konakları adında bir projemiz var. Kalitesiyle dikkat çeken bir proje o da. Toplam 30 dairelik yaptık. 

Dünyada en iyi kalitede ürünleri kullanan yüzde 4 arasmdayız. Kısaca söylersem, 'doğru yer, doğru proje, doğru müteahhit' sloganımız bu. Ayrıca Halitpaşa Konakları projemiz var. Ki bu projemiz Şehrin Yıldızları yarışmasmda, 'Çevresine Değer Katanlar' dalında ödül aldı. Şimdi aynı bölgede Seyrü Sefa 1 ve Seyrü Sefa 2 adından iki projemiz daha var. Bunlar da önümüzdeki sene bitecek. Önümüzde sene teslim edeceğimiz bir diğer projemiz de Likoğlu Residence. 

 YEŞİLİ KATLETMEYELİM 

Sormak istediğim bir şey de şu; Ben mesela Gemlik'te yaşıyorum ve orada insanların en çok şikayet ettiği şeylerden biri, özellikle Manastır bölgesi için, "Heryer beton oldu, yeşillik kalmadı, bütün tepeler bina doldu" şeklinde. Size de bu yönde eleştiriler geliyor mu? Sizin bu konuya yaklaşımınız nedir? 

Mudanya'da kentsel dönüşümle ilgili bürokratlarla, belediyeyle bir hazırlık çalışması yapıyoruz. Diyoruz ki bu Mudanya'da bundan sonra yeşili katletmeyelim, bozmayalım, zeytinlikleri muhafa edelim. Mevcut yapıları yeniden yapalım. Ayrıca Mudanya'da evler değer kazandı ki bu az bir rakam değil yüzde 200-300 gibi bir rakamdan bahsediyoruz burada. Sahil kenarı olması, İstanbul'a kolay ulaşıma sahip olması... Mudanya yaşamak için çok güzel bir yer. Ayrıca Körfez Geçişi yapılıyor. Bu da büyük bir avantajdır. 

İstanbul'un birinci tercihi Mudanya, öte yandan yabancıların da buraya ilgisi var. Bursa'ya ciddi bir akm var. Özellikle Arap yarımadasından. 

Kentsel dönüşümden bahsettiniz. Bu konudaki düşünceleriniz neler? 

Zira insanların bu konuya temkinli yaklaştığını, bir karmaşanın hakim olduğunu görüyoruz. Özellikle Doğanbey örneği insanlan korkuttu. 0,50 emsal artışı getirildi, sonra mahkemeye takıldı. 

Sizce bu konuda neler yapılmalı? 

Öncelikle kentsel dönüşüm bir an önce başlamalı. İki aşamadan bakıyoruz biz. Bir tanesi, maddiyat bir de maneviyat. 

Maddiyattan kastım, oradaki binaların yenilendikten sonra kazandığı değer. 

Maneviyat kısmı ise insanların can sağlığı. Geçmişte yaşanan depremler pek çok acılara sebep oldu. Bizim ülkemizde, Mudanya'da Bursa'da, istatistiklere göre buralarda yıkılması gereken 1500 bina var. Bu az bir rakam değil. Direkt yıkılması gerekiyor bunların. Devletin baskı kurup bu işi hızlandırması gerekiyor. Büroktarik engellerin dışında, vatandaşın kafası rahatlatılmalı. Adam bir ev almış ya da babasıdan kalmış. 

Ömrü orada geçmiş. Şimdi adama diyoruzki sen bu evden taşınacaksın. Bir müteahhit de geliyor, ben sana 90 metrekare ev veririm, öbürü gelip 70 metrekare diyor. Adamm kafası karışıyor doğal olarak. Ne zaman yapılacak da evine dönecek, acaba ömrü yetecek mi, bunu düşünenler var. Bir yaşlı teyzemizle karşılaştım, bana "Oğlum ben burada ölmek istiyorum, evimden çıkmam" dedi. Bu kentsel dönüşümün bu aşaması, yani mal sahibi ve müteahhit görüşmesi çok uzun sürüyor. 

Onun için şunu söylüyorum, bu konuda şehrin, ilçenin toplum önderleri, kanaat önderleri bir konsey kuralım ve vatandaşı bilgilendirelim. Ne olacak, nasıl olacak. Ayrıca kaliteli, nitelikli, sağlıklı, sorunsuz müteahhitler şunlar, referanslan şunlar, evrakları düzgün. Bu konuda bir bilgi toplantısı yapmak lazım. Vatandaşı yönlendirmek lazım. Yoksa her kafadan bir ses çıkıyor. 

Televizyolarda görüyoruz. Sürekli yeni konut projeleri, rezidans inşaatları... 

İnşaat sektörü ekonominin bel kemiği haline geldi. İnşaat sektörünün bu yükselişini neye bağlıyorsunuz? Kentsel dönüşümün buradaki etkisi nedir? 

1999 depreminden bu yana inşaat sektöründe bir durağanlık esasında Türkiye ekonomisinde bir durağanlık vardı. Konut açığı vardı. Türkiye'nin kendi açığı varken bir de sonrasından yurtdışına, yani yabancılara konut satışı serbest bırakıldı. Konut açığı daha da arttı. Öte yandan  TOKİ  hızla faaliyete başladı. Yetiştiremedi. Öteki taraftan yurtdışından adam gelip blok blok daire alıyor. 

Ayrıca baktığınız zaman göreceksiniz, inşaat sektörü tam 150 sektörü destekliyor. Türkiye zaten konutla büyüdü. Yapılan bir araştırmada TOKİ'nin ekonomiyi canlandırmada büyük rolü olduğu ortaya çıkmıştı. Şu anda konut sektörü biraz durağanlık yaşıyor. Faizler yüksek düşürülmeye çalışılıyor. Faizlerin düşmesi ve yurtdışı satışların ihracat sayılması. 

Ev sahiplerine ne tavsiye edersiniz?

Mal sahiplerine çağrımdır, bir işi verirken araştırsınlar. Müteahhitleri araştırsınlar piyasadan, yaptığı işi zamanında teslim etti mi, insanlarla sorun yaşadı mı bunuları öğrensinler ve ona göre kararlarını versinler. Şimdi ben Mudanya'da 500 konut teslim ettim. Az bir rakam değil. 500 insanın herbirisine tek tek sorsanız, memnun musunuz, davranışlar değişti mi, bunları sorarsanız memnuniyeti görürsünüz. Yüzde 100 değer kazanan alıcılarımız var. Müteahhitlik uzun vadeli bir yatırımdır, sözünüzde duracaksınız, yalan konuşmayacaksınız, asla doğru adamlıktan şaşmayacaksınız. 

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı? 

Özellikle şunu söylemek istiyorum. Konut fiyatlarının Türkiye'de yüksek olduğunu düşünüyoruz ama konut her zaman sağlam bir limandır. Dövizden de diğer yatırım araçlarından da her zaman sağlam bir limandır. Bizden konut alanlar insanlar hep daha çok kazandılar. Mudanya, İstanbul'un arka bahçesi, havası temiz denizi güzel... Mudanya'da yatınm yapmalarını tavsiye ediyorum. Kentsel dönüşüm için ise eski binalarda oturan mal sahiplerine çağrım şu, bir an önce araştırsınlar, güvenilir müteahhitler bulsunlar ve daha sağlam daha kaliteli bir yaşamı tercih etsinler. Çevreyi, yeşili bozmadan, doğayı muhafaza ederek, yerinde bir dönüşüm gerçekleştirelim. Bursa'da daha kaliteli, daha nitelikli, daha rekabet edici marka projeler yapılmasını diliyorum ben. 

BURSA'DA DA projelerimiz olacak 

Lik Yapı olarak sizin hedefiniz ne? Lik Yapı'nın gelecek dönem planları arasında Mudanya'dan çıkıp, başka ilçelerde de proje yapma hedefiniz var mı? 

Bursa'da kentsel dönüşümle ilgili çalışmalarımız var. Bursa'da da olmak istiyoruz. Mudanya dışında da bizi Bursa'da isteyen müşterilerimiz var. 

Çalışamlarımız devam ediyor. 

Önümüzdeki sene Bursa'da bir yerde de inşaata başlamayı planlıyoruz. Ama şimdilik Mudanya'dayız. 

Yani diyorsunuz ki toplumun saygı duyduğu kişiler toplanıp, inşaat firmalarını araştırıp, bilgileri derleyip kimle bu işi yapabilir bir karar vermeli ve vatandaşa sunmalı... Yalnız burada adaletsizlik meydana gelemez mi? Yani güvenilir olur mu? 

Toplum önderleri, politikacılar tavsiyede bulunur. Ben 12 proje yaptım. Bu projeleri yapmak için en az 50 mal sahibiyle muhatap oldum. Benim referansım mal sahipleri. 

Onlarla sorun yaşamadıysam işimi doğru düzgün yapan bir müteahhidim demektir. Bu en iyi reklamdır aslında. 

Bursa Hakimiyet