Kent Haberleri

Mehmet Tatar: Yaşadığımız çevre afetlere karşı güvensiz!

TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Adana Şube Başkanı Dr. Mehmet Tatar yaptığı açıklamada " Yaşadığımız çevre bugün, düne göre afetlere karşı daha güvenli değildir ” dedi.


TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) Adana Şube Başkanı Dr. Mehmet Tatar, "Yaşadığımız çevre bugün, düne göre afetlere karşı daha güvenli değildir” dedi.


Dr. Tatar, 5 Haziran Dünya Çevre Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, tekellerin kar hırsının, dünyanın dört bir yanında çevreyi katletmeye devam edeceğini belirterek, “Bio-akaryakıt ile ‘çevreci‘ bir maske altında tarım alanları tekellerin ihtiyacına göre düzenlenecek ve milyonlarca insan açlıkla yüz yüze bırakılacaktır. Plansız kentleşme, fosil yakıta dayalı üretim modelleri, hızla artan nükleer ve kimyasal atıklar, genetiği değiştirilmiş organizmalar, termik ve nükleer santraller ‘gelişme‘ olarak dayatılacaktır. 2B yasası ile de ormanlarımızın yok edilişi yasal hale getirildi. Bir yandan enerji ihtiyacı ve dışa bağımlı olmayalım bahanesiyle nehirlerimiz, derelerimiz satışa çıkarılıp, HES‘lerle doğal çevre ve suyun insan hakkı olması yok edilirken, diğer taraftan dışa bağımlı, çevre felaketleri yaratan nükleer santrallerin, termik santrallerin kurulması yaygınlaştırıldı" diye konuştu.


Dr. Tatar açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Ülkenin dört bir yanında, HESler, siyanürlü altın ve gümüş işletmeleri ile termik santrallerle, kültürel ve tarihi değerlerimizi yok eden barajlarla, susuzlaştırılan derelerimiz ve tarım alanları, imara açılan ormanlarımız, afet riski altındaki kentlerimiz ile doğal çevremiz, yaşam alanlarımız sürdürülebilir kalkınma adına daraltılırken, suyun piyasalaşması, nükleer santrallerin kurulması, siyanürlü altın işletmeleri, ormanların tahribi devam edecek. Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun‘un yürürlüğe girmesiyle bırakın sağlıklı bir çevrede yaşam hakkını, binlerce insanın barınma hakkı ranta kurban edilecek. Plansız ve denetim dışı gelişmelerin, kaynakları hızla tükettiği gibi bir doğa olayı depremi katliama, yağışları sel felaketlerine, maden işletmelerindeki yanlış uygulamalar işçi ölümlerine yol açmaktadır. Kentleşme için verilen yanlış yer seçimi kararları, yeterli mühendislik hizmeti almayan yapı üretimi ve özellikle denetimsizlik bir doğa olayını yine afete dönüştürmüştür. Bir afet ülkesi olan yurdumuzda yapı güvenliği, Odaların da denetim süreçleri dışında bırakılması nedeniyle bugün daha fazla denetim dışı bir hale gelmiştir. Yaşadığımız çevre bugün, düne göre afetlere karşı daha güvenli değildir.”

Dr. Mehmet Tatar, Ege Denizinde meydana gelen 6.5 büyüklüğündeki depremin, depreme hazırlıksız olduğumuzun gerçekliğini ana hatlarıyla ortaya çıkardığını ifade ederek, "Sadece son birkaç yıllık dönemde yaşadığımız, Kütahya-Simav ve Van depremlerinin yol açtığı can ve mal kayıpları, yapı denetim sisteminin ne derece yetersiz ve sorunu çözmekten uzak olduğunu göstermiştir. Ayrıca, Soma da meydana gelen maden kazası; maden ocaklarında her yıl yaşanan ve artarak devam eden kazaların, bilimsel ve teknik alt yapı eksikliği kadar madencilik alanında uygulanan yanlış politikaların bir sonucu olduğunu göstermektedir” dedi.



Adana Güney Haber Gazetesi