Ekonomi

Memur maaş zamları ve emekli maaşları için Erdoğan'dan yeni formül: İşin içinden çıkacağız

Enflasyon rakamlarının Mart ayında beklenenin üzerinde çıkması hükümetin rakamları yeniden masaya yatırmasına neden olacak mı? Memur, emekli maaşları ve milyonlarca asgari ücretli için hayati önem arz eden durum için Erdoğan'dan yeni bir formül sinyali geldi. Yüksek enflasyon nedeniyle zor dönemden geçen vatandaşın dikkatini çeken 'Yeni dönem yeni formül mesajı" verdi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletvekilleri ile toplantıda konuştu. Yüksek enflasyon nedeniyle zor dönemden geçen vatandaşın dikkatini çeken 'Yeni dönem yeni formül mesajı" verdi. Erdoğan, "Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapma kararımızdan asla geri adım atmadık, atmayacağız. Bu hedefi milletimizin yeni Kızılelması olarak görüyoruz.  Şimdi yeni bir safhaya geçiyoruz. Bu safhadaki ara hedefimiz, insanlarımızın fahiş fiyat artışları ve yüksek enflasyon sebebiyle gerileyen alım güçlerini eskisinin de üzerine çıkartmaktır. Hem vatandaşlarımızı enflasyona ezdirmeyecek hem de bizi ekonomideki hedeflerimizden uzaklaştırmayacak bir yöntemle bu işin içinden çıkacağız." açıklaması yaptı. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Genel Merkezi'nde düzenlenen milletvekilleri ile toplantıda yaptığı konuşmada, Rusya-Ukrayna savaşının yol açtığı siyasi, ekonomik ve insani trajedilerin burukluğu içinde girdiklerini söyledi.

"DÖVİZ HİÇ SEBEP YOKKEN ARTTI"

Erdoğan, 2021 yılının Aralık ayında yükselişe geçen döviz kuru için de dövizin hiçbir sebep yokken arttığını ifade etti. Erdoğan, "Geçtiğimiz yılın son aylarında ekonomimiz döviz kurundaki rasyonel hiçbir gerekçesi olmayan yükselişin yol açtığı bir sarsıntıya maruz kaldı. Aldığımız önlemlerle 20 Aralık'tan itibaren piyasaları yeniden istikrara kavuşturduk, bu sıkıntının da üstesinden geldik. Salgın döneminde artmaya başlayan küresel emtia fiyatlarının ülkemize yansımaları, döviz kurundaki artışın da etkisiyle bir hayli ağır oldu. Karadeniz'in kuzeyinde başlayan savaş ise küresel piyasalardaki dengesizliği iyice artırdı." açıklaması yaptı.

Erdoğan, 'Ya ekonomimizi klasik anlayışa uygun şekilde faiz-enflasyon sarmalına sokup yatırımları ve harcamaları kısarak işsizliği artıracaktık ya da yeni bir paradigmayı uygulamaya koyacaktık. Biz tüm risklerine rağmen ikincisini tercih ettik. Ülkemiz tarihinde ilk defa faiz-enflasyon denklemini bir kenara bırakarak, ekonomimizi yatırım, istihdam, üretim, ihracat, cari fazla yoluyla büyütecek yeni bir programı hayata geçirdik. Önceliğimizi insanlarımızın mevcut işlerinin korunmasına, onun da ötesinde yeni istihdam alanları açılmasına verdik. Bu ülkenin hiçbir bireyinin çalışacak iş, yaşayacak konut, evine götürecek ekmek derdi olmasın istedik." diyerek bundan sonra yeni bir safhaya geçilecek mesajı verdi.

KIZILELMA NERESİ?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomik sıkıntılar altında bunalan vatandaşa yeni bir 'Kızılelma' hedefi gösterdi. Erdoğan, her şeye rağmen ekonomik büyümeye devam etmek için çalışacaklarını söyledi.Türkiye'nin ekonomik büyümesini değerlendiren kredi değerlendirme kuruluşları ise  Türkiye ekonomisinin bu yıl yüzde 2,4 ve gelecek yıl 2,9 büyümesini bekliyor.Türkiye’nin kredi notu 14 Haziran 2019 talihinden bu yana 3 önemli kredi kuruluşu tarafından 9 ayrı tarihte  7 defa “negatif” olarak değerlendirildi.  Arnavutluk dönüşü gazetecilerin sorularını  cevaplayan  Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yavaş yavaş, kademeli şekilde kur da düşecek, faiz de aynı şekilde düşecek ve 2022 bizim en parlak yılımız olacak, 2023’e de zaten böyle gireceğiz" demişti. Erdoğan son açıklamasında salgınla birlikte yeniden yapılanan küresel üretim sisteminde Türkiye'yi önde gelen merkezlerden biri haline getirmek için harekete geçtiklerini dile getirdi

"Sanayimizin, yolların ve limanların harıl harıl çalışıyor olması, ihracatımızın her ay rekorlar kırarak artmayı sürdürmesi hedeflerimize doğru ilerlediğimizin işaretidir. Salgının zirveye çıktığı 2020 yılından bugüne kadar 2,6 milyon kişinin istihdama dahil olması, insanımızın işini ve aşını koruma hassasiyetimizin gayesine ulaştığını gösteriyor. Tekrar altını çizerek ifade ediyorum; bu gerçekler, vatandaşlarımızın günlük hayatlarında yaşadığı sıkıntılara bigane kaldığımız anlamına asla gelmiyor. Sizler de takdir edeceksiniz ki arka planda işleyen bir üretim ve ticaret sistemi olmadan insanlara geleceklerine güvenle bakabilmelerini sağlayacak imkanlar sunabilmek de mümkün değildir. Türkiye'yi dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapma kararımızdan asla geri adım atmadık, atmayacağız. Bu hedefi milletimizin yeni Kızılelması olarak görüyoruz." şeklinde konuştu.