Menekşe Köyü'ndeki arsa Aytaç Durak'ın damadına satıldı

Menekşe köyünde bulunan 13 bin 56 metrekarelik arsanın, diğer ortağa bilgi verilmeden Durak'ın damadına satıldığı iddia edildi

Adana'da Seyhan Baraj Gölü'nün karşısında bulunan Menekşe köyünde, 13 bin 56 metrekarelik arsanın Adana Büyükşehir Belediyesi'ne ait yarısının, diğer hissedarı Nuri Karabaş'ın yurtdışında olmasından yararlanılarak Başkan Aytaç Durak'ın damadı Bekir Cavcav'a satıldığı öne sürüldü. Arsanın 3 milyon TL değerinde olmasına rağmen, 278 bin TL'ye Cavcav'ın olduğu iddia edildi. 2006 yılında satışa çıkartılan arsanın yarı hissedarı olan Karabaş, iddiaya göre satış işlemi öncesi aranıp arsayı almak isteyip istemediği sorulmadı. Karabaş'ın yurtdışında olmasından yararlanılarak ihale süreci başlatıldı ve ihaleye Durak'ın damadı Bekir Cavcav da girdi. Arsanın 6 bin 528 metrekarelik yarı payı, o tarihte 3 milyon TL ediyordu. Ama arsa 278 bin TL'ye Cavcav'ın oldu. Satıştan sonra Nuri Karabaş yargıya başvurdu. 23 Haziran 2008'de mahkeme, tapuya şerh koydu. Aytaç Durak'ın damadı Bekir Cavcav'ın savunmasını ise Adana Büyükşehir Belediyesi Avukatı Nejat Özkuyumcu üstlendi.

"ORMAN EŞKIYASI"
Davası hâlâ devam eden Karabaş, Başkan Aytaç Durak'ı, "Orman, şehir eşkıyası" diye suçladı. Karabaş, "Bu resmen bir gasptır. Yetkisini bu kadar kötü kullanan bir belediye başkanı görmedim. Yapılanlar gün gelip ayağına dolanacak. Kenti emanet ettiğiniz insanları görün işte" diye konuştu.

KİMLER İHALEYE GİREMEZ?
(Kamu İhale Kanunu'nun 11. maddesi)
a) Kamu ihalelerine katılmaktan yasaklanmış olanlar ile terör suçluları.
b) Hileli iflas ettiğine karar verilenler.
c) İdarenin ihale yetkilisi kişileri.
d) İhale işlemlerini hazırlamak, yürütmek, sonuçlandırmak ve onaylamakla görevli olanlar.
e) (c) ve (d) bentlerinde belirtilen şahısların eşleri ve üçüncü dereceye kadar kan ve ikinci dereceye kadar kayın hısımları ile evlatlıkları.
f) (c), (d) ve (e) bentlerinde belirtilenlerin ortakları ile şirketleri (bu kişilerin yönetim kurullarında görevli bulunmadıkları anonim şirketler hariç).
Sabah

Konu ile ilgili basında yer alan diğer haberler

Durak önce kendini ihbar etti, sonra da MHP'den istifa etti
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak, eşine ait arsanın değerini imar değişikliği yaparak 44 kat artırdığı iddiasıyla yargılanacak.

Durak ve bazı belediye meclisi üyeleri hakkında, 'görevi kötüye kullanmak' suçundan 3 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Yargılamaya Adana 11. Asliye Ceza Mahkemesi'nde 29 Nisan'da başlanacak.
Durak'la birlikte 55 şüpheli hakkında hazırlanan iddianame, İçişleri Bakanlığı müfettişlerince 2008 yılında yapılan ön incelemeye dayanıyor. Müfettiş incelemesinde, Başkan'ın eşi Fahriye Durak'a ait Süleyman Demirel Bulvarı üzerindeki 11 bin 260 metrekarelik arsayla ilgili bir usulsüzlük tespit edilmişti. Nazım imar planlarında değişiklik yapılırken yönetmeliğe aykırı olarak bu arsanın 'ticaret alanı' olarak gösterildiği belirlenmişti. İddianamede, Aytaç Durak'ın bu usulsüz imar değişikliğinden sorumlu olduğu, plan değişikliğini öneren Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Hasan Gülşen, hazırlayan İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Özlem Kulak ve kabul edip imzalayan meclis üyelerinin Fahriye Durak'a yüksek miktarda rant sağlamak suretiyle görevlerini kötüye kullandıkları ileri sürüldü. Ayrıca, yapılan değişiklikten sonra sadece Aytaç Durak'ın eşi Fahriye Durak'a ait arsa için yapı ruhsatı alındığı ve plan değişikliği ile bu arsada değer artışının oluştuğu yönünde bir bilirkişi raporuna da yer verildi.

İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin incelemesi, Adanalı Taner Talaş ve Naim Yal-çınel'in, Aytaç Durak'ı Başbakanlık Kamu Etik Kurulu'na şikâyet etmesine dayanıyor. Talaş ve Yalçınel, Fahriye Durak'a ait arsada yapılan imar değişiklikleri ile değerinin 44 kat arttığı iddiasıyla Kurul'a müracaatta bulunmuştu. Söz konusu iddiaların araştırılması amacıyla Başbakanlık Kamu Etik Kurulu ve İçişleri Bakanlığı tarafından görevlendirilen müfettişlerin yaptığı inceleme sonrası, Aytaç Durak ile imar değişiklik kararını onaylayan 55 kişi hakkında yargılama izni verilmişti.

Öte yandan Adana Vergi Dairesi Başkanı Serdar Aksoy, Durak'ın metrekaresini 30 liraya sattığı arsanın fiyatını 18 liradan beyan ettiği ve eksik vergi ödediği yönündeki haberleri değerlendirmeye aldıklarını bildirdi.

Öte yandan iddiaların Türkiye gündemine oturması, Adana'daki sivil toplum kuruluşlarını da rahatsız etti. Adana Sanayi Odası Başkanı Ümit Özgümüş, Aytaç Durak'ın mal varlığı üzerinde inceleme yapan Mülkiye Başmüfettişi Mustafa Uysal'ın 2001 yılındaki raporuna dikkat çekti. Bu raporda, Durak'ın belediye başkanı olmadan önce bir varlığının olmadığının belirtildiğini hatırlatan Özgümüş, "Başmüfettiş, Durak başkan seçildikten sonra kendisinin, ailesinin ve kardeşlerinin zenginleştiğini belirterek, bu tarihten sonra edindiği gayri menkulleri, tapu numarası ve tarihleri ile açıklıyor. Eğer Mülkiye Başmüfettişi'nin raporu doğruysa Aytaç Durak'ın hapse girmesi gerekir. Bu gelişmelerin Adana'da bir temizlenme ve arınma sürecini beraberinde getireceğine inanıyorum." diye konuştu.

Durak önce kendini ihbar etti, sonra da MHP'den istifa etti
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak, hakkında çıkan yolsuzluk iddialarının araştırılması için dün cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulundu. Önceki gün açıkladığı gibi saat 10.30'da avukatlarıyla Adana Adliyesi'ne gelen Durak, kendisiyle birlikte MHP'li Büyükşehir Belediye Meclisi Üyesi Mustafa Tuncel'i de ihbar etti. Akşam saatlerinde de partisi MHP'den istifa ettiğini açıkladı. MHP Genel Başkanlığı'na gönderdiği istifa dilekçesinde, "Partimizin tüzüğü gereği son günlerde yaşanan gelişmeler aydınlanana kadar üyeliğime ara vermek için istifamı talep ediyorum." dedi.

Durak, adliyeye önünde taraftarlarının sloganlarıyla geldi. Ardından bir taburenin üzerine çıkarak şikâyet dilekçesini okudu. Günlerdir birbirlerini suçladıkları MHP'li meclis üyesi Mustafa Tuncel'e seslenen Başkan, "Yolsuzlukları gerçekten ortaya çıkarmak isteyen insan, elindeki belgeleri de alır savcılığa gider, bildiklerini anlatır. Bu nedenle görsel ve yazılı basında yer alan bu iddiaların şahsımla ilgili ihbar kabul edilmesini, ivedi soruşturma başlatılmasını istiyorum. Tuncel'in elinde olduğunu iddia ettiği söz konusu kasetin resmiyete konulmasını talep ediyorum." şeklinde konuştu. 

Mustafa Tuncel elindeki belgeleri savcılığa sundu
Adana Büyükşehir Belediye Meclisi'nin MHP'li üyesi Mustafa Tuncel, dün partisinden istifa etti. Akşam üzeri bir açıklama yapan Tuncel, hakkındaki hukukî süreç tamamlanıncaya kadar MHP'den istifa ettiğini duyurdu. Tuncel, Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak hakkındaki bilgi ve belgeleri de önceki gün itibarıyla cumhuriyet savcısına verdiğini bildirdi. Durak'ın, kendisi hakkında suç duyurusunda bulunmasıyla ilgili olarak, "Benim adliyeden korkacak hiçbir şeyim yok. Onu kendisi düşünsün.'' diyen Tuncel, Başkan'ın kendi kendisini ihbar etmesini de 'bir şovdan ibaret' diye niteledi. "Ben ne suç işlemişim ki, suç duyurusunda bulunuyor?" diye soran Tuncel, şöyle devam etti: "Kendisine ufak tefek hakaret etmişimdir. Onlar da suç değil. Konuşacağım bir sürü şeyler var. Kesinlikle cezaevine girecek.''

MHP kapıyı kapattı: İstifanın geçicisi olmaz
MHP, Adana'dan beklediği istifa dilekçeleri akşam saatlerinde genel merkeze ulaşınca rahatladı. Dün gün boyu Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak ve Belediye Meclis üyesi Mustafa Tuncel'in istifası beklendi. Beklenen gelişme akşam saatlerinde yaşandı. Önce Tuncel'in, sonra da Durak'ın dilekçesi geldi. Öncesinde, MHP her iki isme de kapıları kesin olarak kapattı. Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin önceki gün yaptığı çağrının ardından dün de Genel Sekreter Cihan Paçacı, "İstifalarının ardından partiyle bütün ilişkileri kesilecek." dedi. Paçacı, hakkındaki soruşturma tamamlanıncaya kadar geçici bir süre için partiden istifa ettiğini açıklayan Durak'a, "İstifanın süreci geçici olmaz. Doğru olan, gereğini yapmaktır." diye seslendi.

Paçacı, CHP lideri Deniz Baykal'ın "Aytaç Durak'ı MHP almasaydı, siyasetten silinirdi." eleştirisine karşılık, Bahçeli'nin hatalı davranmadığını da savundu. "İddialar ortaya çıkınca, genel başkanımız tavrını koymuştur." karşılığını verdi. Genel Sekreter, mevcut Ana-yasa'nın değişmesi gerektiğini de savunarak özgürlükçü yeni bir anayasaya ihtiyaç bulunduğunu söyledi.

Başsavcılık haberlerle ilgili soruşturma başlattı
Adana Cumhuriyet Başsavcılığı da Aytaç Durak hakkında soruşturma başlattı. Başsavcı Sabri Beytorun, 'imar düzenlemeleriyle rant sağladığı' şeklinde basında yer alan haberleri ihbar kabul ederek soruşturma başlatıldığını açıkladı. Haberlerde yer alan iddiaların daha önce de gündeme gelen ve soruşturma konusu olanları, yeni iddialardan ayrıştırılacak. Dava açılmasına gerek görülmesi halinde görevi dikkate alınarak İçişleri Bakanlığı'ndan bu konuda izin talep edilecek.
Zaman

Damada verilen arazi için suç duyurusu!
Aytaç Durak'ın kendini ihbar ettiği sırada hakkında yeni bir suç duyurusu yapıldı. Damadı Bekir Cavcav'ın kanun gereği katılamayacağı halde ihaleyle aldığı belediye arsasının diğer hissedarı, arsa hakkında verilen mahkeme kararını uygulamayan Durak hakkında suç duyurusunda bulundu.

Aytaç Durak'ın kendini ihbar ettiği saatlerde hakkında yeni bir suç duyurusu yapıldı. Damadı Bekir Cavcav'ın kanun gereği katılamayacağı halde ihaleyle aldığı belediye arsasının diğer hissedarı Ahmet Nuri Karabaş, arsa hakkında verilen mahkeme kararını uygulamayan Aytaç Durak ve 9 encümen üyesi hakkında suç duyurusunda bulundu. Menekşe Köyü'ndeki arsayla ilgili gelişmeler şöyle yaşandı:

Tapuya ihtiyati tedbir
13 bin metrekarelik Seyhan Gölü manzaralı arsanın 6 bin 528 metrekaresinin sahibi olan Ahmet Nuri Karabaş, 1999'da belediyeye ait diğer hisseyi yasal hakkı gereği satın almak istedi. Ancak belediye encümeni arsayı satmayacağını bildirdi. Belediye, aradan yedi yıl geçtikten sonra arsayı ihaleyle satışa çıkardı. Düzenlenen ihaleyi ise Durak'ın damadı Bekir Cavcav kazandı. Damat Cavcav, değeri 3 milyon TL'yi bulduğu belirtilen arsayı 278 bin liraya satın aldı. 2886 Sayılı Devlet İhale Kanunu'nun 6. Maddesi'ne göre belediye başkanı ile ihale işlemlerini hazırlamak, yürütmek, sonuçlandırmak ve denetlemekle görevlilerinin eşleri ve ikinci derece dahil kan ve damatları da barındıran hısımlarının ihaleye katılamayacağı açık olarak belirtilmişti. Bunun üzerine diğer hissedar Ahmet Nuri Karabaş bu imar uygulamasının art niyetli ve davayı sonuçsuz bırakmaya yönelik olduğu yönündeki iddialarını yargıya taşıdı. Adana 4. Asliye Hukuk Mahkemesi, halen devam eden davada, 23.06.2008 tarihinde tapuya düştüğü şerhle arsaya ihtiyati tedbir kararı koydu.

9 kişiye suç duyurusu
Davada ayrıca belediyenin aynı arsada 2008'de parsel düzenlemesine gitmesi üzerine yaşandı. Bundan zarar gördüğünü iddia eden Ahmet Nuri Karabaş, Adana 2. İdare Mahkemesi'nde düzenlemeyi dava etti. Mahkeme 31.12.2009'de verdiği kararla encümenin yaptığı değişikliği imar mevzuatı ve hukuka uygun bulmayarak iptal etti. Hukuk savaşına dönen olayda Belediye Encümeni, 15 gün önce 03.03.2010'da mahkeme kararını uymayarak aynı arsada tekrar parsel düzenlemesine gitti. Gelişmeler üzerine Karabaş dün savcılığa giderek, mahkeme kararını uygulamayan Durak ve 9 encümen üyesinin cezalandırılması için suç duyurusunda bulundu.
İlker Akgüngör / Vatan

Arazileri Hazine'ye dönüyor
Hazine'ye ait arazilerin imar oyunlarıyla Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Aytaç Durak, kardeşi, yeğeni, ortağı, vekili ve bürokratlarına devrinin iptali için Adana Defterdarlığı'nın açtığı 213 dava kabul edildi, 196 dava da açılacak. Usulen açılan bu davaların sonunda baraj gölü manzaralı araziler yeniden Hazine'ye geçecek, üzerindeki villaların yıkımı gündeme gelecek.

ADANA Büyükşehir Belediyesi Bakanı Aytaç Durak hakkındaki iddialar savcılığa taşınırken, Hazine adına Adana Defterdarlığı'nın idare mahkemelerinde açtığı 213 iptal davasının tümü kabul edildi. Hazine'ye ait arazinin `18 uygulaması' olarak da bilinen imar oyunlarıyla Aytaç Durak, kardeşi, yeğeni, ortağı, vekili ve bürokratların aralarında bulunduğu kişilere devrinin iptaliyle birlikte yeniden Hazine adına tescili için açılan 435 dava devam ediyor. İdare mahkemelerinde açılan ve tümü kabul edilen davalar sonrası usulen açılan 435 davanın sonunda baraj gölüne nazır araziler yeniden Hazine'ye geçecek, üzerinde inşa edilmiş villa ya da taşınmazın yıkımı gündeme gelecek. İdare mahkemelerinde kazanılan davaların gerekçeleri arasında, "İmar düzenlemesine tabi tutulan Hazine arazilerinin tapu tescil sayfalarındaki hektar hanesi `daksillenerek' yüzölçümü yönünden miktarın azaltılması, Hazine'ye ait taşınmazların yerine sınırdan uzak, ekonomik değeri düşük alanlardan yer tahsis edilmesi" gibi tespitler var.

Kardeşi, yeğeni, ortağı
Adana Büyükşehir Belediyesi, 2007'de Çukurova ilçesine bağlı Şambayadı ve Kabasakal köylerinde baraj gölü manzaralı Hazine arazisinin de içinde bulunduğu 10 bin dönümlük araziyi imara açtı. İmar Kanunu'nun belediyeye, Hazine'ye ait değerli araziye komşu ya da uzak arsaların yerleri harita üzerinde değiştirme yetkisi veren 18'inci maddesi uygulandı. Hazine'ye ait arazi, değeri daha düşük bölgelere kaydırıldı. Değerli arazi, Aytaç Durak, kardeşi Erdoğan Durak, yeğeni Anış Ramazanoğlu, ortağı Halil Aktakaç, Belediye Başkan vekili Zihni Aldırmaz ve bürokrat Ömer Er'in de aralarında bulunduğu kişilere, değeri düşük bölgelerdeki arazileri karşılığında verildi.

Daksille buharlaştırılmış
Adana Defterdarlığı, uygulamanın Hazine'nin hak ve menfaatlerini ihlal ettiği gerekçesiyle idare mahkemelerinde 213 iptal davası açtı. Milli Emlak Kontrolörü ve Kadastro Müfettişi İzzet Sevinç'in düzenlediği rapor doğrultusunda Adana Defterdarlığı'nın Maliye Bakanlığı'na gönderdiği "durum raporu"nda davaların gerekçeleri özetle şöyle sıralandı:
m İmar düzenleme sahasında kalan ormanlık alanların da düzenlemeye tabi tutulması. İmar Kanunu'nun 18. maddesi uyarınca yüzde 40'lık Düzenleme Ortaklık Payı'ndan (DOP) karşılanması gereken yol, park gibi alanların Hazine'ye ait ait taşınmazlardan karşılanması.m İmar düzenlemesi sınırları dahilinde kalan Hazine'ye ait taşınmazların yerine, kök parsellerin olduğu sınırların dışında uzak ve ekonomik değeri düşük alanlardan yer tahsis edilmesi. Hazine taşınmazlarının bulundukları kadastro kök parsellerin olduğu sınırların dışında birden fazla parsele dağıtımı yapılarak şahıslarla çok hisseli hale getirilmesi.
m Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerin Hazine adına tescili yapılmadan, başkalarına verilmesi ve yüzölçüm yönünden Hazine zararına sebebiyet.
m İmar düzenlemesine tabi tutulan Hazine'ye ait bazı parsellerin tapu tescil sayfalarındaki hektar hanesi daksillenerek yüzölçümü yönünden miktar azalması sağlanıp Hazine aleyhine tescili.

196 dava da yolda
İdare mahkemeleri 213 davanın tümünü, daha önce iptal edilen imar parselleri üzerinden dağıtım yapıldığı, düzenlemelerin yok hükmünde olduğu gerekçesiyle kabul, 18 uygulamalarını iptal etti. Defterdarlık 196 davanın ise hazırlığını yapıyor.
Ali Dağlar / Hürriyet