Kentsel Dönüşüm

Mersin'de Kentsel Tasarım Çalıştayı tamamlandı!

Çalıştay boyunca Atatürk Parkı, Eski Marina, Stadyum, Yumuktepe, Muğdat Camii, Forum, Soli Doğu-Batı Pompeipolis ve Davultepe kıyı alanlarında çalışmalar sürdüren katılımcılar, elde ettikleri sonuçları düzenlenen toplantıda sundu.

İlki 2012 yılında Bursa'da ikincisi gecen yıl yine Mersin'de yapılan Kentsel Tasarım Çalıştayı, bu yıl "Mersin kentinin denizle ilişkisini yeniden düşünmek: Kıyı alanlarının tasarımı" başlığıyla gerçekleşti. Mersin Üniversitesi mimarlık fakültesi, Ecole Nationale Superieure d'Architecture de Paris La Villette ile National Technical University of Athens'den toplam 62 katılımcının yer aldığı çalıştay iki hafta sürdü. 


Çalıştay boyunca Atatürk Parkı, Eski Marina, Stadyum, Yumuktepe, Muğdat Camii, Forum, Soli Doğu-Batı Pompeipolis ve Davultepe kıyı alanlarında çalışmalar sürdüren katılımcılar, elde ettikleri sonuçları düzenlenen toplantıda sundu. 


Toplantıya Mersin Vali yardımcıları Cezmi Türk Göçer ve Süleyman Deniz, Büyükşehir Belediye Genel Sekreteri Haluk Tunçsu, Kent Konseyi Başkanı Yasmina Lokmanoğlu, İl Kültür ve Turizm Müdür Bahaettin Kabahasanoğlu, Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cana Bilsel, çalıştaya katılan öğretim elemanları ve öğrenciler ile meslek odaları temsilcileri katıldı. 


MERSİN'İN EN PLANSIZ KIYI 


Sunuşlar öncesi söz alan Haluk Tunçsu Türkiye'deki en güzel kıyılara sahip olan Mersin'in en plansız kıyı kullanımıyla karşı karşıya olmasından yakındı. 

Büyükşehir Belediyesi olarak, "320 kilometre sahili olan bir şehir olan Mersin'de kıyı kullanımı nasıl olmalı?" sorusuna Kentsel Daire Başkanlığı, Planlama Daire Başkanlığı, Etüt ve Proje Daire Başkanlığı ile Fen İşleri Daire Başkanlığıyla birlikte cevap aradıklarını aktardı. Tunçsu, "Mersin aynı zamanda bir liman kentidir. Bir taraftan ticareti ekonomiyi ve şehrin çalışma hayatını gözetecek; diğer taraftan halkın gündelik yaşamında denizi, plajları kullanmalarını mümkün kılacak bileşkeleri ortaya çıkarmak durumundayız" dedi. Kıyı Kanunu'nun yıllar önce yürürlüğe girdiğini söyleyen Tunçsu Türkiye'nin hiçbir yerinde bu kanunun uygulanmamasından yakındı. 

Kıyıların öncelikle kamuya ait olduğunu ve kamuya tahsis edilmesi gerektiğini dile getiren Tunçsu, Belediye olarak Mezitli'den Erdemli'ye, Erdemli'den Silifke'ye kadar olan kıyı bandının halka açılmasıyla ilgili projede son aşamaya geldiklerini kaydetti ve Kentsel Tasarım Çalıştayı'nın sonuçlarını uyduğu ölçüde kendi çalışmalarına ekleyeceklerini aktardı. 

KIYI MASTER PLANI'NI YAPILMALI Yasmina Lokmanoğlu, balıkçı barınağıyla ilgili olarak gerçekleştirdikleri bir çalışmayla ilgili bilgiler verdi. 

Mersin'e balıkçı barınağı gerekir mi sorusuna yanıt aradıkları bu çalıştayda Mersin'in kıyı Master Planı olmadığını üzülerek öğrendiklerini ifade etti. 

Bu nedenle Ankara'nın çeşitli mevzuatlar arasında kaybolarak Mersin'e ancak küçük yaptırımlar şeklinde bir şeyler yapabildiğini kaydeden Lokmanoğlu, bunun da bazı handikapları beraberinde getirdiğini aktardı. 

Lokmanoğlu, Bir an önce mevzuatın revize edilmesi ve yeni bir kıyı Master Planı'nın yapılmasının gerekliliği üzerinde durdu. 

Prof. Dr. Bilsel Mimarlık Fakültesi olarak, Paris'tesi en çok öğrenciye sahip olan mimarlık okulu Ecole Nationale Superieure d'Architecture de Paris La Villette ile yaptıkları etkinliği bu yıl ve National Technical University of Athens öğrencilerinin de katılımıyla sürdürdüklerini belirtti. Üç fakültenin öğrencilerinin bir araya gelerek iki haftalık bir tamamlandı çalışma gerçekleştirdiklerini aktaran Prof. Dr. Bilsel, Mersin Kentinin denizle ilişkisini yeniden düşünmek ve kıyı alanlarının tasarımı başlıklı bu çalışmaya üç üniversiteden toplam 62 öğrencinin katıldığını söyledi. Öğrencilerin karma gruplar halinde Mersin genelinde çalıştıklarını belirten Prof. Dr. Bilsel, bu yoğun düşünme sürecinin Mersin'in kıyısı üzerinde çeşitli sorun tespitleri, değerlerin tanımlanması ve geleceğe dönük olarak kent için bir vizyon oluşturabilecek bazı projeler üretildiğini dile getirdi. 

Mimarlar Odası Başkanı Sinan Tütüncü, Mersin'in inşaat, sanayi ve lojistik konularındaki büyümelerinden dolayı çok hızlı bir ekonomik gelişme gösterdiğini, ancak bu gelişmenin etkilerinin yeterince yönetilmemesi nedeniyle kentin fiziki çevresine katkısının olmadığını belirtti. 

Bunun da plansız büyüme ve düzensiz gelişmeyi getirdiğini aktaran Tütüncü, "Kent merkezine ve kıyılarına yönelik bir planlama yapılmamış ve düzensiz gelişimin önü açılmıştır. Bir kıyı kenti olmamıza rağmen denizden yeterince faydalandığımız söylenemez. Geniş bir bulvar ve sadece yeşil alan olarak düşündüğümüz bir park kenti denizden uzaklaştırmıştır" dedi. 


Bugün Mersin