19 / 07 / 2024

Mesa, Cemil Molla Köşkü'nü bölge müdürlüğü olarak kullanıyor!

Mesa, Cemil Molla Köşkü'nü bölge müdürlüğü olarak kullanıyor!

İstanbul’da Boğaz’ın muhteşem görüntüsünü hiçbir şeye değişmeyen şirketlerin sayısı artıyor. Şu anda köşkleri veya yalıları mesken tutanların sayısı 10’u bulmuyorsa, bunun en önemli nedeni metrekare sorunu ve koruma altında oldukları





İstanbul’un en önemli simgelerinden biri eşsiz Boğaz’ıysa, diğeri de onsuz düşünülemeyecek, yalıları ve köşkleridir. Her birinin geçmişi birkaç asra dayanan ve yapıldıkları dönemin ileri gelenlerinin kullandığı bu köşk ve konakların günümüzde büyük otel olarak kullanılması yeni bir durum değil. Fakat bu mekanlar sayıları az da olsa artık bazı şirketlerin merkez ofisi olarak da hizmet veriyor. Boğaz’ın tarihi köşk ve konaklarını merkez ofis olarak kullanan şirketler arasında en başta Nakkaştepe tesislerindeki Koç Holding sayılabilir kuşkusuz.


Bayraktar Holding’den Eren Holding’e Mesa Mesken’e, Borusan’dan Alarko ve Demsa Group’a kadar birçok holding ve grubun da Boğaz’ın en değerli bölgelerindeki mekanlarında mesai yürüttüklerini vurgulayalım.


Köşklerin ofis olarak kullanmanın ne kadar yaygın olduğunu ve köşklere şirketlerin ilgisini İstanbul Emlakçılar Odası Başkan Yardımcısı Nizamettin Aşı’ya soruyoruz. İstanbul'un tarihi köşklerine bu anlamda çok yoğun bir ilgili olmadığını söyleyen Aşı, bunun nedeni olarak söz konusu mekanların kullanım alanlarındaki sıkıntıyı gösteriyor. Yine de köşkleri ofis olarak kullanan şirkederin tarihi mirasa sahip çıkmalarının imajları açısından çok önemli katkı yaptığını söylüyor. Bu tür yerlerin aslına uygun restorasyon gerektirdiğini ve hatta bir kısmında doğalgaz dahi bağlamanın belli prosedürleri olduğunu ifade eden Aşı, bu nedenle de şirketlerin çok fazla bu yönde bir kiralama ve satın alma isteklerinin olmadığını dile getiriyor.


Tarihi köşkleri ofis kullanan şirketlerin sayısı sınırlı olsa da araştırdıklarımızdan bir kaçının hikayesi ve bugünde gelişi:


Koç Holding

24 Yıldır Nakkaştepe'de


Koç Holding de 24 yıldır tarihi bir yapıda faaliyetlerini sürdürüyor. Sultan Abdülaziz’in damatlarından Mehmet Şerif Paşa tarafından malikane olarak 19. yüzyılın sonunda inşa edilen Nakkaştepe Tesisleri, Koç Holding tüm üst düzey yönetim birimlerini bir arada topluyor. 1978 yılında Koç Topluluğu tarafından alınan Nakkaştepe tesisleri, 23 bin 219 metrekarelik bir arazide yer alıyor. Mehmet Şerif Paşa Konağı’nın Harem, Selamlık, Ağa Dairesi, Hamam, Ahırlar, Arabacı Başı Binası da olmak üzere 1984 yılında aslına uygun olarak tekrardan yapıldı. Koç Holding, 1988 yılından beri markez olarak bu tarihi binayı kullanıyor. 



Mesa Boğazın hemen yanında


Konut sektörüne bundan 43 yıl önce Ankara’dan giren Mesa Şirketler Topluluğu İstanbul’un en ihtişamlı köşklerinden biri olan Cemil Molla Köşk’ünü bölge müdürlüğü olarak kullanıyor. 


19’ncu yüzyıl sonlarında yaşamış bir aydın olan Cemil Molla’nın inşa ettirdiği bu köşk, hemen Boğaz Köprüsünün ayakları dibinde yer alıyor. Kuzguncuk’taki bu beyaz kuleli köşk, 1886 yılında yapıldı.


Abdülhamit döneminden kalma ve İtalyan asıllı Sinyor Alberti’nin mimarı olduğu bu köşk, yapımından tam yüzyıl sonra Mesa tarafından satın alındı. 2004-2005 yılında sil baştan restore edilen bu köşk, şu an Mesa Şirket Topluluğu’nun İstanbul merkezi olarak faaliyette. Mesa Yönetim Kurulu Başkanı Erhan Boysanoğlu, hemen her şeyinin orijinal olduğunu söylüyor.


İstanbul’daki iş görüşmelerini genelde bu ofiste yapmayı tercih ettiğini aktaran Boysanoğlu, buranın tarihi geçmişiyle grubun en değerli varlıklarından biri olduğunu vurguluyor. 


1986 yılında aldıkları köşkün bugünkü değeri 90 milyon dolar civarında olduğunu aktaran Boysanoğlu, sadece bu ofiste şu an 30 kişinin çalıştığını dile getiriyor.


Demsa 90 çalışanı ile köşkte



Demsa Group da Altunizade’de yer alan 19’ncu yüzyıl sonlarında inşa edilen konağı 2005 yılından beri grup merkezi olarak kullanıyor. Dış ve iç yapı özellikleri korunarak restore edilen üç katlı merkez ikinci dereceden tarihi eser olma özelliği taşıyor. 1800'lü yılların sonlarında inşa edilen ve 2 bin metrekarelik bir arazi üzerinde yer alan bu köşk, Barok tarzında yapılmış. 


Yüksek tavanlardaki resimler, eski haline sadık kalınarak röneve edilmiş ve bu köşk, Demsa Group’tan önce de yine bir ticari kuruluşun merkez ofisi olarak kullanılıyormuş. Binada 90 Demsa çalışanı mesai yürütüyor.


Ciner Holding boğaza nazır bina


Üsküdar Paşalimanı’nda hali hazırda Ciner Holding tarafından kullanılan görkemli manzarası ile öne çıkan bina yıllarca tütün deposu olarak kullanıldı. Bina ilk olarak 1998’de Korkmaz Yiğit’in o dönem sahibi olduğu Bank Ekspres tarafından satın alındı. Ardından el konulan banka tekrar satışa çıkarıldı. Bin 100 metrekare arsa üzerine inşa edilen bina 2002’deki ihalede Ciner Holding en yüksek teklifi verdi. 


Ciner, binaya dönemin parası ile 16 trilyon lira (16 milyon lira) ile satın aldı.


Eren Holding 112 yıllık köşkte mesaide


İş dünyasının köşkte mesai yürütmeyi seçen önemli temsilcilerinden biri de Eren Holding. Önce Topkapı, ardından Yenibosna’daki tesislerde idare edilen Eren Holding, şimdilerde üst düzey yöneticilerini Anadoluhisarı’ndaki yol üstü köşkü’nde ağırlıyor. 

Eren Holding’in üst düzey yöneticilerinin mesai yürüttüğü, kimi özel ve yabancı konuklarını ağırladığı köşk, 1900 yılında Çelebi Ailesi tarafından yaptırılmış. Köşk, gerçek ününe Çelebizade Sait Tevfik Bey’in, namı diğer Sait Çelebi nin döneminde ulaşmış. Ayrıca konut, 1915’li, 1920’li, 1930’lu yıllarda Fenerbahçeli sporculara da hizmet etmiş. Fenerbahçe Spor Kulübü’nün tarihinde önemli bir yere sahip bulunuyor.

Fenerbahçe camiası tarafından o yıllarda “Bizim Şato’’ namı ile de anılan bu köşk, 2005 yılından bu yana Eren Holding AŞ bünyesine dahil edildi.


Gerekli izinlerin alınması ile başlanan inşaat üç yıl sürmüş. Dört yıl önce hizmete açılan köşk, gelecekte de Eren Holding yönetimine ev sahipliği yapacak.


Ekonomist



Geri Dön