Milli park ve koruma alanları TBMM'de konu oldu!
Tabiatı koruma alanlarına, su ve biyolojik çeşitlilik mevzuat taslakları TBMM'de konu oldu. CHP Tokat Milletvekili Kadim Durmaz, konuya ilişkin soru önergesi hazırladı..
CHP Tokat Milletvekili Kadim Durmaz, Tabiatı koruma alanlarına, su ve biyolojik çeşitlilik mevzuat taslaklarına ilişkin soru önergesi hazırladı. Durmaz sorularının Orman Ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu tarafından yanıtlandırılmasını talep etti.
Durmaz önergesinde "Kalkınma Bakanlığı tarafından hazırlanan bir raporda "Bugüne kadar farklı amaçlarla tesis edilmiş koruma alanlarının toplamı yaklaşık 4,6 milyon hektara ulaşmıştır. Bu da ülke yüzölçümünün yaklaşık %6'sına karşılık gelmektedir." Denilmektedir. Oysa Türkiye'nin taraf olduğu Uluslararası Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi'ne göre Türkiye; 2020 yılına kadar karasal alanların ve iç suların en az %17'sini, deniz ve kıyı alanlarının ise %10'unu koruma altına almakla yükümlüdür." dedi.
"Avrupa Birliği Türkiye İlerleme Raporları'na baktığımızda özellikle "doğa koruma" başlığı altında Türkiye'nin son 6 yıldır hep zayıf not aldığını görüyoruz. İstisnasız her raporda "doğa koruma konusunda ilerleme kaydedilmedi" şeklinde ifadeler yer alıyor ve özellikle plansızca lisans verilen HES'lerin doğal alanları tehdit ettiği, ÇED süreçlerinin adeta bir formalite gibi görüldüğü ve halkın taleplerini dikkate almadan yürütüldüğü ifade ediliyor. Bu yıl da ilerleme raporu ilerleme kaydedemedi dedi!
Çevre alanında faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının araştırmalarına göre ülkemizde son 50 yılda 3 Van Gölü büyüklüğünde sulak alan yok olmuştur. Yanlış su yapıları, tarımda suyun verimsiz kullanımı, çarpık kentleşme ve sanayileşme ve aslında bütün bunlara izin veren "kötü yönetim anlayışı" nedeniyle doğal sulak alanlarımız yok olmaktadır." şeklinde açıklamalarda bulunan Durmaz 7 soru sordu.
Durmaz'ın soruları
1- Ülkemizde ne kadar alan koruma altındadır? 14 yıllık AKP iktidarı döneminde ne kadar yeni Milli Park ve Tabiatı Koruma Alanı ilan edilmiştir?
2- Ülkemizin taraf olduğu sözleşmelere göre bu oranın 2020'ye kadar en az yüzde 10 olması gerekmektedir. Bu konuda hangi hedefleri koydunuz?
3- Avrupa Birliği ile müzakere sürecinde 2009 yılında açılan Çevre Faslı'nın kapanış kriterlerinden bir tanesi Su Kanunu'nun çıkması ve havza yönetim planlarının hazırlanması. Bu iki konuda ne aşamadasınız?
4- Su Kanunu taslağı hazırlanırken katılımcı bir süreç yürütüldü mü?
5- Ülkemiz ve dünya için yaşamsal önem arz eden 25 nehir havzasının yönetim planları ne zaman tamamlanacak?
6- Geçtiğimiz yıllarda çokça tartışılan Tabiatı ve Biyolojik Çeşitliliği Koruma Kanun Tasarısı'nda geldiğiniz son aşama nedir? Bu alanda çalışan birçok ulusal ve yerel STK, yasa taslağına karşı çıkmıştı. Yanı sıra, Avrupa Birliği İlerleme Raporlarında da yasaya çok ciddi eleştiriler getirilmişti. Bu kanun ile ilgili son durum nedir?
7- Aradan geçen bu zamanda STK'larla, üniversitelerle bu çerçevede görüştünüz mü? Kamuoyunun endişelerini dikkate aldınız mı?