Mobilya sektörü 2010'da 15'nci sıraya yükselmeyi hedefliyor
Dünya ihracatında 21'inci sırada bulunan Türk mobilya sektörü, 2010 yılında 15'inci sıraya yükselmeyi hedefliyor
MASKO Mobilya Kenti Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Karcı, dünya ihracatında 21'inci sırada bulunan Türk mobilya sektörünün, 2010 yılında 15'inci sıraya yükselmeyi hedeflediğini bildirdi.
Mobilya sektörüne ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulunan Karcı, ekonomik krizin tüm dünyayı etkilediği gibi Türkiye ekonomisinde de yüzde 35'lik gerileme yaşanmasına neden olduğunu söyledi.
Mobilya sektörünün, krizin olumsuz etkilerini özellikle yılın ocak ve şubat aylarında yoğun olarak hissettiğini hatırlatan Karcı, o dönemde satışlarının yüzde 70 oranında düştüğünü, ancak 15 Mart'ta mobilyaya uygulanan
KDV indiriminin ve arkasından gelen evlilik ve taşınma sezonunun açılmasının, mobilya sektörünü canlandırdığını ifade etti.
Yüzde 8'lik KDV indiriminin 15 Haziran'dan sonra eylül ayına kadar uzatılmasının da iyi bir gelişme olduğunu anımsatan Karcı, "Aksi takdirde kriz, mobilya sektörü için derinleşecekti" dedi.
Hasan Karcı, KDV indirimiyle mobilyacıların 1,5 milyar liralık ürün stoklarını eritmek için harekete geçtiğini belirterek, şunları kaydetti: "KDV indirimiyle sektörde üretim yüzde 20, satışlar yüzde 40 oranında arttı. Kriz yüzünden işsiz kalan 25 bin kişinin 10 bini işe geri çağrıldı. İki ayda eritilen stoklarla birlikte 2 milyar dolarlık mobilya satıldı. Daha önceden vergi indirimi sağlanan otomotiv, beyaz eşya ve inşaat gibi sektörlerde de canlılık yaşanmıştı. KDV indirimi sektörün önünü açtı, satışları artırdı.
Sektöre ciddi bir teşvik oldu. Bundan üretici de, devlet de kazançlı çıktı. Bu indirimle hazinenin geliri artarak sektörde yeniden istihdam artışı başladı. KDV indirimiyle 6,5 ayda 5 milyar liralık ciro yapan mobilya sektörü, teşvikin sona ermesi ile tekrar durgunluğa girdi. Biz hem MASKO Mobilya Kenti, hem de sektör içerisindeki mobilya üreticileri olarak KDV indiriminin sürekliliğini istiyoruz."
MASKO Mobilya Kenti'nin, İstanbul ve çevresindeki mobilya pazarının yüzde 60'ına sahip olduğuna dikkat çeken Karcı, Devlet Bakanı Zafer Çağlayan'dan ihracat konusunda destek istediklerini ve bu konuda olumlu geri bildirim aldıklarını söyledi.
-"İTALYA'YA RAKİP OLMA POTANSİYELİNE SAHİBİZ"-
Hasan Karcı, Türk mobilyacılarının markalaşmaya ve tasarım faaliyetlerinin gelişmesine büyük önem verdiğini belirterek, 2008 yılı itibariyle 120 milyar dolar düzeyinde bulunan dünya mobilya ticaretinde yüzde 1,5 civarında payı bulunan Türkiye mobilya sektörünün, orta vadede ihracatta İtalya'ya rakip olma potansiyeline sahip olduğunu bildirdi.
Dünya ticaretindeki ortalama artışlar yüzde 4-5 seviyelerinde gerçekleşirken, mobilya ticaretindeki artış oranlarının yüzde 15 civarında olduğunu anımsatan Karcı, şöyle konuştu:
"Dünya mobilya üretiminde ilk 3 ülkeyi sırasıyla ABD, Çin ve İtalya oluşturuyor. Türkiye mobilya pazarının büyüklüğü ise 7 milyar dolar düzeyinde. İç pazarda büyük bir rekabetin yaşandığı sektörde ihracata yönelen üreticiler ise giderek farklılaşma yaratıyor. Türkiye'nin mobilya ihracatı TÜİK verilerine göre geçen yıl yüzde 27 oranındaki artışla 1,8 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaştı. İhracatta son 5 yıldaki toplam artış ise yüzde 200'e yaklaştı. Türkiye'nin mobilya ihracatındaki en büyük pazarlarını ise, Almanya ve ABD'den sonra komşu ülkeler oluşturuyor. Küresel krizin etkilerinin daha fazla hissedildiği 2009'da da özellikle İran, Irak ve diğer Orta Doğu ülkelerine ihracata daha fazla ağırlık verildi. Türk Lirası'nın değer kaybı da bu ülkelere yönelik ihracatın artışına katkı sağladı. Halen dünya ihracatında 21'inci sırada bulunan Türk mobilya sektörünün hedefi, 2010'da 15'inci sıraya yükselmektir."
Karcı, krizin neden olduğu daralmanın, yoğun olarak ofis mobilyasında etkisini gösterdiğini vurgulayarak, krizle birlikte yüzlerce mobilya zanaatkarının da iş yerlerini kapatmak zorunda kaldığını söyledi.
-"KDV İNDİRİMİ SÜREKLİ HALE GETİRİLMELİ"-
Mobilya sektöründe tam anlamıyla toparlanmanın 2010 yılında gerçekleşebileceğini dile getiren Karcı, mart ayında sektörde ciddi bir ilerleme ve gelişme olabileceğini ifade etti.
Hasan Karcı, bu toparlanma için 2009 yılında başlattıkları çalışmalarını 2010 yılında da devam ettireceklerini belirterek, özellikle ihracatı artırmak için yurt dışında bağlantılar kuracaklarını bildirdi.
Yapılan reklam ve tanıtım faaliyetlerinin etkisi ile MASKO'ya yabancıların ilgisinin arttığını dile getiren Karcı, Özellikle Etiyopyalılar ve Nijeryalılar'ın MASKO'dan ev mobilyaları aldığını söyledi.
Sektörün yaklaşık 300 bin kişiye, MASKO'nun ise yarattığı iş hacmiyle 15-20 bin kişiye istihdam yarattığını anlatan Karcı, MASKO'nun, mobilyadaki ihracatın yüzde 15'ini gerçekleştirdiğini ve ihracat yaptıkları ülkeler arasında Orta Doğu ve Avrupa ülkeleri ile Türk cumhuriyetlerinin yer aldığını bildirdi.
Sektörün gelişimi için iyileştirme yapılması gereken konuları ele alarak çözüm üretmek gerektiğini vurgulayarak Hasan Karcı, şunları kaydetti:
"Türkiye'de üretilen mobilyaların dünya çapında tanınabilir ve ayırt edilebilir olması için tasarımın birincil derecede önem taşıdığını düşünüyoruz. Bu nedenle zanaatkarlara önem vermek ve onları kaybetmemek gerekiyor. Yurt dışında düzenlenen çeşitli bilgilendirme toplantılarına katılarak iş güvenliği, çevre koruma, yeni üretim teknikleri gibi konularda güncel bilgiler alınmalı, kısaca trendler ve gelişmeler takip edilmeli. KDV indirimi sürekli hale getirilmeli ve ihracata yönelik çalışmalar yapılmalıdır. Türkiye'de mobilya imalat sektörünün büyük bölümü KOBİ'lerden oluşuyor. Türkiye'de KOBİ'lere kaynak sağlayan yeni finans kuruluşları ile kredi miktarlarının artırılması sektöre önemli katkılarda bulunuyor. Türkiye'de SSK Primlerinin yüksek oluşu rekabeti olumsuz etkileyen diğer bir faktördür. Bu uygulama kayıt dışılığı artırmaktadır. Bu nedenle, SSK primleri uluslar arası uygulamalar ve ülke gerçekleri dikkate alınarak yeniden düzenlenmelidir. Bilgi çağında en önemli faktör bilgi ve iletişimdir. İnternet kullanımının tüm dünyada büyük bir hızla yaygınlaşması, son yıllarda elektronik ticaretin önem kazanmasına yol açmıştır. Özellikle, ticaret ve destek yetersizliği nedeniyle yurt dışına açılma imkanları kısıtlı hizmetlerinin kalmaktadır. Bu bağlamda etkili bir iletişim ağı kurulması da önem taşımaktadır."
AA