Mortgage Yasası'na hukuksal bakış
"Mortgage" sistemini ülkemize taşıyan 5582 Sayılı "Konut Finansmanı Sistemine İlişkin Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun" un özü nedir? Türk hukuk düzeni içerisinde kamuoyunda öngörülen hedeflerin kısa vadede gerçekleştirilmesi mümkün
"Mortgage" denilen konut finansman sistemi; tüm dünyada; nitelikli konut üretimi sağlanması ve konut alım talebini güçlendirme amacını taşımaktadır. Nitelikli konut üretimi ve tüketicilerin konut taleplerinin güçlendirilmesi; mevcut konut stokunun %60 civarında izinsiz-ruhsatsız yapılardan oluştuğu Türkiye için hayati önem taşımaktadır.
Bu nedenle; 06.03.2007 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan 5582 sayılı kanun ile ülkemizde hukuksal bir çerçeve kazanan "mortgage" sisteminin, "nitelikli konut üretimi ve konut talebinin güçlendirilmesi" hedeflerini gerçekleştirme imkanı bakımından tartışılması gerekmektedir.
5582 sayılı Kanun ile getirilen düzenleme ile ilgili olarak; sistemin makro ekonomiye etkileri, inşaat sektörüne yapacağı katkı ekseninde kamuoyunda ve medyada tartışmalar yaygın bir biçimde yapılıyor. Ancak; konunun hukuksal boyutunun yeterince tartışılmadığı kanaatindeyim. Kanunun nihai konut tüketicisine etkisi net cümlelerle ortaya konulabilmiş görünmemektedir. Bu yazıda; kısaca; hukuksal çerçeve içerisinde kalınarak, Kanunun ortaya koyduğu düzeneğe genel-eleştirel bir bakış açısı geliştirilmeye çalışılacaktır.
Bu çerçevede; Kanunun çerçevesine ilişkin olarak şimdilik 4 hususu paylaşmak istiyorum.
1-) 5582 sayılı "Konut Finansmanı Sistemine İlişkin Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun" çerçeve bir metin olmayıp, konut finansman sistemin oluşturulması için çeşitli kanunlarda değişiklik yapan bir hukuk metni özelliği taşımaktadır. Zira; kanun metni incelendiğinde, İcra-İflas Kanunu, Sermaye Piyasası Kanunu, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, Finansal Kiralama Kanunu, Gelir ve Gider Vergisi Kanunları; Toplu Konut Kanunu; KDV-Harçlar Kanunu ile Damga Vergisi Kanunlarında değişiklik yaptığı görülmektedir. Dolayısıyla; mevcut hali ile kanun metni; konut finansman sistemi hakkında yeterli, doyurucu bir bakış açısına sahip olmayı güçleştirmektedir. Bu açıdan; kanunun çerçeve bir metin olarak hazırlanması daha yerinde olurdu.
2-) 5582 sayılı Kanunun yürütülmesi-uygulanması bakımından; kanun yapma tekniğinin sonucu olarak; sistemin uygulanmasından doğrudan doğruya sorumlu ve yetkili bir idari otorite bulunmayışı kanaatimce çeşitli sorunlar doğuracaktır. Kanunun öngördüğü sistemin etkin yürütülmesi için, İcra Daireleri, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK); Sanayi ve Ticaret Bakanlığı; Bankacılık Düzenleme Denetleme Kurumu (BDDK) gibi idari otoritelerin eşgüdümü ve uyumu zorunludur. Bu uyumun sağlanabilmesi,ülkemiz hukuk pratikleri ile mevcut idari işleyiş karşısında çeşitli zorluklar taşımaktadır.
Kanunun yürürlüğe girmesi bir aşama olmakla beraber, amaçların-hedeflerin realize edilebilmesi için; uygulamanın denetlenmesi, konut finansmanı sistemini idari olarak yürütecek mekanizmaların(kurumların) doğru kurulması ve işbirliğinin temini zorunludur.
3-) Kanun metni dikkatle incelendiğinde; yasa koyucu iradenin; konut finansman sisteminin makro ekonomiye ve finansal piyasalara yönelik katkısını önceleyen bir bakış açısı ile kanun metnini düzenlediği dikkati çekmektedir. Bu kapsamda; yasada; sermaye piyasaları yönünden ayrıntılı düzenlemeler yapılmıştır. Ancak; konut finansman sisteminin asıl ayağını-talep boyutunu oluşturan tüketici ekseninde ortaya çıkacak hukuki sorunlara yeterince yer verilmediği görülmektedir.
Kanunda; konut finansman sistemi etrafında ortaya çıkabilecek hukuki uyuşmazlıklar konusunda herhangi bir özel yargılama usulü, yöntemi, yetkili-görevli Mahkeme öngörülmediği dikkati çekmektedir. Sistemin sağlıklı işleyebilmesi için; konut talebini yaratan tüketici boyutu ile ilgili daha ayrıntılı, gerçekçi ve pratik bir kısım düzenlemelerin gerekli olduğu düşüncesindeyim.
4-) Ülkemizde halen etkin ve şeffaf bir tapu kayıt sisteminin bulunmayışı ve hantal icra dairesi işleyişi karşısında, kanunun öngördüğü konut finansman sisteminin yürütülmesi genel adli-idari işleyiş karşısında zor olacaktır. Kanunun, ülkemizdeki adli-idari pratikleri hızlandırmaya yönelik yeterli düzenleme içermediği görülmektedir.
Gelecek yazıda 5582 Sayılı "Konut Finansmanı Sistemine İlişkin Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun" u tartışmaya devam edeceğiz.
E-mail: mehmetparlak@hotmail.com