Murat Göğebakan Kültür Merkezi açıldı!

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik: "Ülkemizde Cumhuriyetin kuruluşundan 2003 yılına kadar toplam 42 kültür merkezi açılmışken, 2003-2014 yılları arasında 56 kültür merkezi açılmıştır" dedi.

Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Türkiye'de Cumhuriyetin kuruluşundan 2003'e kadar toplam 42 kültür merkezi açıldığını belirterek, "2003-2014 yılları arasında 56 kültür merkezi açılmıştır. Yani AK Parti hükumetleri döneminde Cumhuriyet tarihinin rekoru kırılmıştır" dedi.

Çelik, geçen yıl temmuzda kan kanserine yenik düşerek hayatını kaybeden sanatçı Murat Göğebakan'ın adının verildiği kültür merkezinin açılışını, Vali Mustafa Büyük, Ceyhan Belediye Başkanı Alemdar Öztürk ve sanatçının annesi Hatice Göğebakan ve diğer ilgililerle gerçekleştirdi.

Açılışın ardından Mersin Devlet Klasik Türk Müziği Korusu, Göğebakan'ın "Ay yüzlüm" adlı şarkısını seslendirdi.

Konserin ardından konuşan Çelik, bugün Murat Göğebakan'ın adını, kültür merkezine vererek bir kez daha andıklarını söyledi.

Göğebakan'a Allah'tan rahmet, törende bulunan annesine de saygılarını sunduğunu bildiren Çelik, "Kuşkusuz bir sanatçının adıyla bir kültür merkezinin buluşması hepimiz için müstesna bir anlam ifade eder" diye konuştu.

Çelik, Türkiye'de hükumetin 12 yıldır yaptığı hizmetlere güzel bir örneğin de bu kültür merkezi olduğunu aktararak, bu tesisle hem Adana'da hem Ceyhan ilçesinde yeni çalışmalara daha kuvvetli şekilde imza atacaklarını ifade etti.

"Kültür merkezimize bu topraklardan çıkmış Murat Göğebakan kardeşimizin adını vererek kendisinin topraklarımızda bıraktığı hatırayı da bir kez daha selamlamış oluyoruz" diyen Çelik, şunları kaydetti:

"Bu faaliyetlerin Ceyhan'da artarak devam etmesi, buranın 24 saat yaşayan bir merkez haline gelmesi hepimizin arzusudur. Kuşkusuz demokratikleşmeden ulaşıma, ekonomiden dış politikaya kadar 12 yıldır Türkiye'ye hükumetlerimiz büyük hizmetler vermektedir. Fakat 12 yıl boyunca bazen sessiz sedasız, bazen de çok görünür biçimde en güçlü imza attığımız alanlardan bir tanesi de kültür alanıdır. Kültürel mirasımızı koruma, kültürel hayatı canlandırma konusunda şimdiye kadar benzersiz işlere imza atılmıştır."

Çelik, bir milletin ruhunu, geleceğe yürüme iradesini, kültürün oluşturduğunu bildirerek, şöyle devam etti:

"Herhangi bir ilde, ilçede kültürel faaliyet ne kadar canlıysa o ilçenin, ilin insanlar tarafından sahiplenildiğini de gösterir. Ülkemizde okuma alışkanlıklarının değişmesi ve gelişmesi amacıyla kütüphaneler ve okuma salonları, çeşitli kültürel aktiviteler gerçekleştirilecek kültür merkezleri açıyoruz, var olanları da süratle yeniliyoruz. Kültür ve sanat değerlerimizi üretip yeni nesillere aktaracak etkin politikalara imza atıyoruz. Sosyal olayların sosyo-ekonomik yapıyla biçimlendiği günümüzde, kültür olgusu toplumun ve bireyin hareket tarzını ve yaşam biçimini ve tüm tercihlerini etkileyen bir alan haline gelmiştir. Hızlı düşünceyle milletimizin kültürünü dilediği gibi yaşayabildiği her türlü kültürel kimliğin serbest olduğu, hiçbir kültürel kimlik üzerinde ret, inkar ve asimilasyon politikalarının uygulanmadığı, kültürel kimliklere tam bir özgürlük alanı açıldığı bir sürü politikaya imza attık. İktidarlarımız döneminde önceki iktidarlar tarafından açılan kültür merkezlerinin toplamından daha fazla sayıda kültür merkezini faaliyete geçirmiş bulunmaktayız. Bu tesisleri son teknoloji ile donatarak vatandaşların hizmetine sunduk. Ülkemizde Cumhuriyetin kuruluşundan 2003 yılına kadar toplam 42 kültür merkezi açılmışken, 2003-2014 yılları arasında ise 56 kültür merkezi açılmıştır. Yani AK Parti hükumetleri döneminde Cumhuriyet tarihinin rekoru kırılmıştır. 2015 yılında açmayı planladığımız kültür merkezi sayısı ise 12 tanedir. Böylece toplamda kültür merkezi sayısını 110'a çıkarmayı planlıyoruz."

Çelik, içerisinde bulundukları kültür merkezine son 2 yılda güçlü destek vererek tamamlanmasını sağladıklarını anlatarak, buraya 2014 yılında birim fiyatı ile 14,5 milyon lira harcama yapıldığını söyledi.

Kültür merkezinde 2 salon bulunduğunu, buraların her türlü kültürel ve sanatsal etkinliğe hizmet verebilecek özellikte olduğunu aktaran Çelik, tesiste büyükler ve çocuklar için kütüphane, sergi salonu, çalışma salonu ve atölyeler yer aldığını bildirdi.

Çelik, Adana'nın diğer ilçelerinde de yapımı devam eden kültür merkezleri ve restorasyon sürecindeki kültürel mirasların da en kısa sürede açılışlarını yapmayı hedeflediklerini ifade etti.

- "Tarihin izleri Adana'nın her yerinde"

Bazı coğrafyaların tarihi özellikleri ve gelenekleri itibariyle sanata daha yatkın olduğunu anlatan Çelik, şunları kaydetti:

"Buralarda insanlar doğdukları günden itibaren kendilerinden önce gelen yüzlerce kuşağın mirasını içlerinde hissederler. Doğup büyüdüğüm bu bereketli topraklarda, Hititler’den Makedonyalılar’a, Roma’dan Osmanlıya oradan da Cumhuriyetimize kadarki tarihin izleri, bugün Adana’nın her sokağında her yemeğinde, her türküsünde geçmişin kıymetli kültür hazinesini hissetmemizi sağlar. Çukurova’mızın verimli toprakları, kokusuyla, canlılığıyla, renkleriyle her zaman insanoğluna ilham kaynağı olmuştur. Adanalılar bu bereketli toprakların mirasçısı hem Adana'nın gözbebeği olan bu ovanın sahipleri hem de bu binlerce yıllık medeniyetin bugünkü taşıyıcılarıdırlar."

Çelik, Adana'nın, tarihi, kültürü, sağlık tesisleri ve tedavi imkanları, coğrafi konumu, iklimi ve misafirperverliği ile Türkiye'nin en önemli turizm destinasyonlarından biri olmaya aday olduğunu aktararak, bakanlığın bu amaçla bir çok alanda Adana'nın ve Çukurova'nın tanıtımı için planlamalar gerçekleştirdiğini söyledi.

Kentin turizm potansiyelinini harekete geçirmek için atılan adımların hayata geçirildiğini anlatan Çelik, Doğu Akdeniz'de turizmin gelişmesi için Yumurtalık Turizm Merkezi, Karataş-Yumurtalık Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi'nin lokomotif bir rol üstleneceğini belirtti.

Çelik, bu kapsamda Karataş-Yumurtalık bölgesinde 10 bin yatak kapasitesinin hedeflendiğini dile getirerek, bu hedeflere emin adımlarla ilerleyeceklerini ifade etti.

- Anavarza Antik Kenti

Çelik, Anadolu'nun en büyük antik kenti olma özelliği taşılan Anavarza'da yoğun bir çalışma başlattıklarını anımsatarak, şunları kaydetti:

"Bölgemiz kültür ve turizmine değer katacak Anavarza'nın yeniden Türkiye gündemine yerleşmesini bu vesileyle sağladık. Anvarza'da yürüten kazı çalışmaları için ödenekleri artırdık ve kısa sürede buranın sahip olduğu kültürel zenginliği tüm değerleri ile ortaya koyacağız. Buranın çok önemli bir özeliği Romalıların ordugahı olması. Asıl ismi de bir rivayete göre eski Farsça 'na-barza'dan geliyor. Yani 'yenilmez' demek. Girdiği hiçbir savaşta yenilmemiş bir kent burası. Orta Doğu ve Mezopotamya'daki bütün tarihin yönünü değiştiren olaylara Anavarza’dan hükmedilmiş. Bu nedenle 60-70 bin kişilik Roma ordugahı sürekli burada olmuş. Burada yaşayanlarla birlikte 80 bin kişilik bir nüfusa ulaşılmış. Anavarza Antik Kenti, çalışmalar tamamlandığında bölge turizmi ve ekonomisine değer katacak ve adı gibi Adana'nın diğer alanlarda da yenilmez olduğunu gösterecek bir eser ortaya çıkacaktır."

"Ülkemiz, süregelen kültürel birikimini ve turizm alanındaki atılımlarını son dönemde izlemiş olduğu akılcı ve cesur politikalarla birleştirerek, uluslararası konumunu daha da güçlendirmiştir" diyen Çelik, şöyle devam etti:

"Türkiye, bugünün dünyasında bir cazibe merkezi olarak, güçlü demokrasisiyle, büyüyen ekonomisiyle, kültürlerin kavşağı olan coğrafyasıyla, jeopolitiğiyle ve jeostratejik konumuyla bir başarı öyküsü yazmaktadır. Kuşkusuz Türkiye'nin yazdığı bu başarı öyküsünde Adanamızın desteğinin müstesna bir yer teşkil etmesi her zaman anımsanmaktadır. Bu nedenle Adana'ya ne kadar çok hizmet etsek, ne kadar çok yatırım yapsak, değerlerimizi ortaya çıkarsak azdır. Şimdiye kadar yaptıklarımızın hiçbirini yeterli bulmayacağız. İnşallah bundan sonra çok daha büyük işlere imza atacağız."

Çelik, kültür merkezinin haftanın her günü açık olması gerektiğini bildirerek, buranın sahibinin gençler olduğunu, buradaki faaliyetlere de gençlerin karar vereceğini kaydetti.

- "Benim için çok güzel bir sürpriz oldu"

Göğebakan'ın annesi Hatice Göğebakan ise kendisi için çok anlamlı bir gün olduğunu belirterek, oğlunun adını ölümsüzleştiren başta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür etti.

Yaşadığı duyguyu anlatmakta güçlük çeken anne Göğebakan, "Benim için çok güzel bir sürpriz oldu. Gözyaşlarımı zor tutuyorum. Herkese çok teşekkür ediyorum" dedi.

AA