Müteahhitle arsa sahibi arasındaki sözleşme fesh edilirse ne olur?

Posta Köşe Yazarı Tamer Heper, bugünkü yazısında bir okuyucusunun ''müteahhitle arsa sahibi arasındaki sözleşme feshi'' konulu soruyu yanıtladı. 

Müteahhitten sözleşmeyle ev aldık. 2 yılda teslim edecekti. İnşaat, 9 kat 36 daire. 5 katı karkas olarak yaptı, 4 kat henüz yapılmadı. Arsa sahibi ile 5 yıllık sözleşme imzalamış. Arsa sahibi müteahhide verdiği vekaleti tek taraflı feshetmiş.

Şu an arsa sahibi ruhsat süresinin dolmasını bekliyor. Müteahhit ise “İnşaat maliyetleri arttı, ekonomik krizdeyim” bahanesiyle bizi 3 yıldır oyalıyor. Müteahhidin üzerinde herhangi bir mal varlığı yok. Mağdur 21 kişiyiz hukuken ne yapabiliriz? ● H.G.

Okuyucuma olumlu yanıt veremeyeceğim zira daha baştan kendisi yolları kapamış. Müteahhidin malvarlığının bulunmadığını söylemekle, önereceğim icra takiplerini veya kazanacağı davada alacaklı olduğu meblağı tahsil kabiliyetinin olmadığını belirtmiş.

Ama ben işin daha öncesine değinmek istiyorum. “Müteahhit sözleşmeyle ev aldık” diyor. Muhtemelen bu “Müteahhitten ev aldık” şeklinde olacaktı. “Müteahhit sözleşmesi ile ev aldık” değil umarım. İşte mesele burada. Müteahhit ile nasıl bir sözleşme yapılmış?

Çoğunlukla müteahhitten alım yapan vatandaş, müteahhit ile düz beyaz kağıda imza atıyor. İşte bu sözleşme geçersiz. Bu tür sözleşmelerin noterde yapılması lazım. Notere harç ödememek için yapılan bu sözleşme geçersiz olduğundan sonradan çıkan bir ihtilafta vatandaş mağdur oluyor. İşte okuyucumun öncelikle bakacağı husus bu.

Sonra okuyucumun yapabileceği hukuki girişim, sözleşmesini feshetmek olabilir ve bu nedenle ödediği parayı ve uğradığı zararı talep edebilir. İyi ama işin başında müteahhidin parasız pulsuz olduğunu söylemiş, işte mesele de burada deyin ki davaları kazandı tahsilatı nasıl yapacak?

Bu açıklamam kendisinin hak aramasını engellemesin. Bunu açıklamamdan maksat bir çözüm yolu bulmaya çalışsın. Örneğin bahsettiği binada müteahhide ait bir daire var ise buna mahkeme kararı ile tedbir koymayı düşünsün.

Okuyucumun durumunda çok insan var. Artık bu işe kamusal olarak bir el atmak lazım. Mesela Yargıtay bir kararında “Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi şekil şartına uygun yapılmamış olsa dahi taraflar şartlarına uyma iradesi gösterdi ise artık geçerli olarak işlem yapılmalıdır” anlamına karar vermişti ki bu, takdire değerdir.