Müteahhitlere kötü haber, demir-çelik zamları sürecek
Geçtiğimiz ay pirinç fiyatlarındaki aşırı artışı tartışan Türkiye'nin yeni baş ağrısı demir-çelik olacağa benziyor.
Sanayiyi ve inşaatı tehdit eden demir çelikteki fiyat artışları için sektörden "rahatlatıcı haber" gelmiyor. Demir Çelik Üreticileri Derneği (DÇUD) Genel Sekreteri Veysel Yayan, halen son zamlardan önce alınan ürünlerin piyasada bulunduğuna dikkat çekerek, yeni fiyat artışlarının olabileceğini söyledi. Fiyat artışlarının girdi fiyatlarındaki artışa bağlı olduğuna dikkat çeken Yayan, "Ağustosa kadar fiyatlar stabilize olmayabilir" dedi. Fiyat artışları nedeniyle sektörün de zorda kaldığına dikkat çeken Yayan, yılın ilk dört ayında üretimde yüzde 10 artış olmasına karşın talepte sadece yüzde 4-5 civarında artış olduğuna dikkat çekti.
Demir çelik fiyatlarındaki son gelişmeleri sektörü temsil eden Demir Çelik Üreticileri Derneği de yakından takip ediyor. DÇUD Genel Sekreteri Veysel Yayan, şu anda sektörün de talep azlığı nedeniyle sıkıntıda olduğunu söyledi. Geçen yıllarda yüzde 15 düzeyinde olan talep artışının bu senenin ilk 4 ayında yüzde 4-5 düzeyinde kaldığına dikkat çeken Yayan, "Bu da bizim ihracata yönelmemize neden oluyor. Daha önce yüzde 10-12 düzeyinde olan ihracat artışı da yüzde 30'a çıktı" diye konuştu. Demir çelikteki fiyat artışlarının tüm dünyada görüldüğüne dikkat çeken Yayan, esas nedenin ise girdi fiyatlarındaki artış olduğunu belirtti. Son dönemde cevherde yüzde 70, hurdada yüzde 100'ün üzerinde kömürde yüzde 210 düzeyinde artışlar olduğunu belirten Yayan, tüm bu artışların da nihai ürün olan demir çeliğe yansıdığını vurguladı.
Henüz yansımayan zamlar var
Yayan, henüz fiyatlara yansımayan ürün zamları olduğunu belirterek yeni zamların yapılacağı sinyalini de verdi. Elindeki ürünü 3-4 ay önce alan tüccarların son dönemdeki fiyat artışlarını henüz yansıtmadığını belirten Yayan, bu artışların da fiyatlara yansıyabileceğini belirtti. Yayan "Halen iç piyasada demir çelik fiyatları ihracat fiyatlarından ton başına 60-70 dolar daha düşük. Dolayısıyla halen fiyatlar oturmadı" diye konuştu. Fiyatların ancak ağustos gibi durulabileceği yönünde projeksiyonlar olduğuna dikkat çeken Yayan, "Ramazana girilmesiyle birlikte, Ortadoğu ve Körfez ülkelerinde talepte bir durulma olması bekleniyor. Eğer bu beklenti gerçekleşirse, istikrar söz konusu olabilir" diye konuştu.
Gereği neyse o yapılacak
Daha önceki dönemlerde, sektörde devlet de olduğu için fiyat artışlarına müdahale edilebildiğine dikkat çeken Yayan, "Şimdi ise, zararın üstlenilmesi gibi bir durum yok. Bu nedenle de piyasanın gerekleri neyse o yapılacak" dedi. Fiyat artışlarının sektöre olumlu yansıdığı gibi bir havanın oluştuğuna dikkat çeken Yayan, "Oysa bir gün sonrasını görmeden ekonomik faaliyeti sürdürmek mümkün değil. Bu nedenle de biz de rahatsızız" dedi. Yayan, çeşitli sektörlerin demiri toplu alma yönündeki çözüm arayışlarını da olumlu gördüklerini, ancak söz konusu adımın fiyatlarda bir değişikliğe yansımayacağına da dikkat çekti.
Müteahhite fiyat farkı
Demir çelikteki yüksek düzeyli fiyat artışlarının özellikle inşaat sektörünü durdurma noktasına gelmesi nedeniyle, döviz üzerinden kamuya iş yapan müeahhitlere fiyat farkı ödenecek. Geçtiğimiz hafta istihdam paketine eklenen maddeye göre, "Kamu İhale Kanunu'nun 3. maddesinin c bendi kapsamındaki işlerle, aynı kapsamda olup 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu dışında ihale edilen ve bedeli yabancı para cinsinden sabit fiyatlarla sözleşmeye bağlanan yapım işlerinde fiyat farkı kararnamesi hazırlanması için Bakanlar Kurulu'na yetki verildi."
Buna göre, anlaşmalarını döviz üzerinden yapan müteahhit firmaların girdi fiyatlarındaki artışlarını telafi edebilmesi imkânı sağlanacak. Maddenin gerekçesinde de, hem girdi fiyatları hem de dövizdeki düşüşlerin söz konusu anlaşmaların sürdürülmesini imkânsız hale getirdiği vurgulandı.
Fiyat kararnamesi bir an önce çıkmalı / İNTES Genel Başkanı Şükrü Koçoğlu
Mevcut Fiyat Farkı Kararnamesi nedeniyle müteahhitler sorunlar yaşıyor. Uygulama piyasanın gerçek fiyatları ile yüklenicilere ödenen fiyat farkları arasında dengesizlik yaratıyor. Sıkıntı bu kez demir fiyatlarında ortaya çıktı. En çok fiyat artışı demirde yaşandı. Bu fiyat artışları maliyetlere yansıyor. Maliyetlerdeki artış, boru hattı inşaatı yapan inşaat firmalarını da, yol inşaatı yapan firmaları da, konut üreten firmaları da olumsuz olarak etkiliyor. Demirin inşaat maliyetindeki payı yaklaşık yüzde 15 civarında. Demire yüzde yüz zam geldi. İnşaat firması bu noktada 'zarar edeceğime işi bırakıyorum' diyor. Hükümetin bir an önce kararnameyi çıkartacağını düşünüyorum. Mevcut Fiyat Farkı Kararnamesi'nde yapılacak değişiklikle, idarelerin yapılacak işte kullanılacak malzemelerin ağırlık katsayılarını belirlemesi ve bu artışlara göre fiyat farkı ödenmesi zorunlu hale getirilmeli. Enflasyon ve belirlenecek makul bir yüzde ilavesinin üstüne çıkan malzeme fiyat artışları yüklenicilere ödenmeli.
Projeler durma noktasına gelecek / Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Erdal Eren
Özellikle bu yıl başından itibaren hem akaryakıt fiyatlarında hem de demir fiyatlarında olağanüstü bir artış yaşandı. Dolayısıyla inşaat sektörünün karşılayamayacağı kadar yüksek bir maliyet artışı ile karşı karşıya kalındı. Kamu sektörüne iş yapan müteahhitlerin sözleşmelerinde fiyat farkı ödenmesine ilişkin madde bulunmayanlar var. Bazılarında da fiyat farkının Üretici Fiyatları Endeksi'ne (ÜFE) göre ödenmesi maddesi bulunuyor. İnşaat maliyetlerindeki artış ÜFE'deki artışla karşılanacak gibi değil. Dolayısıyla projeler durma noktasına gelecek veya müteahhitler batacak. Bu çerçeve de hükümet nihayet konuya duyarlı davranmaya karar verdi ve bir kanun değişikliği Meclis'e sunulmuş. Sanıyorum ki, kanun değişikliğinde ihale yasasındaki sözleşmelerin imzalanmasında sonra fiyat farklarında değişiklik yapılmaz maddesinin bu konuda bakanlar kuruluna yetki verilmesi şeklinde düzenlenmesi yer alıyor. Bu düzenlemenin ardından da bakanlar kurulu bir kararname çıkartacaktır.
Konut fiyatları gerilemeyecektir / Dumankaya İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi Ali Dumankaya
Başta demir olmak üzere, artan inşaat maliyetlerinin konut fiyatlarında alttan bir baskı oluşturuyor. Konut fiyatları gerilemeyecektir. Fiyatlar gerileyecekse, demir fiyatlarının da geri gelmesi lazım. Seri biçimde yaşanan demir fiyatlarındaki artış pirinç fiyatlarındaki artış gibi normal değil. 800 YTL'den aldığımız demir, 3 ay sonra bin 500 YTL'ye çıkıyorsa, yüzde 100'e yakın bir artış varsa, bunu normal karşılamak mümkün değil. Demir fiyatlarındaki artış biraz da uluslararası piyasalarla ilgili, fiyatların normale döneceğini umut ediyoruz. Yeni başlayan projelerde demir fiyatlarındaki artış nedeniyle inşaat maliyetleri yüzde 10 arttı. İnşaat firmaları bu maliyet artışını kâr marjlarını düşürerek karşılamayı tercih ediyor. İnşaat maliyetlerinde artış kamuya ve TOKİ'ye iş yapan mütehitleri de olumsuz etkiledi. Mevcut Fiyat Farkı Kararnesi ile ilgili yapılması düşünülen düzenlemenin piyasadaki TOKİ'ye iş yapan müteahhitleri rahatlatacağını düşünüyorum.
Her hafta 100 YTL zam
Demir-Çelik Üreticileri Derneği'nin (DÇÜD) istatistiklerine göre 8-12 mm'lik inşaat demirinin fabrika çıkış fiyatı 2007 başında KDV dahil 900 YTL iken, 2008 başında 1000 YTL oldu. Aynı mamulün fiyatı martın üçüncü haftasında ise 1350 YTL'ye yükseldi.
DÇÜD istatistiklerinde 2008 başından itibaren 1000 YTL civarında olan fiyatların mart ayı başından itibaren yükselişe geçtiği, martın ilk haftasında 1150, ikinci haftasında 1250 ve üçüncü haftasında da 1350 YTL'ye yükseldiği görülüyor.
Hacer BOYACIOĞLU / Referans