Sektörel

Mütekabiliyet Altınoluk'ta beklenen artışı gerçekleştiremiyor!

Altınoluk; Balıkesir ili, Edremit ilçesine bağlı nüfusu 15.399 kişi olan bir beldedir. Edremit-Çanakkale karayolu üzerinde, Edremit’ e 25 km mesafededir


Kuzeyinde Kaz dağları (İda), güneyinde Ege Denizi (Edremit Körfezi) yer alır. Kaz dağlarının dört mevsim yeşil kalması ve kaz dağlarından gelen birçok akarsu ile Altınoluk birbirinden farklı doğal güzellikleri sergilemektedir. Doğal güzelliklerinin yanı sıra “Tarihsel Birikimlere” sahip olan Altınoluk’ un, eski köy yerleşimi kentin kuzeyinde, tepede yer alır. 

Cumhuriyetin ilk yıllarına kadar adı “Papazlık” olarak geçen köye Türklere ait ilk verileri 16 yy. başlarında Kanuni Sultan Süleyman zamanında yapılmış olan nüfus sayımında karşımıza çıkmaktadır. Söğüt bölgesinden gelen Osmanlı Yörükleri bazı imtiyazlarla köye yerleştikleri bilinmektedir. Rum yerleşimi; Yunanistan’ın Midilli adasından 1820’li yıllarda çalıştırılmak üzere getirilen Rumların zamanla burada çoğalıp, iskan tutmaları ile oluşmuştur. Rumlar, köyde ibadet amaçlı olarak birde kilise yaptırmışlardır. 



Altınoluk’ ta geçmişten beri süren bu yaşamın günümüze uzanan izleri olan Rum ve Türk sivil mimarlık örnekleri, kültürel birikimimizin önemli taşlarındandır. Bursa Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından 1991 yılında Kentsel sit ilan edilen Altınoluk köyünde 36 adet yapı tescil edilmiş 1994’ ten beride Koruma Amaçlı İmar Planı uygulamadadır. Bazı önemli konaklar; (Abdullah Efendi Konağı vb.) restore edilmiş olsada, genelde tescilli yapılara restorasyon yapılması gerekmektedir. Köyün hemen güney eteğinde ve sit alanına dahil edilen, Altınoluk Antandros Amfi Tiyatrosu 1994 yılında yapımına başlanıp, 1997 yılında bitirilen önemli bir kültür ve sanat mekanı olmuştur


Eşsiz bir doğaya ve kentsel sit alanlarına sahip olan Altınoluk’ un en önemli kültürel zenginliği, tarihi “Antandros” kentidir.  Antandros’un önemi, Roma İmparatorluğunun temellerini atan Remus ve Romulus’un, Helenistik dönemin görkemli kenti Truva şehrinin yıkımından sonra büyük babalarının Antandros’a gelerek bir süre sonra buradan yola çıkmış olmasıdır. Bu tarihi bağ Antandros antik kentine yaklaşık 2800 yıllık Arkeolojik zenginlik kazandırmakta, Altınoluk beldesinin tarihi önemini artırmaktadır.



Altınoluk beldesi, içinde barındırdığı nüfusu ve sahip olduğu sosyo-ekonomik imkanları ile çoktan ilçe olmayı hak etmiş bir yerleşimdir. Şu an da 4 mahalleden oluşan Altınoluk, yazın 200.000’ini bulan nüfusuna rağmen su sorununun bulunmaması bunu da Türkiye’de sadece 100 belediye de bulunan arıtmalı kanalizasyon sisteminin bulunması ile başarmaktadır. 2012 yılı içinde yapımı biten limanı ile Altınoluk balıkçılık ve ulaşım altyapısı da güçlendirilmiştir.

Altınoluk beldesinin en önemli gelir kaynakları ülke ekonomisine de katkı sağlayan turizm, balıkçılık ve zeytin ürünleridir. Belde ve köy sınırları içerisinde bulunan 450 bine yakın zeytin ağacının bulunması yöre ekonomisi için büyük önem taşımakta, zeytin, belde halkının yanı sıra çevre il, ilçe ve köylerden gelen işçiler tarafından toplanıldığından yaz aylarınını yanı sıra kış aylarında da Altınoluk’ta canlı bir ekonomi yaşanmaktadır. Bu zeytinliklerden üretilen ortalama 45.000 ton zeytinin ve zeytinyağının ülke ve bölge ekonomisine katkısı 20 trilyon Türk lirasını geçmektedir.


Altınoluk, efsaneleri barındıran Kaz dağları ve akarsuları, tertemiz havası ve mavi bayraklı plajları ile dört mevsim yaşanılacak bir yerleşim yeri olmakla birlikte daha çok yaz aylarında tatil için tercih edilmektedir. Altınoluk barındırdığı 15000 kişilik nüfusuna binaen çok sayıda ikincil konut ve 40’tan fazla otel, motel ve pansiyonu ile çok çeşitli konaklama imkanlarına sahiptir. 1994 yılında emlak vergisi mükellef sayısı 14245 iken 2004 yılında bu sayı 34433’e ulaşmıştır.  Konut ve ikincil konut sayısı 2012 yılına kadar aynı oranda artışını gerçekleştirememiş, neden olarak ise geniş sit alanı sınırları, tarım alanı sınırları, yerli ve yabancı turistin yeterince ilgisini çekememesi olarak söylenebilir. En önemli etken ise geniş yüz ölçüme sahip günü birlik tesis alanlarının yabancı girişimcilerin hukuki olarak yatırım yapamaması ve yerli girişimcilerin büyük ölçekli yatırım riskini göze alamaması olarak gösterilebilir.



2012 Mayıs ayında mütekabiliyet yasasının yürürlüğe girmesi ile gerek ikincil konut alanları için gerekse günübirlik tesis alanları için yabancı yatırımcıların talepleri artmış olmakla birlikte, Edremit körfezi bölgesinin askeri stratejik konumundan dolayı Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından bölgede yabancıların mülk edinme ve turistik tesis açma talepleri şimdilik geri çevrilmektedir. Fakat bu engeller yerli ve yabacı girişimcilerin bölgeye olan yatırım taleplerini engellememekte sadece beklemeye almalarına sebep olmaktadır.

Altınoluk beldesinde yaşayanlar ise yeni yasaların cıkmış olduğu bu durgunluk döneminde Altınoluk beldesinin ulaşım ve altyapı sistemlerini güçlendirmekte doğru bir strateji izleyerek tarihi unsurlarını öne çıkarmakta ve kültürel organizasyonlarla tanıtımını yapmaya devam etmektedir. 



*Bu çalışma TSKB Gayrimenkul Değerleme tarafından www.emlakkulisi.com için özel olarak hazırlanmıştır.