MuuM 2 projeyle WAF finallerinde!
Murat Aksu ve Umut İyigün ortaklığındaki MuuM, iki farklı projesiyle Dünya Mimarlık Festivali Ödülleri’nde (WAF 2015 Awards) finale kaldı.Finaller 4-6 Kasım 2015 tarihleri arasında Singapur’da gerçekleşecek.
Murat Aksu ve Umut İyigün ortaklığındaki MuuM, iki farklı projesiyle Dünya Mimarlık Festivali Ödülleri’nde (WAF 2015 Awards) finale kaldı. 4-6 Kasım 2015 tarihleri arasında Singapur’da gerçekleşecek olan finallerde, MuuM tasarımı Lösev Doğal Yaşam Merkezi projesi “Geleceğin Sağlık Yapıları” kategorisinde, Erciyes Kongre Merkezi projesi ise “Geleceğin Kültür Yapıları” kategorisinde jüri karşına çıkacak.
MuuM, Dünya Mimarlık Festivali (WAF) kapsamında düzenlenen ve mimarlık dünyasının en önemli ödüllerinden biri olarak kabul edilen WAF 2015 Awards’ta 2 projeyle finale kalma başarısını gösterdi. 4-6 Kasım 2015 tarihleri arasında Singapur’da gerçekleştirilecek olan Dünya Mimarlık Festivali’nde MuuM projelerinden Erciyes Kongre Merkezi “Geleceğin Kültür Yapıları” kategorisinde, Lösev Doğal Yaşam Merkezi ise “Geleceğin Sağlık Yapıları” kategorisinde yarışacak.
The Architectural Review ve The Architects’ Journal gibi prestijli mimarlık dergilerinin de yayıncısı olan İngiltere merkezli EMAP tarafından, bu yıl sekizinci kez düzenlenen ve son dört yıldır Singapur’da gerçekleşen WAF 2015 Awards’a toplam 60 ülkeden çok sayıda proje başvurdu. Geçtiğimiz sene mimarlık ve tasarım dünyasından 2000’den fazla kişinin katılımıyla gerçekleşen Dünya Mimarlık Festivali’nin bu yılki ödül jürisinde Sou Fujimoto, Kerry Hill, Ian Moore gibi dünyaca ünlü mimarlar ve The Plan, Mark, The Architectural Review gibi nitelikli mimarlık ve tasarım dergilerinin editörleriyle birlikte toplam 43 kişi yer alıyor. Jürinin 31 kategori içerisinden seçtiği kategori birincileri, festivalin son gününde Dünyanın En İyi Yapısı ve Dünyanın En İyi Projesi ödülleri için yarışacak.
Doğayla İç İçe Arınma: Lösev Doğal Yaşam Merkezi
MuuM tarafından yarışma projesi olarak tasarlanan ve 2. Mansiyon Ödülü’ne layık görülen, şimdi de WAF 2015 Awards’ta finalist olma başarısını gösteren Lösev Doğal Yaşam Merkezi, kentin rutininden sıyrılıp, gündelik yaşamın olumsuz etkilerinden arınmaya ve daha sağlıklı yaşama potansiyelinin farkına varmaya teşvik eden ortamlar sunmak üzere tasarlanmış. Misafirlerine sıradan bir tatilin ötesine geçerek doğal yaşamla ilgili temel motive edici eylemleri gözlemleyebilecekleri, öğrenebilecekleri ve uygulayabilecekleri bir yaşam alanı olarak ele alınan merkezin ana tasarım kararları, doğayla iç içe olmak, sürdürülebilirlik, perma-kültür, dönüşüm, yenilenme, sosyalleşme ve paylaşım gibi kavramlarla biçimlendirilmiş. Bu bağlamda tasarım sürecinde, doğal çevrede var olan biyolojik çeşitliliğin korunması, organik tarım yapılması, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelim, atıkların çevreye zarar vermeyecek şekilde geri kazanımı ve doğal yaşamın günümüz koşullarında da sürdürülebilmesi üzerine, arınma, sağlıklı yaşam eğitimi, rekreasyon, tarım, hayvancılık ve konaklama başlıkları altında eylem şeması hedeflenmiş.
Y. Mimar Murat Aksu ve Y. Mimar Umut İyigün, Lösev Doğal Yaşam Merkezi için “Projenin, arınma yolculuğuna çıkan bireylerin yaşam tarzlarını yeniden gözden geçirerek, ruhsal ve bedensel sağlık durumlarına yönelik bir iyileştirme yapmak ve motivasyon olanağı tanımak üzere hayata geçirilmesi amaçlanıyor” şeklinde yorum yapıyor.
Çevresel Bağlamların Çağdaş Yorumu: Erciyes Kongre Merkezi
MuuM’u Dünya Mimarlık Festivali finalistleri arasına taşıyan projelerden biri olan Erciyes Kongre Merkezi, İç Anadolu Bölgesi’nin en özgün topografyalarından biri olan Erciyes Dağı’ndan alınan referansla tasarlanmış. Erciyes Dağı, bağlam açısından belirleyici bir unsur olarak öne çıkarken, tasarımın ana teması olarak, yörenin özgün topoğrafyasını belirleyici olarak kullanan, kapsayıcı ve işlevsel bir kabuk oluşturma fikriyle geliştirilmiş. Kış sporları ve rekreasyon açısından önemli olan bölgenin, yıl boyu yaşayan bir çekim merkezi olma potansiyelini geliştirmek amacıyla düzenlenen imar planın bir parçası olarak ele alınan Erciyes Kongre Merkezi projesinde, 2000 kişilik oditoryum ve 1000 kişilik konferans salonu, çok amaçlı, 240 ve 480’er kişilik toplantı salonları, balo-kokteyl salonları, restoranlar, kafeler tasarlanmış. Bu fonksiyonları destekleyen teknik hacimler, depolama alanları ve kapalı otoparklar da bodrum katta düzenlenmiş. Tekir Gölü’nün kıyısında yer alacak olan Erciyes Kongre Merkezi’nin, açık hava platformu sayesinde göl ile bütünleşmesi sağlanmış ve yapının çevresel bağlamları kuvvetlendirilmiş. Modern ve bütüncül bir yaklaşımla ele alınarak tasarlanan merkezin, yerel verilerin kullanımıyla, bulunduğu lokasyondan kopuk olmayan ve oraya değer katan bir yapı olması planlanmış. Erciyes Kongre Merkezi’nin tasarımında sürdürülebilirlik açısından, en az enerji tüketimi hedeflenerek, gerekli altyapı planlama aşamasında değerlendirilmiş. Erciyes Kongre Merkezi aynı zamanda uluslararası yeşil bina sertifikasyonu adaylığı elde etmiş.