Genel

Ömür Tan: Avrupa'nın faiz indirimi Türkiye'ye yarar!

Finansbank Kurumsal ve Ticari Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Ömür Tan, geçtiğimiz günlerde 75 baz puan indirim yapan Merkez Bankası’nın önümüzdeki dönemde bir 50 baz puan daha indirime gideceğini tahmin etti.


Finansbank Kurumsal ve Ticari Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Ömür Tan, geçtiğimiz günlerde 75 baz puan indirim yapan Merkez Bankası’nın önümüzdeki dönemde bir 50 baz puan daha indirime gideceğini tahmin etti. Önümüzdeki 6-7 aylık süreçte faizlerde yukarı bir trend beklemediğini söyleyen Tan, “Avrupa’daki faiz indirimi de Türkiye gibi ülkelere yarayacaktır. ABD’deki faiz artırım beklentisi zaten 2015 ortasından itibaren yukarı gidecektir. Biz daha çok Avrupa tarafı çok etkileyecek. Avrupa pazarı fonlama anlamında kaynak akışı anlamında fayda sağlayacağını düşünüyorum. Avrupa’daki bu negatif faiz ortamı yatırımcıyı pozitif ve daha karlı, alabileceği daha fazla risk seviyesinde daha fazla risk aldığı yere yani gelişmekte olan pazara götürüyor. Türkiye coğrafya yakınlığı ve ihracat nedeniyle bu ülkeler içerisinde yer alıyor. Türkiye’de yatırıma dönecek daha çok kredi olacağını ve sanayii sektöründe gidecek yer olduğunu düşünüyorum” diye konuştu. 


2008 krizi Türk bankaları için fırsat oldu 

2008 krizi öncesinde Türkiye’de büyük proje finansman işlerinde yabancı bankaların daha çok görüldüğünü dile getiren Ömür Tan, Avrupa’daki kriz nedeniyle çekilen yabancı bankalar sayesinde Türk bankalarının bu işi öğrendiğine değindi. Tan, şunları söyledi: “Birçok büyük işte yabancı danışmanlarla çalışılıyor. Avrupa’daki kriz fırsat olmuş oldu. Şuanda yabancılar iki türlü destek oluyorlar; proje finansmanı ve eurobondlara iştirak ederek. Özellikle Türk bankalarının çıkardığı eurobondları finanse ediyorlar. Çünkü kredi mevduat oranı bankacılık sektöründe yüzde 110’larda. Kredi mevduattan daha fazla duruma geldi. Bu hala finanse edilebilecek büyük işler olduğu anlamına geliyor. Bu sektörün ağırlıklı kaynağı mevduat. Bunun vadesi de kısa vadeli. Dolayısıyla verdiğimiz kredilerin vadesi orta ve uzun vadeli krediler. Çok yakın dönemde Türk bankalarının çıkardığı eurobondlara ciddi talep geldi. Aslında Avrupa’daki faizlerin aşağı inmesi Türkiye tarafında fırsat yaratıyor. Ciddi bir talep geliyor. Dolayısıyla kaynak tarafında sıkıntı olmayacaktır ve bu nedenle Türk bankaları büyük işlerde aktif olacaklardır.” 


Yabancı bankalar proje finansmanında çok istekliler Yabancı bankaların proje finansmanında çok istekli olduğunu, fakat Türk bankalarının çok rekabetçi olmaları nedeniyle Türkiye piyasasına girmekte zorlandıklarını dile getiren Ömür Tan, “Bir çok proje finansmanında IFC, EBRD gibi kurumlar da bulunuyor. Ayrıca proje finansmanında aktif olan Türk bankaları olarak da dünya standartlarında işler yapıyoruz. Zaten şunu düşünmek de yanlış olur; Yurtdışı kaynaklar, Eurobondlar olmasa Türkiye’de proje finansmanı olmayacak mı? Tabiiki olacak. Çünkü burada büyük kaynak olarak mevduat tabanı var ve bu da stabil” diye konuştu. 


3 senede 50-60 milyar dolarlık yatırım 

Mart ayındaki seçim sürecinde politik gerginliklerin yaşandığını, fakat ağustostaki cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgi benzer bir tedirginlik olmadığını ifade eden Ömür Tan, beklenen projelere yönelik şu değerlendirmede bulundu: “Ülkede kötü giden bir şey yok. Faizler düşüyor, büyük yatırımlarda gerileme yok. Daha da önemlisi özelleştirmeler olacak. Kamu özel ortaklığı projeleri, hastane projeleri, büyük özelleştirmeler, 3. havaalimanı, alt yapı enerji projeleri, kentsel dönüşüm gibi büyük projeler var. Kaba bir rakamla 3 sene içerisinde Türkiye’de yaklaşık 50-60 milyar dolar civarında proje finansmanına konu yatırım olmasını düşünüyoruz. Buradan önemli bir pay almak istiyoruz. Her çıkan işte payımızı artırarak ilerlemek istiyoruz. Bu yeni işlerle pazar payımızı artırmak istiyoruz.” 


Yıl sonuna kadar iki katı büyüyeceğiz 

Finansbank olarak bu sene ağırlıklı olarak kurumsal ve ticari bankacılıkta özellikle proje finansmanında yoğun ve aktif dönemlerini yaşadıklarını ifade eden Ömür Tan, ağırlıklı olarak altyapı ve gelir getiren gayrimenkul projelerinde yer aldıklarını, AVM, otel, ofis binaları finasmanlarında bulunduklarını kaydetti. Banka olarak bu sene pazarın neredeyse iki katı büyüme hedefl erinin olduğunu anlatan Tan, konuya yönelik şunları söyledi: “Yılın ilk çeyreğinde bankacılık sektörü yüzde 3 büyürken, biz yüzde 6 ile pazarın iki katı büyüdük. Finansbank olarak ağırlıklı büyümüye kurumsal ve ticari bankacılık ile KOBİ tarafına doğru yapıyoruz. Yatırım finansmanı, proje finansmanı kredilerde agresif büyümemiz var. Yıl sonuna kadar kurumsal ve ticari bankacılıkta yüzde 50 büyüme hedefimiz bulunuyor. 2013 yılında toplamda 1 milyar dolar civarında proje finansmanına imza attık. Bu sene ise 6 ayda 1 milyar dolarlık kredi onayladık. Yıl sonuna kadar bir bu kadar daha kredi onaylamayı planlıyoruz. Firmaların her türlü değer zincirinin içerisinde yer almak istiyoruz. Onlara terzi işi işler yapıyoruz. Bu çok önemli. Orada fark yaratıyoruz. Yıllardır süren ilişkilerimizi, uzun vadeli destek vererek taçlandırıyoruz.” 


Yılın ilk 6 ayında 500 milyon dolar borçlandık 

Yılın ilk 6 ayında yaklaşık 500 milyon dolarlık bir eurobond ihracı yaptıklarını hatırlatan Ömür Tan, yılın kalanında da fırsatlara bakacaklarını dile getirdi. Bugün için bankanın orta ve uzun vadeli kredileri finanse edecek yeterince kaynağı bulunduğundan söz eden Tan, “Tüm küçük, orta ve büyük yatırım kredilerinin içinde olacağız. Piyasada olup da içinde olmadığımız yatırım, proje finansmanı işi yok” dedi.


E-fatura üzerinden kredi vermeye başladık 

eFinans’ın Yönetim Kurulu Başkanı da olan Ömür Tan, eFinans işini büyütmeyi istediklerini ifade ederek, eFatura müşterilerinin faturalarını krediye dönüştürecek bir sisteme geçtiklerini ve eFatura üzerinden kredi vermeye başladıklarını anlattı. Tan, yeni ürünleri hakkında şu bilgileri verdi: “Bunlar geleceğin teknolojileri.. Bugünden bizim çalıştığımız, üzerinde çok ciddi yatırımlar yaptığımız işler. İki firmanın birbirine kestiği fatura üzerinden vadesinden önce diğer tarafa kredilendirilip ödemesini sağlayan, tamamen sistem üzerinden yürüyen, kimsenin operosyonel yükle uğraşmadığı bir sistem yürütüyoruz. Bunlar önemli alt yapılar. Bugün cep telefonları elimizden düşmüyor, bilgisayar olarak bile kullanıyoruz. Gelecekte teknolojiyi iyi kullanan, inovatif olan banka öne çıkacak. Sadece bireysel bankacılık tarafında değil kurumsal ve ticari bankacılık tarafında da bu sistemler için ciddi yatırımlarımız var. Burada fark yaratacağız.”



Dünya