Emlak Terimleri

Önalım hakkı ihtarname örneği!

Sadece satış ilişkilerinde kullanılan önalım hakkı ihtarnamesi nasıl oluyor? Önalım hakkı ihtarnamesi hakkında merak ettiğiniz bilgiler ve önalım hakkı intarname örneği haberimizin devamında yer alıyor..

Önalım hakkı!


Paylı bir mülkiyette bir hissedarın taşınmaz üzerindeki payını tamamen veya kısmen üçüncü kişiye satması halinde, Medeni Kanun'un 732. Maddesine göre diğer hissedarlar Önalım hakkını kullanabiliyorlar. Peki önalım hakkı nedir? Hisseli taşınmazların satışında taşınmaz üzerinde hisse payı olan kişilerin o satış için üçüncü bir kişiden daha öncelikli satın alma hakkına sahip olmak anlamına geliyor.


Önalım hakkı alıcıya karşı ancak dava açmak suretiyle kullanılıryor. Türk Medeni Kanunu'nun 733 / 3. maddesi hükmüyle yapılan satışın alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirme yükümlülüğü getirilmiştir. Önalım hakkı satışın hak sahibine bildirildiği tarihin üzerinden üç ay ve her halde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşüyor. Bu süre hak düşürücü süre olup mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekiyor.


Bu hakkın kullanılması hak düşürücü süreye bağlanmıştır, Payı satın alan 3. kişi noterden diğer paydaşlara ihtarname çekmek zorundadır, ihtarnameyi takiben diğer paydaşlar şufa hakkını ancak 3 ay içerisinde gayrimenkulün bulunduğu yerde ki Asliye Hukuk Mahkemelerine açarak kullanabiliyorlar. Eğer alıcı veya satıcı noterden ihtarname çekmezlerse, bu durumda kanuna göre müşterek maliklerin dava açma süresi 2 yıla kadar uzuyor.



Önalım hakkı ihtarname örneği



Konusu:Şufa hakkı kullanma beyanı ve ihtarıdır. 


1-Müvekkilemin paylı mülkiyet ile ortağı bulunduğu, i., S., D., Köyiçi mevki, 2543 parselde kayıtlı, 1400 metrekare arsa ile, yine aynı yer 2486 parselde, 1 030 metrekarelik kargir evin sizler tarafından, diğer yarı hisse sahibi müvekkilimin kardeşi K. G. 'den satın alındığını 17.03.2003 tarihinde öğrenmiş bulunuyoruz. 


2-Söz konusu taşınmazlar ile ilgili, 1/2 hisse üzerinden şufa hakkımızı kullanacağımızı, bir aylık kanuni süre içerisinde sizlere bildiriyoruz. 


Satın aldığınız payları, tapuda gösterilen değerleri ile aynı şartlarla sizden geri almaya hazırız. Bu işlemler tarafınızdan yapılmadığı takdirde Medeni Yasanın ilgili maddeleri uyarınca, hakkınızda gerekli tapu iptali ve tescil davası açılacağını, yapılmış ve yapılacak tüm masrafların sizlerden talep edileceğini ihtaren bildiririz." Şeklindedir ( İhtarname muhatabın . aynı adreste oturan babası imzasına 26.04.2003 tarihinde tebliğ edilmiştir. ) 


b ) Davacı E. G. vekili vasıtasıyla i. 3. Noterliğinden gönderdiği 02.09.2003 tarihli 15169 yevmiye nolu ihtarname ile de el atmanın önlenmesi ve ecrimisil davası açacaklarını ihtar etmiştir. İhtarname kapsamı aynen şöyledir; 


"Konusu: El Atmanın önlenmesi ve ecrimisil davası ihtarıdır. 


1- Müvekkilemin paylı mülkiyet ile ortağı bulunduğu, i., S., D., Köyiçi Mevkii, 2543 parselde kayıtlı , 1400 metrekare arsa ile, yine aynı yer, aynı mevkii, 2486 parselde, 1030 metrekarelik kargir evin sizler tarafından, diğer yarı hisse maliki müvekkilemin kardeşi K. G. 'ten satın alındığında i. Yedinci Noterliği 'nin 4.4.2003 tarih, 8579 yevmiye nolu ihtarnamesi keşide edilerek bu yerlerle ilgili Şufa hakkımızı kullanacağımızı beyan etmiştik. 


Bilahare avukatınız konu ile ilgili tarafımızdan bilgi istemiş ve satın aldığınız malın iadesinin nasıl yapılacağı konusunda mutabık kalınmıştı. Müteakip zaman zarfında bir hareket görülmemiş ve işlemin ne zaman yapılacağı konusunda kesin bilgi alabilmek için aile fertlerinden M. A. 'a ulaşılarak sorulduğunda muhatapların hisse alımında ödedikleri bedelin kaybı olarak nitelendirilen bir faiz farkı talebiyle karşılaşılmıştır.Haliyle bunun kabul edilemeyeceği ifade edilmiş geçen zaman içinde tekrar avukat vasıtasıyla kesin sonuç sorulduğunda, ertesi gün, 18.8.2003 tarihinde, avukat tarafından yazıhanesinde muhatapların babası R. B. 'in bulunduğunu ve kesin cevaplarının ( işten vazgeçtikleri yolunda olduğunu ) bildirmiştir. 


2- Hisse satın alınan yerlerde bu bildirimler yapılmasına rağmen işgaliniz olduğu öğrenilmiştir.Müvekkilem anne ve babasının ölümünden sonra orada kalan menkul eşyalarını dahi alamamış ve evi hiç kullanamamıştır.Anne ve babasının samimi aile dostu olduğunuz için dava yoluna gidilmesini hiç uygun görmediğinden sabırla işgalinizin sona ermesini, sulhen hakkın teslim edileceğini beklemiş; fakat bir türlü izah edemediği ısrarınız karşısında haklarını korumaya karar vermiştir; 


3- Söz konusu gayrimenkulları işgalinizle müvekkilemin kullanma hakkına da tecavüz edilmiştir. Bu bakımdan müvekkilemin payı oranında ecrimisil bedeli ödemek zorunluluğunuz doğmuştur. Söz konusu yerin emsal kira değerlerine nazaran aylık ecri misil değeri işgal edilen hisse için 200.000.000. TL. dir. 13.3.2003 ile 13.09.2003 tarihleri arasındaki işgal dönemi için altı aylık 1.200.000.000.TL ecrimisil alacağımız tahakkuk etmiştir. Bu bedeli ödeyerek işgale son vermenizi talep ediyoruz. 


Aksi takdirde şufa davasıyla ilgili haklarımız saklı kalmak kaydıyla ecrimisil alacağımız için ve müdahalenin önlenmesi için dava açacağımızı ve bu yolda sarf edilecek tüm masraf ve avukatlık ücretlerinin sizden talep edileceğini ihtaren bildiririz." 


Önalım hakkı ne demektir?

Kanuni şufa hakkının tanımı!

Sözleşmeden doğan şufa hakkı!



Tuğçe ERSOY/Emlakkulisi.com