02 / 05 / 2024

Orhan Turan: Deprem Master Planı hazır!

Orhan Turan: Deprem Master Planı hazır!

Orhan Turan, ülkemizin genelinde ve özellikle İstanbul’da kentsel dönüşümü gerçekleştirmemiz kaçınılmazdır” dedi



İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, Deprem Master Planı ve bina envanterleri başta olmak üzere birçok planın hazır olduğunu ancak uygulamada sıkıntılar yaşandığına dikkat çekti. Bunun sebebini, kurumlar arası işbirliğinin olmamasına bağlayan Turan, binaların gerekiyorsa yıkılması ve yeniden inşası veya iyileştirilmesi yoluyla depreme hazır yapı stoku oluşturmada halkı iknada da zorluklar yaşandığını ifade etti.

Dünyanın en aktif deprem bölgelerinden birinde bulunan Türkiye’de özellikle Marmara depreminin üzerinden tam 11 yıl geçmesine rağmen; binaların birçoğunun halen depreme karşı savunmasız olduğunu açıkladı.

İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan “A.B.D., Japonya ve Yeni Zelanda gibi ülkelerde 1980 yılı başından bu yana eski-yeni binalar, köprüler ve endüstriyel tesisler depremden korunma amacıyla yeni teknolojiler uygularken, inşaat sektöründe lider konumda olan bir ülke olarak hiçbir ilerleme sağlayamıyoruz. Ülkemizin genelinde ve özellikle İstanbul’da kentsel dönüşümü gerçekleştirmemiz kaçınılmazdır.” dedi.

Böyle gitmeye devam ederse İstanbul'u deprem yeniden inşa edecek

Coğrafi konumu dolayısı ile en aktif deprem bölgelerinden birinde yer alan Türkiye topraklarının yüzde 96’sı, nüfusumuzun ise yüzde 95’i risk altında bulunuyor. 1930’lu yıllardan itibaren yapılan yönetmelik temel çalışmaları günümüzde halen yeterli değil. Uygulanan yönetmeliklerin yetersiz olduğunu belirten Turan sözlerine şöyle devam etti: “En büyük ve acı kanıt binlerce kişinin binalar altında kalarak can verdiği 17 Ağustos depremi oldu. 1999 Marmara depremi sonrası ise maalesef değişen pek bir şey olmadı. Türkiye bu gerçeği bir kez daha kabul ederek, o tarihten itibaren yeni yönetmelikler, afet, imar, yapı kanunları, kararnameleri çıkardıysa da yeni yapılan inşaatlar dışında mevcut binaların denetimi yapılmadı, kayıt dışı yapı üretimi devam etti ve yapılan planlar hayata geçirilemedi.”  Turan bugün köprülerin, hastanelerin, okulların ve tüm önemli kamu kurum ve kuruluşlarının güçlendirmelerinin çoktan tamamlanmış olması gerektiğini ve yurttaşların hanelerinde bir an önce kentsel dönüşüm çerçevesinde çalışmaların başlatılmış olması gerektiğini ifade etti. Turan bugün öncelikle bina, altyapı yenileme ve güçlendirme çalışmalarının yapılması, sonra risk alanlarının belirlenerek kaçak binaların inşasının önlenmesi gerektiğinin altını çizdi.

Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından hazırlanan ‘Yapı Malzemelerinin Tabi Olacağı Kriterler Hakkında Yönetmelik’ ya da diğer adıyla G Yönetmeliği’ni destekleyen İMSAD; kamu otoritesinin etkin yapı üretimini denetlemesi, haksız rekabetin önüne geçmesi, akreditasyon ve belgelendirme kurumları ile test merkezleri ve laboratuarlarının sayı ve niteliğini artırması ve desteklemesi gerektiğinin altını önemle çizdi.

Kayıt dışı ve haksız rekabetin cezası can kaybı!

Turan yaptığı yazılı açıklamada ülkede gerekli alt yapıyı hazırlamak ve depreme dayanıklı konuma getirebilmek için bugün mimar, müşavir ve mühendislik hizmetlerinden gerektiği gibi faydalanmanın şart olduğunu belirtti. “Halen yurtiçinde yapılan birçok projede bina maliyetini düşürmek ve ucuza mal etmek için kalitesiz, kayıt dışı malzemeler kullanılıyor. Kayıt dışı üretim ve haksız rekabet nedeniyle pek çok sektör olduğu gibi inşaat sektörü de ciddi sıkıntı yaşıyor fakat maalesef bizim sektörümüzde yapılan hataların neticesi can kaybına kadar uzanabiliyor” diyen Turan, bu konuda Hükümetin üzerine düşen denetlemeleri yapması ve toplum bilincini sağlaması, topyekün bir seferberlik başlatılması gerektiğini aksi takdirde kalitesiz malzemelerle ve işçilikle yapılan denetimsiz binaların can almaya devam edeceğini söyledi.

İhracatta birinciyiz, kalitemiz ise tartışılmaz…

Türk inşaat sektörünün dünyada önemli bir gücü elinde bulundurduğunu açıklayan İMSAD Başkanı Orhan Turan, Türkiye müteahhitlik hizmetlerinde dünyada ikinci sırada, İnşaat malzemeleri sanayisinde ise üretim üssü konumunda bir ülke olduğunu belirtti ve ihracatta lider olan bir sektör olarak can kaybını önlemek için İMSAD bünyesinde bulunan güvenilir üreticilerin sunduğu çeşitli, kaliteli, ileri teknoloji ürünü yenilikçi malzemelerle çalışılması gerektiğini vurguladı.
----

İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (İMSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Turan, Deprem Master Planı ve bina envanterleri başta olmak üzere birçok planın hazır olduğunu, ancak uygulamada sıkıntılar yaşandığını öne sürdü.
        
Orhan Turan, yaptığı yazılı açıklamada, Deprem Master Planı ve bina envanterleri başta olmak üzere birçok planın hazır olduğunu, ancak uygulamada sıkıntılar yaşandığını belirtti. Bunun sebebinin kurumlar arası işbirliğinin bulunmaması olduğunu vurgulayan Turan, binaların gerekiyorsa yıkılması ve yeniden inşası veya iyileştirilmesi yoluyla depreme hazır yapı stoku oluşturmada halkı iknada da zorluklar yaşandığını kaydetti.
        
Dünyanın en aktif deprem bölgelerinden birinde bulunan Türkiye’de Marmara depreminin üzerinden 11 yıl geçmesine rağmen, binaların birçoğunun halen depreme karşı savunmasız olduğuna işaret eden Turan, ABD, Japonya ve Yeni Zelanda gibi ülkelerde 1980 yılı başından bu yana eski-yeni binalar, köprüler ve endüstriyel tesislerde depremden korunma amacıyla yeni teknolojiler uygulanırken, inşaat sektöründe lider konumda bulunan Türkiye’nin hiçbir ilerleme sağlayamadığını savundu.
        
Turan, böyle gitmeye devam ederse İstanbul’u depremin yeniden inşa edeceğini ileri sürerek, en aktif deprem bölgelerinden birinde yer alan Türkiye topraklarının yüzde 96’sının, nüfusunun ise yüzde 95’inin deprem riski altında bulunduğunu ve ülke geneli ile özellikle İstanbul’da kentsel dönüşümü gerçekleştirmenin kaçınılmaz olduğunu dile getirdi.
        
Orhan Turan, 1930’lu yıllardan itibaren yapılan yönetmelik temel çalışmalarının ve uygulanan yönetmeliklerin yeterli olmadığını belirterek, şöyle devam etti:
        
"En büyük ve acı kanıt binlerce kişinin binalar altında kalarak can verdiği 17 Ağustos depremi oldu. 1999 Marmara depremi sonrası ise maalesef değişen pek bir şey olmadı. Türkiye bu gerçeği bir kez daha kabul ederek, o tarihten itibaren yeni yönetmelikler, afet, imar, yapı kanunları, kararnameleri çıkardıysa da yeni yapılan inşaatlar dışında mevcut binaların denetimi yapılmadı, kayıt dışı yapı üretimi devam etti ve yapılan planlar hayata geçirilemedi."
        
Köprülerin, hastanelerin, okulların ve tüm önemli kamu kurum ve kuruluşlarının güçlendirmelerinin çoktan tamamlanmış olması gerektiğini ve yurttaşların hanelerinde bir an önce kentsel dönüşüm çerçevesinde çalışmaların başlatılmış olması gerektiğini kaydeden Turan, bugün öncelikle bina, altyapı yenileme ve güçlendirme çalışmalarının yapılması, sonra risk alanlarının belirlenerek kaçak binaların inşasının önlenmesi gerektiğinin altını çizdi.
       
İMSAD’ın Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından hazırlanan "Yapı Malzemelerinin Tabi Olacağı Kriterler Hakkında Yönetmelik" ya da diğer adıyla "G Yönetmeliği"ni desteklediğini bildiren Turan, kamu otoritesinin etkin yapı üretimini denetlemesi, haksız rekabetin önüne geçmesi, akreditasyon ve belgelendirme kurumları ile test merkezleri ve laboratuvarlarının sayı ve niteliğini artırması ve desteklemesi gerektiğine işaret etti.
        
Turan, hükümetin üzerine düşen denetlemeleri yapması ve toplum bilincini sağlaması, topyekun bir seferberlik başlatılması gerektiğini, aksi takdirde kalitesiz malzemelerle ve işçilikle yapılan denetimsiz binaların can almaya devam edeceğini ifade etti.
        
Türk inşaat sektörünün dünyada önemli bir gücü elinde bulundurduğunu, Türkiye’nin müteahhitlik hizmetlerinde dünyada ikinci sırada, inşaat malzemeleri sanayisinde ise üretim üssü konumunda bir ülke olduğunu anımsatan Turan, ihracatta lider bir sektör olarak can kaybını önlemek için İMSAD bünyesinde bulunan güvenilir üreticilerin sunduğu çeşitli, kaliteli, ileri teknoloji ürünü yenilikçi malzemelerle çalışılması gerektiğini vurguladı.
AA


Geri Dön