Ortadoğu'da inşaat sektöründe yatırıma ihtiyaç var!
Necdet Özer, Ortadoğu´da özellikle inşaat sektöründe yatırıma ihtiyaç olduğunu söyledi
Denizli Ticaret Odası (DTO) Başkanı Necdet Özer, Avro bölgesindeki sıkıntıdan dolayı kazançlarda birtakım sıkıntıların olduğunu, kazançlar konusunda istedikleri noktada olmadıklarını, globalleşmiş ve globalleşmekte olan pazarların yanı sıra yeni yeni dünya piyasasına açılan pazarları da mercek altına aldıklarını söyledi.
DTO Başkanı Özer, yeni pazarlar konusunda AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçtiğimiz günlerde başta Suriye olmak üzere pazarları inceleme altına aldıklarını, Denizli´den ilk etapta 6 firmanın Suriye´de stant açtığını, bunu bir başlangıç olarak gördüklerini kaydetti.
Özer, Denizli´nin yıllardan beri önce Avrupa Birliği pazarları daha sonra da Amerika Birleşik Devletleri´ne ürün satan bir il konumunda olduğunu, fakat ekonomik krizin 2-2,5 yıl kadar müşterilerde sıkıntı oluşturduğunu ifade etti. Artık Denizli´de de sıkıntıların baş göstermeye başladığını dile getiren Özer, bu sıkıntıları gidermek için alternatif pazar arayışlarına başladıklarını ifade etti.
Pazar arayışları kapsamında globalleşmiş ve globalleşmekte olan pazarların yanı sıra yeni yeni dünya piyasasına açılan pazarları mercek altına aldıklarını vurgulayan Özer, "Bugün Suriye pazarını incelediğimizde tıpkı 1980´lerin Türkiye´sinin resmini görüyoruz. Denizli´nin bundan sonraki ürettiği ürünlerde, sadece tekstil değil, gıda, mermer, kablo, inşaat malzemeleri, ferforje demir ağırlıklı, Denizli´de üretilen her ürünün bu pazarlara girmesi konusunda çalışmalarımız var" dedi.
"DENİZLİ´DE ARTIK KRİZ SÖYLEMLERİ BİTTİ"
"Denizli için ola ki önümüzdeki dönemlerde istemediğimiz, olumsuz krizler söz konusu olursa da bir yandan Avrupa pazarı bir yandan da Amerika bir yandan da Ortadoğu ve Afrika pazarlarını ele alarak krizi hissetmeden yolumuza devam ederiz" diyen Özer, bundan sonra Afrika pazarının da kendileri için önemli olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Afrika gibi yeni yeni gelişmekte olan ülkeleri tüketici anlamında bizim ürettiğimiz ürünlerin, inşaat malzemesinden tekstile kadar oranın konumuna göre her türlü ürünlerin satılabileceği bir pazar olarak görüyorum. İlk etapta Suriye pazarının ihracatçılarımız yönünden yakın temasta bulunulmasının da önemli olduğunu düşünüyorum."
Denizli´de artık kriz söylemlerinin bittiğine, krizden çıkıldığına işaret eden Özer, siparişlerin kriz öncesi seviyelere geldiğine, istihdamda yeni yeni geri çağırımların başladığına dikkati çekerek, "Ama burada ince bir nokta var, Avro bölgesindeki sıkıntıdan dolayı kazançlarda birtakım sıkıntılar var. Kazançlarımız konusunda istediğimiz noktada değiliz. Alternatif pazarlarla birlikte Denizli olarak eski canlılığımıza, eski heyecanımıza kavuşma noktasında dönüm noktasındayız" diye konuştu.
"ORTADOĞU´DA ÖZELLİKLE İNŞAAT SEKTÖRÜNDE YATIRIMA İHTİYAÇ VAR"
Ortadoğu´da özellikle inşaat sektöründe yatırıma ihtiyaç olduğunu kaydeden Özer, şunları söyledi:
"Çünkü yeni yeni yapılanan ülke bunlar. Türkiye´nin nasıl 1980-1985 arasında nasıl alışveriş merkezleri bakkal konumundaydı, süper marketlerimiz yoktu, bugün otomotiv sektöründe ele aldığımız noktayı ele aldığımızda bugün orada da aynı şekilde tamirhanelerin olduğunu, çok küçük çapta çalıştıklarını görmekteyiz. Orada hızlı hızlı gelir seviyesi yükselen halkın konumundan dolayı da orada iş yapmamızın çok rahat olduğunu, hata yapma riskimizin de çok az olduğunu görüyoruz. Çünkü biz bu deneyimleri daha önce Türkiye pazarında geçirdik. Hata yapmadan Türkiye modelini Suriye´de, Irak´ta uygulayabiliriz."
AA
DTO Başkanı Özer, yeni pazarlar konusunda AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçtiğimiz günlerde başta Suriye olmak üzere pazarları inceleme altına aldıklarını, Denizli´den ilk etapta 6 firmanın Suriye´de stant açtığını, bunu bir başlangıç olarak gördüklerini kaydetti.
Özer, Denizli´nin yıllardan beri önce Avrupa Birliği pazarları daha sonra da Amerika Birleşik Devletleri´ne ürün satan bir il konumunda olduğunu, fakat ekonomik krizin 2-2,5 yıl kadar müşterilerde sıkıntı oluşturduğunu ifade etti. Artık Denizli´de de sıkıntıların baş göstermeye başladığını dile getiren Özer, bu sıkıntıları gidermek için alternatif pazar arayışlarına başladıklarını ifade etti.
Pazar arayışları kapsamında globalleşmiş ve globalleşmekte olan pazarların yanı sıra yeni yeni dünya piyasasına açılan pazarları mercek altına aldıklarını vurgulayan Özer, "Bugün Suriye pazarını incelediğimizde tıpkı 1980´lerin Türkiye´sinin resmini görüyoruz. Denizli´nin bundan sonraki ürettiği ürünlerde, sadece tekstil değil, gıda, mermer, kablo, inşaat malzemeleri, ferforje demir ağırlıklı, Denizli´de üretilen her ürünün bu pazarlara girmesi konusunda çalışmalarımız var" dedi.
"DENİZLİ´DE ARTIK KRİZ SÖYLEMLERİ BİTTİ"
"Denizli için ola ki önümüzdeki dönemlerde istemediğimiz, olumsuz krizler söz konusu olursa da bir yandan Avrupa pazarı bir yandan da Amerika bir yandan da Ortadoğu ve Afrika pazarlarını ele alarak krizi hissetmeden yolumuza devam ederiz" diyen Özer, bundan sonra Afrika pazarının da kendileri için önemli olduğunu belirterek, şunları söyledi:
"Afrika gibi yeni yeni gelişmekte olan ülkeleri tüketici anlamında bizim ürettiğimiz ürünlerin, inşaat malzemesinden tekstile kadar oranın konumuna göre her türlü ürünlerin satılabileceği bir pazar olarak görüyorum. İlk etapta Suriye pazarının ihracatçılarımız yönünden yakın temasta bulunulmasının da önemli olduğunu düşünüyorum."
Denizli´de artık kriz söylemlerinin bittiğine, krizden çıkıldığına işaret eden Özer, siparişlerin kriz öncesi seviyelere geldiğine, istihdamda yeni yeni geri çağırımların başladığına dikkati çekerek, "Ama burada ince bir nokta var, Avro bölgesindeki sıkıntıdan dolayı kazançlarda birtakım sıkıntılar var. Kazançlarımız konusunda istediğimiz noktada değiliz. Alternatif pazarlarla birlikte Denizli olarak eski canlılığımıza, eski heyecanımıza kavuşma noktasında dönüm noktasındayız" diye konuştu.
"ORTADOĞU´DA ÖZELLİKLE İNŞAAT SEKTÖRÜNDE YATIRIMA İHTİYAÇ VAR"
Ortadoğu´da özellikle inşaat sektöründe yatırıma ihtiyaç olduğunu kaydeden Özer, şunları söyledi:
"Çünkü yeni yeni yapılanan ülke bunlar. Türkiye´nin nasıl 1980-1985 arasında nasıl alışveriş merkezleri bakkal konumundaydı, süper marketlerimiz yoktu, bugün otomotiv sektöründe ele aldığımız noktayı ele aldığımızda bugün orada da aynı şekilde tamirhanelerin olduğunu, çok küçük çapta çalıştıklarını görmekteyiz. Orada hızlı hızlı gelir seviyesi yükselen halkın konumundan dolayı da orada iş yapmamızın çok rahat olduğunu, hata yapma riskimizin de çok az olduğunu görüyoruz. Çünkü biz bu deneyimleri daha önce Türkiye pazarında geçirdik. Hata yapmadan Türkiye modelini Suriye´de, Irak´ta uygulayabiliriz."
AA
